Son Mühür- Gelecek Partisi İzmir Milletvekili Mustafa Bilici, 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Hakkında Kanunun tümden yürürlükten kaldırılması için TBMM'ye Kanun Teklifi sundu. Sosyal medya hesaplarının erişime engellenmesine ilişkin artan şikâyetleri gündeme taşıyan Bilici, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.
Demokratik toplum düzenine aykırı...
5651 sayılı Kanunun 2007 yılındaki çıkış amacının aşıldığını, düzenlemenin artık birey hak ve özgürlükleriyle değil, siyasi denetim ve sansür
anlayışıyla özdeşleştiğini vurgulayan Mustafa Bilici, idari makamların, hiçbir yargı denetimine tabi olmadan içerik çıkarma, erişim engelleme ve bant daraltma gibi araçlarla sosyal medyayı kontrol altına almasının demokratik toplum düzenine aykırı olduğunu belirtti.
Çifte standardın hukukla alakası yok!
Mustafa Bilici açıklamasında, “Gazetecilerin, muhalif siyasetçilerin, akademisyenlerin ve sivil toplum temsilcilerinin hesapları sistematik olarak kapatılırken, iktidarın çıkarlarına hizmet eden hesaplar her türlü nefret söylemini ve dezenformasyonu yayabiliyor. Bu çifte standardın hukukla hiçbir ilgisi yok. Bu keyfî uygulamaların yasal gerekçesi olarak 5651 sayılı Kanun gösteriliyor. Bu yüzden bu kanun gitmeden gerçek bir özgürlük alanı inşa edemeyiz" ifadelerine yer verdi.
Muhalefet susturulamaz
Halkın haber alma hakkını savunacaklarını dile getiren Bilici, “AİHM çok net söylüyor: ifade özgürlüğü yalnızca düşünceyi dile getirme değil, aynı zamanda bilgiye ulaşma ve bilgi paylaşma hakkıdır. 5651 bu hakların hepsine ipotek koyuyor. Demokratik bir hukuk devletinde böyle bir düzenleme var olamaz. Bu sansür uygulamaları iktidarın eleştirilerden ne kadar rahatsız olduğunu gösteriyor. Ancak biz bu korku iklimine teslim olma niyetinde değiliz. Halkın haber alma hakkını, düşünce özgürlüğünü ve dijital alandaki varlığını kararlılıkla savunacağız. Bu ülkenin, muhalefeti susturulamaz" dedi.
Soru yağmuru
Soru önergesinde, 2023, 2024 ve 2025 yıllarında erişime kapatılan hesap sayısı, bu hesapların kimlere ait olduğu, kullanıcılara önceden bildirim yapılıp yapılmadığı ve iktidara yakın hesaplara yönelik herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığı soran Bilici, "2023, 2024 ve 2025 yıllarında toplam kaç sosyal medya hesabına erişim engeli getirilmiştir? Bu hesapların kaç tanesi bireysel kullanıcılara aittir? Erişime engellenen hesapların kaçı siyasetçi, gazeteci, akademisyen veya sivil toplum temsilcisine aittir? Bu konuda yapılmış bir tasnif var mıdır? Erişim engeli getirilen hesapların sahiplerine önceden bildirim yapılmakta mıdır? Hukuki itiraz yolları hakkında bilgilendirme sunulmakta mıdır? İktidara yakın medya organlarının ve sosyal medya kullanıcılarının benzer içerikler nedeniyle hesaplarına herhangi bir işlem yapılmamasının gerekçesi nedir? Sosyal medya platformlarında muhalif görüşlerin sistematik biçimde engellendiği yönünde kamuoyuna yansıyan iddialar hakkında Bakanlığınız bir inceleme başlatmış mıdır?" sorularını yöneltti.