Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 2025 yılı bütçesine ilişkin detaylı değerlendirmelerde bulunarak, bütçenin ekonomik istikrar ve sosyal refahı ön planda tuttuğunu vurguladı. Yılmaz, bütçeyi, "Türkiye Yüzyılı'nın 2. bütçesi" olarak tanımlayarak, "Bu bütçe, 85 milyonun, tüm toplum kesimlerinin bütçesidir" dedi. 2025 bütçesinin, depremden etkilenen bölgelerin yaralarının sarılmasından, Türkiye'nin altyapısındaki eksikliklerin tamamlanmasına kadar geniş bir yelpazeye hitap ettiğini belirten Yılmaz, ekonomik büyümeyi ve kalıcı sosyal refah artışını hedeflediklerini ifade etti.


Yılmaz, Türkiye'nin şu anki durumunu, "Seçimsiz bir dönem" olarak tanımlayarak, bu dönemin ülke için büyük bir fırsat sunduğunu belirtti. Siyasi istikrarın, güven ortamının ve öngörülebilirliğin ekonomik büyüme için kritik faktörler olduğunu dile getiren Yılmaz, "Siyasi istikrar varsa, siyasi güven ortamı varsa, ekonomi güçlü bir şekilde yoluna devam eder. Türkiye çok kıymetli bir dönemden geçiyor ve bu dönemi en iyi şekilde değerlendirmeye kararlıyız" diye konuştu. Ayrıca, orta vadeli ekonomik programların ve yıllık bütçelerin ekonomi politikaları üzerinde olumlu etkiler yarattığını ve yatırım ortamını iyileştirdiğini söyledi.
Cevdet Yılmaz, uygulamaya koydukları ekonomik programın sonuçlarını da paylaştı. Geçtiğimiz yıl uygulamaya başlanan program sayesinde, uluslararası sermaye girişinin hızlandığını, rezervlerin güçlendiğini ve kur oynaklığının azaldığını belirtti. Yılmaz, "Merkez Bankamızın rezervleri, geçen yıl mayıs ayında 98,5 milyar dolar seviyesindeyken, 13 Aralık 2024 itibarıyla yaklaşık 165 milyar dolara yükseldi. Bu, ciddi bir başarıdır" dedi. Ayrıca, kur korumalı mevduat uygulamasına hızlı bir şekilde çıkıldığını, finansal piyasaları sarsmadan bu dönüşümün gerçekleştirildiğini ifade etti.


İstikrar ve güven ortamı ekonomiyi güçlendiriyor


Yılmaz, Türkiye'nin enflasyonla mücadelede önemli adımlar attığını ve enflasyon oranlarının düşüşünü sürdüreceklerini belirtti. TÜFE'nin şu anda yüzde 47 seviyelerinde olduğunu ifade eden Yılmaz, önümüzdeki dönemde sıkı para politikaları, makroihtiyati tedbirler ve maliye politikaları ile enflasyonun daha da aşağıya çekileceğini vurguladı. Yılmaz, hizmet enflasyonundaki gerilemeyi de dikkatle takip ettiklerini ve kira enflasyonunda iyileşme görüldüğünü söyledi. "Dönemsel etkiler olsa da, esas olan programdır. İstikametimiz daha düşük enflasyon yönündedir, bu hedefe ulaşacağız" dedi.
Yılmaz, asgari ücretin vergi dışı bırakılmasının çalışanlara büyük bir destekte bulunduğunu belirterek, bu adımın çalışan başına 35 bin TL civarında bir katkıya karşılık geldiğini ifade etti. Ayrıca, hükümetin gelecek yıl 850 milyar TL vergi harcamasından vazgeçtiğini ve bu harcamaların önemli bir kısmının tarım, Ar-Ge destekleri, esnafa yönelik teşvik politikaları gibi alanlarda kullanılacağını söyledi. "Asgari ücretliden vergi almamanız çalışanlara fayda sağlamadı demek insafla bağdaşmaz" şeklinde açıklama yaptı.


Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın konuşmasının ardından, 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda oylamaya sunuldu. Yapılan oylama sonucunda, 317 milletvekilinin "evet" oyu ile kabul edildi. Bu karar, Türkiye'nin 2025 yılı için belirlenen ekonomik hedeflere ulaşma noktasında önemli bir adım olarak değerlendirildi.

Muhabir: GAMZE ESKİKÖY