SON MÜHÜR- GAMZE ESKİKÖY Türkiye'deki 80 bin diyaliz hastası, tedavi için gereken diyaliz solüsyonlarına ulaşmada büyük zorluklarla karşı karşıya. Ülkenin iki büyük tedarikçi firması, solüsyonları eczacılara peşin ödeme talep ederek temin ederken, SGK ödeme süresi nedeniyle eczacılar bu ürünleri temin etmekte güçlük çekiyor.
Tüm Eczacı İşverenler Sendikası Genel Başkanı Ecz. Nurten Saydan, SGK'nın erken ödeme yapması gerektiğini belirterek, bu düzenlemenin hem eczacılara hem de hastalara büyük kolaylık sağlayacağını söyledi.
80 bin diyaliz hastası tehlikede
Tüm Eczacı İşverenler Sendikası Genel Başkanı Ecz. Nurten Saydan, Sağlık sistemindeki sorunlar giderek büyümeye devam ediyor. Sıra diyaliz solüsyonlarına geldi. Ülkemizde yaklaşık 80 bin diyaliz hastası bulunuyor ve bu 80 bin kişi diyaliz solüsyonlarına ulaşmakta zorlanıyor. Türkiye’de Diyaliz solüsyonlarını karşılayan iki firma var.
Bu firmalar solüsyonların ücretini eczacıdan peşin olarak istiyor. Oysa ki SGK’da bu ilaçların ödemesini eczacıya 90 gün sonra yapıyor. Zaten ekonomik sorunlar altında ezilen eczacılar bu solüsyonları karşılayamayacak duruma geldi” dedi.
Diyaliz solüsyonlarının karşılanmasında eczacılar sorun yaşıyor
Diyaliz hastalarının, diyaliz solüsyonları bulabilmekte sorun yaşamaması için SGK’nın erken ödeme yapması gerektiğinin altını çizen Saydan, “Diyaliz hastalarının kullandığı diyaliz solüsyonlarının karşılanmasında eczacılar sorun yaşıyor. Çünkü, bu solüsyonları tedarikçisi firmalar ülkemizde tekel konumunda. Her diyaliz reçetesinde ilaçların ücreti eczacıya bildirilerek ödemesi peşin olarak tahsil ediliyor.
Ancak eczacı ödemeyi yaptıktan sonra firmalar tarafından faturası kesilerek hastanın ilaçları gönderiliyor. Sosyal Güvenlik Kurumu’na fatura edilen bu reçetelerin bedeli ise eczacıya 90 gün sonra ödeniyor. Bu ürünler maalesef karekod uygulamasından da muaf tutulmuşlardır ve hala barkod üzerinden satışları yapılmaktadır” diye konuştu.
Çözüm çağrısı yapıldı
Saydan son olarak şu ifadelere yer verdi:
“2023 yılından beri, yani 2 Yıldır yaşanan enflasyona rağmen güncellenmeyen İlaç Fiyat Kararnamesi baremleri sebebi ile ekonomik zorluklarla boğuşan eczacılarımız bu solüsyonları karşılamakta zorlanmaya başladılar. Dolayısıyla Ülkemizde diyalize bağımlı kronik böbrek yetmezliği hastası olan yaklaşık 80 bin kişinin sağlığı tehlike altında.
Sosyal Güvenlik Kurumunun vakit kaybetmeden diyaliz solüsyonu reçetelerini, kan ürünleri gibi erken ödemek için yasal düzenleme yapması gerekmektedir. Kurum halihazırda Diyaliz Solüsyonlarına benzer şekilde özellikli ilaç statüsünde olan kan ürünü içeren reçete bedellerini 15 gün içerisinde ödemektedir. Bu sisteme Diyaliz ilaçlarının da eklenmesi eczacılarımıza nefes aldıracak, hastaların ilaca erişimini kolaylaştıracak ve sorunun çözümüne ciddi katkı sağlayacaktır”
Diyaliz nedir?
Böbreklerin yeterli çalışamadığı durumlarda vücuttaki zararlı atıkların ve fazla sıvının temizlenmesini sağlayan bir tedavi yöntemidir. Diyalizin, genellikle iki ana türde uygulandığını ve bunların hemodiyaliz ve periton diyaliz olduğunu söyleyen Saydan şu bilgileri de verdi:
Hemodiyaliz nedir?
Hastanın kanının bir makine (diyaliz makinesi) yardımı ile vücut dışına çekilip süzülerek kandaki zararlı maddelerin temizlenmesini içerir. Bu süreç, genellikle hastanenin diyaliz ünitesinde gerçekleştirilir ve birkaç saat sürebilir. Böbrek yetmezliği belirtileri şiddetlendiğinde, vücutta biriken toksinleri temizlemek için diyaliz tedavisi gerekli hale gelebilir.
Periton Diyaliz Nedir?
Karın zarındaki periton boşluğuna özel bir solüsyonun enjekte edilmesini ve bu solüsyonun zararlı maddeleri emmesini sağlayarak temizlenmesini içerir. Bu yöntem genellikle evde, hasta tarafından gerçekleştirilir