Budapeşte'de bir araya gelen AB liderleri, bloğun zayıf rekabet gücünü artırmayı amaçlayan bir bildiri imzaladı. Bu görev, ABD başkanı seçilen Donald Trump'ın vaat ettiği "Önce Amerika" korumacı ticaret politikaları tehdidiyle daha da acil hale geldi.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Cuma günü yaptığı açıklamada, bloğun inovasyona karşı çok fazla engeli olduğunu ve özellikle yeni başlayanlar için bürokrasiyi önemli ölçüde azaltması, yatırımı artırması, sermayeye erişimi kolaylaştırması ve üretkenliği artırması gerektiğini söyledi.

Von der Leyen, "Bunun ilerlemek için temel olduğu konusunda geniş bir fikir birliği var" dedi ve blok genelindeki yeni başlayanlar için planlanan "tek bir kural kitabı"nın yanı sıra AB'de ABD'den üç veya dört kat daha yüksek olan enerji fiyatlarını düşürme adımlarını vurguladı.

Avrupalı ​​yetkililer, Trump'ın yaklaşan dönüşünden sadece NATO'ya olan düşmanlığı ve Ukrayna konusundaki kararsızlığı nedeniyle değil, aynı zamanda AB'nin yeterli ABD ithalatı almaması nedeniyle "büyük bir bedel ödeteceği" tehdidinin ekonomik sonuçları nedeniyle de endişe duyuyorlar.

Zirveye ev sahipliği yapan Trump'ın müttefiki  ve pek çok AB lideri ile rutin olarak anlaşmazlığa düşen Macaristan Başbakanı Viktor Orbán,  “keskin anlaşmazlıklar” olmadığını çünkü “rekabetçilik konusunda tam bir mutabakat içinde olduklarını” söyledi.

ABD ve Çin'den daha düşük büyüme seviyeleri, düşük verimlilik ve dünya ticaretinde azalan payla karşı karşıya kalan ortak amacın “Avrupa'yı yeniden büyük yapmak” olduğunu söyleyen Orbán, rekabetçiliğin “ideolojik değil, sadece pragmatik” olduğunu sözlerine ekledi.

İtalya başbakanı Giorgia Meloni, toplantı başlarken şunları söyledi: "ABD'nin sizin için ne yapabileceğini sormayın, Avrupa'nın kendisi için ne yapması gerektiğini sorun. Avrupa bir denge bulmalı. Ne yapmamız gerektiğini biliyoruz."

Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola, rekabetçiliğin "sadece bir moda sözcük olmadığını... Yüzyılın başından beri ABD ile aynı büyümeyi yaşasaydık, Avrupa'da 11 milyon daha fazla iş olurdu. Sadece ABD seçimlerine tepki veremeyiz, harekete geçmeliyiz." dedi.

Liderlerin görüşmelerinin temeli, eski İtalya başbakanı ve Avrupa Merkez Bankası başkanı Mario Draghi'nin, bloğun yıllarca süren durgunluğa son vermek için harekete geçmezse "yavaş ve acı verici bir düşüşle" karşı karşıya kalacağı konusunda uyardığı sert bir rapor oldu.

Covid salgını ve Ukrayna savaşının uluslararası ticaretin kurallarını değiştirdiğini söyleyen Draghi'nin raporu, bloğun ekonomisine yılda 800 milyar avroya kadar ek yatırım çağrısında bulundu; bu, AB'nin yıllık ekonomik çıktısının yaklaşık %5'ine denk geliyor.

Draghi'nin acilen ihtiyaç duyulan ek yatırımı finanse etme önerileri arasında, Almanya ve Hollanda gibi bloktaki geleneksel olarak daha "tutumlu" ülkeler için lanetli bir ihtimal olan daha ortak borçlanma seçeneği de yer alıyor.

Zirveye katılan 27 AB devlet ve hükümet başkanına raporunu ayrıntılı olarak sunan Draghi, Cuma günü bloğun artık hayati kararları erteleyemeyeceğini ve "bugün aciliyet duygusunun bir hafta öncesine göre daha büyük" olduğunu söyledi.

Draghi gazetecilere, "(AB üye ülkeleri arasında) mutabakat sağlamak için çok fazla önemli kararı erteledik," dedi. "Bu mutabakat gerçekleşmedi ve bunun sonucunda daha düşük ekonomik büyüme ve şimdi de durgunluk yaşadık."

Bloğun pandemi kurtarma fonlarını finanse etmek için ilk olarak üstlendiği ortak borçlanmanın vazgeçilmez olacağını ancak önceliğin yatırım ve tasarrufların tüm üye ülkeler arasında akmasını sağlamak için "gerçek bir tek sermaye piyasası" olması gerektiğini söyledi.

Zirve, Draghi'nin raporunun geniş sonuçlarını kabul eden ve düzenlemeleri kaldırma, savunma, biyoteknoloji ve yapay zeka gibi temel sektörleri canlandırma, eşit bir ticaret alanı sağlama ve yeni kamu ve özel finansman seçeneklerini "araştırma" çabaları çağrısında bulunan dört sayfalık bir "yeni Avrupa rekabet gücü anlaşması"nı onayladı.

Zirveden analistler çok etkilenmiş görünmüyor. Avrasya Grubu'ndan Mujtaba Rahman, "AB liderlerinin bu ilk açıklamasında Trump'ın ikinci döneminin sunduğu zorlukların ölçeğini kavradıklarına dair hiçbir his yok" dedi. Allianz'ın baş ekonomisti Ludovic Subran, "Avrupa buna hazır değil" değerlendirmesini yaptı.

Kaynak: Haber Merkezi