Son Mühür - İşte Ankara'nın Başkanı Yavaş'ın Son Mühür Ankara Temsilcisi Dilek Ataseven ile röportajından öne çıkan başlıklar...
Mansur Yavaş parlamenter sistemde nerede olacak?
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Türkiye'nin siyasal yapısının güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçmesi gerektiğini vurgulayarak sistem değişikliğiyle ilgili konuştu. Kendisinin parlamenter sistemde nerede olmak istediği ile ilgili sorumuza “Artık nerede olursa, ama nerede olduğu gibi değil..." diye karşılık veren Yavaş şöyle devam etti: "Bu sistemin ben de olsam başkası da olsa bir an evvel geçilmesi lazım. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi'nin 6'lı masada güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişle ilgili imzası duruyor. Bunun kaldırıldığına ya da yapılmayacak diye bir partinin açıklaması olmadığına göre önemli olan o sisteme geçmek. Eskiden eleştirilen kısmı varsa bunları düzeltecek şekilde yeni bir Anayasa değişikliği ile geçmek lazım. Ben çabuk geçileceğini düşünüyorum.”
“Tek başıma belediye yönetemem”
Belediyecilik anlayışına da değinen Yavaş, şöyle konuştu: “Ben tek başıma bu belediyeyi yönetemem. Çünkü bir kişinin verdiği kararla, ki ben şunu açıkça itiraf ediyorum, ben tek başıma bu belediyeyi yönetemem. Kent konseyimiz var, STK'lar ve meslek odaları var, kendi personellerimiz var. Onların önerileri doğrultusunda şehirde bir politika izliyoruz ki hep beraber yönetelim. Bilgisayar olsa, bilgisayarın hazneleri patlar. Herhangi bir yerdeki tapu müdürünü de Cumhurbaşkanı atıyor. Bunu tanıması bilmesi mümkün değil, önüne getirilen evrakı imzalamak durumunda. Birilerine güvenmek zorunda. Onun için ben yeniden bakanlıklarının kendi sorumluluklarını aldığı, müsteşarının olduğu, genel müdürlerinin olduğu ve yetkili ve sorumlu olduğu bir sistem istiyorum.”
“Hesap vermiyor hiçbir bakan!”
Yavaş, mevcut hükümet sistemindeki bakanların Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dışındaki kimseye hesap vermemesi sorununa da dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“Aynı zamanda şu andaki bakanların sorunu biliyorsunuz ki atama. Memurlar, biz seçilmişiz, onlar atanmış. Tek sorumlulukları Sayın Cumhurbaşkanına. Halbuki parlamenter sistemde parlamentoya karşı sorumlu olacaklar. Yasama, yürütme, yargıdaki üçlü denge kurulacak. Hesap vermiyor hiçbir bakan. Bugün gensoru yok, düşürülemiyor, yanlış bir şey olsa görevden alınmıyor. Cumhurbaşkanı affederse affediyor. Affını istiyor biliyorsunuz, o değimi kullanıyorlar. Halbuki bu ülkeyi beraber yönetiyorsak Cumhurbaşkanı, Başbakan, Meclis ve yargı kendi yetkilerini kendilerinin kullanması lazım.”
“Büyükelçiyi buraya 8 ay atayamadılar”
Yavaş, Türkiye'deki bürokratik süreçleri eleştirirken Amerika’daki sistemle karşılaştırma yaptı ve “Geçenlerde Trump mesela, birisi ile ilgili bir karar verdi, bundan sonra yapmayacağım dedi. Anında mahkeme durdurdu. Büyükelçiyi buraya 8 ay atayamadılar. Hem Kongreden hem Senatodan geçti. Bu gerçekten Amerika'yı temsil eder mi? Etmez mi? Sorguya çekiliyor. Eğer orada Amerika'nın menfaatlerini soruyorsa, ondan sonra Cumhurbaşkanı atamasına izin veriyorlar. Ama bizde Cumhurbaşkanı bir günde 20-25 tane büyükelçiyi atayabiliyor. Hiç kimseye karşı bir sorumluluğu yok. O büyükelçilerin de sadece Cumhurbaşkanına karşı sorumluluğu var. Dolayısıyla denetlenmeyen bir yapı yanlış yapabilir her zaman. Onun için bir an evvel parlamenter sistem olmazsa olmaz.” diye konuştu.
“Toplumun büyük çoğunluğu bu konuda hemfikir olmalı”
Yavaş, parlamenter sistemin önemini anlatırken, halkın talepleri doğrultusunda şeffaf bir yönetimin gerekliliğini vurgulayarak “Vatandaş da bizi seçin, onu yapacağız, bunu yapacağız derken bir anda nereye geldiğimizi gördü ve yüzde 67 oran var, diğeri de onaylamıyor. Bunların içinde daha kararsız ve fikir belirtmeyenler de var. Toplumun büyük çoğunluğunun bu konuda hemfikir olması gerekiyor. Çünkü bizler halkın verdiği paradan oluşan bütçeyi kullanıyoruz. Vatandaş ne isterse onun isteği doğrultusunda kullanmamız lazım. Çünkü denetlenebilir ve şeffaf olmamız lazım. Bunun da yolu parlamenter sistemden geçiyor.” dedi.
“Biz seçildiğimiz zaman rozeti çıkartıp herkese eşit davranıyoruz”
Belediye başkanlığı sürecinde, seçildikten sonra tüm vatandaşlara eşit hizmet sunduklarını belirten Yavaş, sözlerini şöyle tamamladı:
“Ve en önemlisi şu; biz seçildiğimiz zaman rozeti çıkartıp herkese eşit davranıyoruz. 6 yıl boyunca bana oy vermeyenlerle ilgili, partili olmayanlarla ilgili tek bir olumsuz cümlem yoktur. Çünkü seçildikten sonra artık herkesin belediye başkanısınız, eşit bir şekilde en acil ihtiyaçlar neyse o sıralama üzerinden gidiyoruz ki Ankara gibi başkentimizde 200 kadar köyde kanalizasyon, su yoktu. Hala hepsinde yapamadık. 6 senedir onlarla uğraşıyoruz. Kentte yaşayan herkesin yaşadığı kentte sağlığından güvenliğinden emin olarak sorunsuz yaşaması lazım. Her şeyiyle yanlarında oluyoruz ve bunu kimseyi ayırmadan yaptığımız için Ankara halkı bunu bize ödül olarak verdi zaten. Eğer insanları ayırsaydık, farklı davransaydık ya da oy verdin vermedin gibi davranışlara girseydik herhalde bu oyu almak mümkün olmazdı.”
Türkiye'nin %58'i CHP'den memnun diyen Yavaş'ın memnuniyetin artması için önerisi var mı?
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Türkiye’nin mevcut ekonomik krizine dikkat çekerek, dar gelirli vatandaşlar için yapılması gerekenlerin altını çizdi. Yavaş, yaptığı açıklamada, CHP’li belediyelere de önemli tavsiyelerde bulundu.
“Gündemi kaçırmamak lazım”
Yavaş, gündemdeki ekonomik krizin önemini vurguladı ve vatandaşların yaşadığı geçim sıkıntısına dair "Gündemi kaçırmamak lazım. Benim en önemsediğim şey bu. Gündem nedir? Bu ülkede bir ekonomik kriz var. Normal aileler bile iki kişi çalışsa bile çocuğunu okuturken zorluk çekiyor. Kiralar yükselmiş. Geçim sıkıntısı çeken çok fazla insan var. Önemli olan onlara en ucuz hizmeti en kaliteli şekilde vermeniz lazım." değerlendirmesinde bulundu.
"Ankara’da hiçbir çocuk aç kalmaz"
Ankara’da dar gelirli vatandaşlara yönelik yaptıkları hizmetlerden bahseden Yavaş, "Biz hep ölçümüz şu; diyoruz ki insanlara; bakın biz Ankara'da darda kalan hiç kimseyi bu şekilde kalmasına müsaade etmiyoruz. Gücümüz yettiği kadar sahip çıkıyoruz." diyerek, kendilerinin önceliğinin yoksullukla mücadele olduğunu belirtti. Yavaş, bir çocuğun açlık içinde olmasının belediyeciliğin başarısını etkileyen bir faktör olduğunu vurguladı ve "Benim için yatağa aç giren bir çocuk varsa yaptığın 100 kavşağın hiç bir önemi yok. Bunu bulacaksınız, o çocuk aç kalmayacak, eğitimden mahrum kalmayacak. Bunu yapmak bizim birinci önceliğimiz." dedi.
"Bu insanlar kendi kendine fakirleşmiş değil"
Yavaş, dar gelirli vatandaşların fakirleşmesinin sebeplerine dair de önemli açıklamalar yaptı. “Bu insanlar kendi kendine fakirleşmiş değil” diyen Yavaş, ülkedeki ekonomik sorunların derinlemesine incelenmesi gerektiğini belirtti ve "Yarın iktidar değiştiği zaman da bizim önceliğimiz dar gelirli insanlar olacak. Çünkü onlar bir hükümete yetki vermişler. Diyorlar ki; bize adil hizmet verin, adil gelir dağılımı yapın, adil vergi adaleti olsun, güvenliğimizi sağlayın, çocukların eşit eğitim alması için elinizden geleni yapın... Eğer o hükumet olarak yıllardır (sadece bu hükumeti de kast etmiyorum) hala vergi adaletini sağlayamadıysanız, hala gelir dağılımındaki adaleti sağlayamadıysanız, herkese eşit eğitim ve diğer hizmetleri eşit şekilde veremiyorsanız bu insanların kabahati yok ki." ifadelerini kullandı.
Yavaş, ülkedeki ekonomik adaletsizliğin temel nedeninin "yolsuzluk" olduğuna dikkat çekti. Bu sorunların toplumun geniş kesimlerini etkilediğini söyleyerek "Bu yıllardır devam eden ekonomik sistemin ve uygulamaların, israfın, şatafatın ve yolsuzluğun yüzünden bunlar fakirleşmiş insanlar. Fakir olan insan yolsuzluk yaptığı için değil başkaları yolsuzluk yaptığı için fakir oluyor." dedi.
"İktidar değiştiğinde önceliğimiz bu insanlar olacak"
Yavaş, iktidar değişikliğinde dar gelirli vatandaşların sorunlarının çözülmesinin öncelikli olacağını ifade etti ve sözlerine şöyle devam etti:
"Dolayısıyla bunlara destek olmak bir kamu yöneticisinin en önemli görevidir ve iktidar değiştiği zaman önceliğimiz bunlar olacaktır. Bu mesajı verirsek herhalde bizi de belediyelerde aldığımız oy kadar genel seçinde de bu oy alınsın istiyorum."
"Yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır"
Son olarak, Yavaş, Cumhuriyet Halk Partili belediyelere seslenerek, sorunların çözülmesine odaklanmalarını istedi. Yavaş, yaptığı çalışmaların gelecekteki başarıları için bir teminat olduğunu belirterek, "Ben özellikle Cumhuriyet Halk Partili tüm belediyelere diyorum ki; kendi işinize odaklanın, sorunları çözmeye çalışın. Bu zaten doğal olarak size iktidarı getirecektir. Hepsine sesleniyorum. Çünkü yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır diye bir söz vardır. Biz de işte görüyorsunuz diyebiliriz." dedi.
Mansur Yavaş başarısını neye borçlu?
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, başarılı yönetiminin temelinde vatandaşlarla kurduğu güçlü iletişimin yattığını vurguladı. Yavaş, belediye başkanlığı öncesinde edindiği tecrübelerle, halkla olan ilişkilerde herhangi bir zorluk yaşamadığını belirtti ve şöyle dedi:
"Benim daha önceden Belediye Başkanlığı tecrübem var. Dolayısıyla vatandaşlarla iletişim kurmakta asla zorluk çekmedik. Önemli olan kentte yaşayan insanların durumu ne olursa olsun ihtiyaçlarına çare olmak. Belediyeler bunun için var. Yoksa yolları Ulaştırma Bakanlığı yapabilir, yeşil alanları Çevre Bakanlığı yapabilir, suyu DSİ verebilir. Belediye olmasının sebebi, belediyenin bu işleri daha pratik yapabilmesi ve ulaşılabilir olmasıdır. İnsanlar seçtiği insanlara daha çabuk ulaşıyor."
Yavaş, belediyelerin halkın hayatına dokunması gerektiğini ifade ederken, belediye hizmetlerinin vatandaşlar için ne kadar önemli olduğuna dikkat çekti. "Dolayısıyla biz kafasını kaldırıp kentte kimin neye ihtiyacı varsa, sadece ihtiyaç anlamında değil dar gelirlilik anlamında değil, nerede ne ihtiyacı varsa anında yanında olmamız gerekiyor" dedi.
"Bize bir yılda 300 bin başvuru geliyor"
Başkan Yavaş, belediyeye yapılan başvuruların ne denli fazla olduğunu da açıkladı. "Örneğin bize bir yılda 300 bin başvuru geliyor. 300 bin inanılır gibi bir rakam değil. Bunun içerisinde otobüs saatinden şikayetçi olan var, teşekkür için arayan var. Su arızası için arayan var. Çeşitli sebeplerle belediyeyi arıyorlar. Bizim de amacımız özellikle aksayan bir hizmet varsa ve çabuk yapılabilecek bir şey varsa aynı gece içerisinde yapıyoruz. Asfalt, çukur, kaldırım bozukluğu oluyor, su arızası oluyor gece vakti bunu yapıp ertesi gün bunu fotoğrafıyla gönderiyoruz." diye konuştu.
Yavaş, aynı zamanda belediye olarak verdikleri hizmetlerin görünür olması gerektiğinin altını çizdi. "Kentte yaşadığı zaman hem sözünün geçtiğini anlasın hem başka türlü arızalar olursa eksiklerimizde bizi ikaz etsin. Vatandaşla bu konuda iletişimimiz çok iyi." diyerek, iletişimin önemini vurguladı.
Başkan Yavaş, hizmetlerin hızla ve etkin bir şekilde yapılabilmesi için belediye olarak ellerinden geleni yaptıklarını ve bu şekilde halkla güçlü bir bağ kurduklarını belirtti.
Mansur Yavaş ile Ankara Ramazan'ı nasıl geçirecek?
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, bu Ramazan ayında şehri daha sıcak bir atmosferle buluşturmak için çeşitli etkinlikler düzenleyecek. Başkan Yavaş, Ramazan’ın ilk sahurunu gençlerle, ilk iftarını ise CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile birlikte yapacaklarını belirtti. Yavaş, şehrin her köşesinde Ramazan’ın ruhunu yaşatmayı amaçlayan pek çok etkinlik ve yardım programı hazırladıklarını vurguladı.
Başkan Yavaş, “Biz 500 noktada kültür dairemizle birlikte aktivite yapıyoruz. Aynı zamanda iftar çadırları kuruyor, yolda kalanlar için iftar paketleri hazırlıyoruz. Kentin çeşitli yerlerini Ramazan’la ilgili süsledik. Ama en önemlisi şu; insanların rahat bir Ramazan geçirmesi için toplumda herkesin hazır olması lazım” diyerek, şehrin Ramazan’a hazırlık sürecini anlattı.
Ramazan ayında yardıma muhtaç vatandaşları da unutmadıklarını belirten Yavaş, “İmkanı olan var, olmayan var. En önemli özelliğimiz, kentimizde yaşayan ve bizden ihtiyacı olan, gerek 14.500 TL alan emekliler, bize müracaat edip hak kazananlar, gerekse diğerleri ile birlikte toplamda 210 bin aileye 2500’er lira para yatırdık. İnşallah yeter. Bu para belki yetmeyecek ama Ramazan ayında hiçbir şeyden mahrum kalmasınlar, ihtiyaçlarını alsınlar diye” ifadelerini kullandı.
“Bunu 6 yıldır yapıyoruz"
Yavaş, aynı zamanda dayanışma programları ve uygulamalarla kentteki sosyal adaleti sağlamayı hedeflediklerini dile getirdi. “Birbirlerine fitre yatırması için, kimse kimseyi görmeden koli yardımı yapmaları için çalışmalarımız var. İnternet üzerinden insanlar birbiri ile dayanışıyor çünkü 6 milyonluk bir Ankara’da, özellikle semtlerde, zenginlerin oturduğu daha iyi gelirli semtlerle dar gelirli semtler arasındaki ayrışma giderek büyüyor. Dolayısıyla komşu bulamıyor kendisine destek olacak. Biz bu uygulamalarla kentte yaşayanların birbirlerini görmeden birbirlerine destek olmalarını sağlıyoruz. Böylece sosyal adalet sağlanıyor ve durumu iyi olan insanlar da vicdanen rahatlıyorlar” diye konuştu.
