Olay, 6 Şubat'ta Topluca köyü Esenpınar mevkisindeki evde meydana geldi. Orman işçisi olarak çalışan Umut Can Alay, akşam alkollü şekilde eve geldiğinde annesi Hatice Alay'dan para istedi. Anne para vermeyince tartışma çıktı. Umut Can Alay, annesini banyoya iterek, orada hortumla su sıkıp ıslattıktan sonra darbetti ve sonrasında av tüfeğiyle ateş açtı. Hatice Alay, hayatını kaybetti, Umut Can Alay ise tutuklandı.
Annesine cinsel saldırıda bulunmaktan yargılanmış
Babası 5 yıl önce kalp krizinden ölen Umut Can Alay'ın, annesi Hatice Alay'a 2021'de cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla 'Üst soya karşı cinsel saldırı' suçundan 23 yıl hapis cezasına çarptırıldığı, itiraz üzerine bir üst mahkemeye taşınan kararın bozulduğu öğrenildi. Alay'ın, bu süreçte annesinin de şikayetini geri çektiği ve tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığı, annesiyle yaşamaya devam ettiği bildirildi.
İlk duruşma
Umut Can Alay hakkında, 'Üst soya karşı kasten öldürme'den ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle iddianame hazırlandı. İddianame, Bartın Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Davanın ilk duruşmasına tutuklu sanık, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Avukatlar ise mahkeme salonunda hazır bulundu.
Sanık Umut Can Alay, mahkeme başkanının 'Anneni neden öldürdün?' sorusuna, "Ben annemi öldürmedim. Bizim evde annemin de tüfeği vardı. Benim de vardı. İkimizin tüfeği de duvara asılıydı. Ben her zamanki gibi eve geldim. Sobayı yakmak için kucağımda odunlarla eve girdim. O sırada bir kütleme sesi geldi. Ne olduğunu anlayamadım. Sonra annemi yerde kanlar içinde gördüm. Hatta 112 ekiplerini ilk ben aradım. Sağlık ekipleri gelinceye kadar anneme ilk müdahalede kalp masajı yaptım. Sonra sağlık ekipleri geldi. Beni de jandarma gözaltına aldı. Ben yapmadım başkanım, belki tüfeğin içinde kurşun vardı. Yere düşünce tüfeğin dipçiğinin yere gelmesiyle kurşun denk geldi. Ben de anlamadım. Sadece bir kütleme sesi geldikten sonra annemi yerde gördüm” dedi.
'Adli kontrol şartıyla serbest bırakılmayı talep ediyorum'
Mahkeme başkanının, olay sırasında annesini darbettiği yönünde bulgular olduğunu sorduğu sanık, şöyle cevap verdi:
"Öyle bir şey mümkün değil. Ben hapisten yeni çıktığım için annemde KADES uygulaması vardı. Öyle bir şey olsaydı annem bu uygulamayı kullanırdı. Ben hiçbir şey yapmadım. Cezaevinde durumum çok kötü. Her gece halüsinasyonlar görüyorum. İyi şeyler yaşamıyorum. Psikolojim çok bozuldu. Biz onunla kavga etmedik. Ben yapmadım. Yemin ederim ben vurmadım. Sayın başkanım son sözüm, benim kimim kimsem yok, ben kaçmam. Adli kontrol şartıyla serbest bırakılmayı talep ediyorum" dedi.
Sanık avukatı müvekkilinin beraatını talep etti. Mahkeme eksikliklerin giderilmesi için ertelenirken, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi.