DEÜ Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Emin Elmacı, Son Mühür TV’de yayınlanan Sıcak Bakış programında Ayşegül Koç’un sorularını yanıtladı. Elmacı, Atatürk'ün ilk kez 1912 yılında gazetelerde yer aldığını ve bu süreçte halkı ve vatanı için verdiği mesajların önemine dikkat çekti. Elmacı; “1911’deki bir ziyafette, askeri ve idari yetkililerle bir araya gelen Atatürk, yaptığı konuşmayla askerlerin siyasete karışmaması gerektiğini vurgulamıştı” dedi.
Atatürk’ün halk temelli yönetim anlayışı
Atatürk’ün en önemli özelliği halka dayanmasıdır diyen Elmacı; “Atatürk Kurtuluş Savaşını da böyle kazandı. Cumhuriyetin 10. yılında çok önemli iş gerçekleştiriliyor. Bunu mutlaka söylememiz gerekli ve halkımızın bilmesi gerekli. Osmanlı döneminde törenler, bayramlar hep belediye önünde veya hükümet önünde yapılır. 1932’ye kadar halk devletin ayağına gider ve devlet orada onları merdivene çıkar ve selamlardı. 1932’den sonra Atatürk'ün emriyle onuncu yılda halka ait meydanlar yapıldı. Devlet, halkının ayağına gidiyor, halk kendi meydanlarında toplanıyordu. Bu büyük bir zihniyetin göstergesidir” diye konuştu.
Halk Evleri, Üniversite Reformu ve Türkçe Ezan…
Elmacı, Atatürk'ün "Medeni Bilgiler" kitabını 1930'da yazdığını ve 1931'de ders kitabı olarak okutulmaya başlandığını belirterek, bu kitabın yazılmasında Menemen Olayı’nın etkili olduğunu söyledi. Elmacı; “Medeni bilgiler kitabını Atatürk bunu1930’da yazmış, 1931’de ders kitabı oluyor. Menemen Olayı sonrası yazıyor. Çünkü bu olay Atatürk’ü çok etkiliyor. Özgürlük, vicdan özgürlüğü, düşünce özgürlüğü gibi her konu var. Ardından 1932’de ufuk değişikliği yapılır halk evleri kurulur. Atatürk bunları boşuna yapmıyor. Bunlar halkta bir ufuk açmak için yapılan çalışmalardır. 1933’te Türkiye’de tek üniversite olan Darilfünun devrime uzak kaldığını gördüğü için üniversite reformu yaptırıyor. 1933 yılında bir önemli gelişme daha var. Türkçe ezana geçilir. Bunun nedeni dini yok etmek değil, insanın dini kitapları metinleri Türkçe oluşturalım ki anlasınlar. Çünkü bu tarihten üç sene önce Menemen İsyanı olmuştu. İnsanlar kandırılmıştı. Kuranı Kerim bizim dilimize tefsir edilir. Atatürk kendi cebinden para vererek halka da dağıttırır. Hz. Muhammed’in hadislerini de dilimize çevirir. İnsanlar körü körüne kandırılmasın, ben mehdiyim diyen birinin peşine takılmasın, okuduğunu anlasın istenir. Laik kavramı ile ilgili de konuşan Elmacı; “Laiklik dinsizlik demek değildir. Bu söylem laiklik kavramının işlerine gelmediğini görenler tarafından halkın dini duygularını kullanarak değersiz gösterme çabalarından yaygınlaştırılmıştır. Oysa laiklik dine karşı değildir. Eğer laiklik ön planda tutulmazsa insanların dini duygularını kullanarak maddi çıkar ve kariyer elde edenler artacaktır” dedi.
Atatürk’ün genç subayken verdiği mesaj
Elmacı, Mustafa Kemal Atatürk’ün ilk kez 1912 yılında bir gazetede yer aldığını belirterek şunları söyledi: “Atatürk ilk kez 1912’de gazetede çıkıyor. 1911’de yüzbaşı arkadaşları kendisi kurmay olduğu için bir ziyafette bir araya geliyorlar. Bu ziyafete askeri idari mülki amirleri de katılıyor ve orada üç kişi konuşma yapıyor. O üç kişiden bir tanesi Mustafa Kemal, genç Mümtaz Mustafa Kemal’in konuşması ertesi gün gazetede aynı şekilde verilir. İlk Nutuk’u. İçeriği nedir biliyor musunuz? Askeri, siyasete karışmaması gerektiğini söyleyen bir konuşma yapıyor. Aynen yayınlamış gazete. ‘Askerlik işlerimize bakalım. Miskin işlerden uzak duralım. Dedikodu yapmayalım, siyasetle uğraşmayalım.’ diyor. Yıl 1911” diye konuştu. Elmacı; “Kurtuluş Savaşı sürecinde emperyalizme karşı mücadelesi hem o devirde hem de sonrasında birçok millete örnek olmuştu. Ayrıca Atatürk’ün ne yaptığını, ülkeyi nasıl kurduğunu, nereden nereye getirdiğini her yeni nesil okudukça daha iyi anlıyor. Bu yüzden Atatürk’ün düşünceleri, ideolojisi hep diri ve genç kalıyor. Onun mücadelesi ve yaptıkları kendisi için değildi. Halkı içindi ve o halk bunu çok iyi anlıyor ve sahip çıkıyor” dedi.
'Beni Hatırlayınız' sözü üzerine bir anı…
Elmacı, Atatürk ile ilgili bir anektodu da anlattı:
Böyle bir kişi sizce halkından tek istek olarak ne isteyebilir? Yıllarını halka vermiş, halka dayanmış, her şeyini halk için yapmış bir kişinin son isteği ne olur? Atatürk’ün kendi el yazısıyla notlarını tutmuş bu müsvette kağıtlar elimizde yayınlandı. Tuttuğu notlar arasında, ‘Gelecekte Türkiye'nin çok önemli aydınlık işler yapacağından eminim. Bunun dışında sizden tek bir şey istiyorum: Beni hatırlayınız’ Bu yazının ardından O dönem Cumhurbaşkanı Özel Kalemi, yanlış anlaşılabilir mi diyerekten ondan son bölümü çıkarmasını rica ediyor. ‘Bu bir veda gibi görünebilir efendim bu cümleyi kaldıralım, yani halkta da bir tedirginlik bandırmasın’ diyor. Atatürk, o cümlenin üstünü çiziyor. O notlar elimizde. Özel Kalem Yusuf Bey’e ne diyor biliyor musunuz? ‘Umarım gelecekte bundan pişman olmazsınız.’