Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Suudi Arabistan'ın Riyad şehrinde gerçekleşen COP16 Bakanlar Diyaloğu Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, çölleşme ve kuraklığın gezegen üzerinde her geçen gün daha fazla etkisini hissettirdiğini ve tüm canlıların yaşamını tehdit ettiğini belirtti. Bu durumun küresel düzeyde işbirliklerini artırmayı ve kararlı bir mücadelenin yaygınlaştırılmasını zorunlu hale getirdiğine dikkat çeken Kurum, Birleşmiş Milletler Çölleşmeyle Mücadele Sözleşmesi Sekretaryası'nın entegre kuraklık yönetimi konusunda ülkeleri desteklemesini memnuniyetle karşıladıklarını ifade etti. Ayrıca Cenevre’de düzenlenen "Kuraklığa Dayanıklılık+10" toplantısının sonuçlarının Riyad’daki müzakerelere rehberlik edeceğini düşündüklerini de vurguladı.

Bakan Kurum, Türkiye'nin kuraklık riskiyle karşı karşıya olduğunu ve Meteoroloji Genel Müdürlüğü aracılığıyla bu durumu izleyip önlemler aldıklarını belirterek, "Bu durum kuraklık direncinin sağlanmasında, risk yönetimini merkeze alan proaktif kuraklık yönetim anlayışını daha da önemli hale getirmektedir. Meteoroloji Genel Müdürlüğümüz vasıtasıyla meteorolojik kuraklık durumunu anlık olarak izliyor, kamuoyuyla paylaşıyor ve muhtemel risklere karşı tedbirler alıyoruz." dedi.

Bakan Kurum, tüm havzalarda kuraklık yönetim planları hazırladıklarını ve bu süreçte bilim insanları, sektör temsilcileri ve halkın katkılarını aldıklarını söyledi.

Uluslararası Kuraklık Mücadelesine Katkı Sağlıyor

Bakan Kurum, çölleşmeyle mücadelede planlama ve koordinasyonun önemini vurgulayarak, Ulusal Çölleşmeyle Mücadele Stratejisi ve Eylem Planı ile İklim Değişikliği Uyum Stratejisi ve Eylem Planı'nı revize ettiklerini ve yerel düzeyde iklim değişikliği mücadele planları hazırladıklarını belirtti. Ayrıca Türkiye'nin kuraklıkla mücadelede küresel işbirliklerine katkı sağladığını ifade etti. 

Kurum, şunları söyledi:

"Bundan dolayı 2024-2030 yıllarını içeren Ulusal Çölleşmeyle Mücadele Stratejisi ve Eylem Planımız ile İklim Değişikliği Uyum Stratejisi ve Eylem Planımızı revize ettik. Bu planların ikinci aşaması olarak tüm illerimiz düzeyinde Yerel İklim Değişikliği Mücadele Eylem Planlarını hazırlıyoruz. Ayrıca yutak alanlarımızı artırmak amacıyla havza bazlı çölleşme eylem planlarımızı yapmayı sürdürüyoruz.

Ancak biliyoruz ki kuraklığa karşı dayanıklılık, ulusal çabaların ötesinde, bölgesel ve küresel işbirliğini gerektiriyor. Türkiye olarak yüksek bir duyarlılıkla her zaman insanlığın geleceğini ilgilendiren bu toplantılara etkin bir katılım sağlıyor ve deneyimlerimizi paylaşıyoruz. Afrika'da, Orta Asya'da ve diğer bölgelerde arazi restorasyonu faaliyetlerine ve kapasite geliştirme çalışmalarına verdiğimiz destek bunun bir göstergesidir."

Kaynak: Haber Merkezi