Son Mühür / Seçil Ünlü - Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Dokuz Eylül Üniversitesi Teknoparkı’nda (DEPARK) genç girişimcilerle bir araya geldi. Etkinlikte, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz, Buca Kaymakamı Mahmut Nedim Tunçer, DEPARK Genel Müdürü Prof. Dr. Zeki Atıl Bulut ve birçok akademisyen ile teknoloji dünyasından önemli isimler de yer aldı. 

Bakan Mehmet Fatih Kacır, DEPARK'ın ülke için büyük bir teknoloji üssü olduğunu belirterek, “Kalkınma yolculuğumuzda kritik önemdeki Dokuz Eylül Üniversitesi, çok sayıda teknoloji girişimine de ev sahipliği yapıyor. Bunlardan biri DEPARK. 

Burası, çok sayıda teknoloji girişimine destek sunuyor, gelişimine öncülük ediyor. İnanıyorum ki burada da start-up’larımızın ve teknoloji girişimlerimizin sürdürülebilirliği; ar-ge teknolojileri sayesinde Türkiye’ye katma değerli ürünler ve hizmetler kazandıracak” diye konuştu.

Teknoloji girişimciliği hızla büyüyorSanayi ve Teknoloji Bakanı

Bakan Mehmet Fatih Kacır, Türkiye'nin teknoloji ve ar-ge ekosisteminin hızla geliştiğini vurgulayarak, “2019 yılına kadar Türkiye'de ortalama 60-80 milyon dolar start-up yatırımı yapılıyordu. Ama 2020'den itibaren Türkiye'nin teknoloji girişimlerine ortalama 1 milyar dolar, girişim sermayesi yatırımı gerçekleşiyor. 

Yani son 5 yılda yaklaşık 5 milyar dolar, Türkiye'nin teknoloji girişimlerine ve start-uplara yatırım yapılmış olması, aslında ekosistemimizin olgunlaşma evresinde olduğunu göstermektedir. Yapacaklarımız bitmedi. Burada çok önemli yatırımlarımız ve kurduğumuz kıymetli merkezler var.

İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi (İBG), doğrudan Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın bütçesi ile desteklediğimiz, beşer yıllık yol haritalarıyla gelişmelerini takip ettiğimiz önemli ulusal araştırma altyapılarımızdan biri” diye konuştu. Ayrıca, ar-ge ve yüksek teknoloji yatırımlarına daha fazla hız verilmesi gerektiğini ifade eden Bakan Kacır, DEÜ'nün bu süreçteki önemine değindi.

“Teknoloji yarışı, adeta teknoloji savaşına dönüştü”Mehmet Fatih Kacır

Bakan Mehmet Fatih Kacır, Türkiye'nin kişi başı gelirin 15 bin dolara yaklaşmasıyla birlikte, küresel teknoloji rekabetinde güçlü bir oyuncu haline geldiğini belirtti. Ayrıca, dünyadaki büyük dönüşümlere dikkat çekerek, “Ülkemiz sanayi ve teknolojinin birçok alanında küresel rekabette pay sahibi ülkelerden biri pozisyonunda. 

Yolculuğun bundan sonrasında bilime ve teknolojiye bugüne kadar olduğundan daha da fazla hürmet etmek zorundayız. Yeryüzü çok büyük bir dönüşüm yaşıyor. Yeryüzünde refahın daha etkin ve adil dağıtılacağı bekleniyordu. Fakat öyle olmadı. Halen adaletsizlik, eşitsizlik yaygın. 

Artık serbest ticaret düzeninin kurucuları dahi bundan sonra bu düzenin böyle devam etmeyeceğini ifade ediyorlar. Teknolojiyi paylaşmak eskisi kadar trend değil artık. Herkes daha korumacı. Teknoloji yarışı, adeta teknoloji savaşına dönüştü" dedi.

Genç yeteneklere destek artıyorİzmir Biyotıp ve Genom Merkezi

Türkiye'nin teknoloji alanındaki küresel rekabet gücünü artırmak için önemli projeler hayata geçirildiğini belirten Bakan Kacır, genç yeteneklerin gelişmesi için DENEYAP atölyelerinden TEKNOFEST’e kadar pek çok platform sağlandığını söyledi. Ayrıca, TÜBİTAK’ın çeşitli destek programları ve sanayi destekleriyle Türkiye’nin teknoloji yatırımlarını hızlandırdığını kaydetti.

Ar-Ge yatırımları katlanarak artıyorBakan Kacır

Ar-ge yatırımlarının son 22 yılda 14 kat arttığını vurgulayan Bakan Kacır, “Türkiye'de araştırma geliştirmeye harcadığımız kaynağı son 22 yılda 14 misline çıkardık. 1,2 milyar dolardan 16 milyar dolara yükselttik. Türkiye'nin ar-ge insan kaynağını 29 binden, 290 binin üzerine çıkardık. Hep birlikte dev bir ar-ge ekosistemi inşa ettik. 

Teknolojik girişimlerimizin ve teknoparklarımızın sayısı 11 bin 500'e erişti. 22 yıl önce Türkiye'de; iki teknopark, 56 teknoloji girişimi vardı. Şimdi 106 teknopark var. Toplamda 11 bin 500 teknoloji girişimi bu teknoparklarda inovasyon yürütüyor” diye ekledi.

İBG çalışmaları Türkiye'nin bilimsel gelişimine katkı sunacak

Bakan Kacır, İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi (İBG) gibi önemli araştırma merkezlerinin Türkiye'nin bilimsel gelişimine büyük katkılar sağlayacağını söyledi ve İBG'nin biyoteknoloji alanında Türkiye'yi küresel rekabette öne çıkaracağını belirtti.

“Dönüşümü göğüsleyebilecek kabiliyette olduğumuzu düşünüyoruz”DEÜ

Son olarak, Türkiye’nin güçlü bilimsel altyapısı ve yenilikçi ekosistemiyle, bilim ve teknoloji alanında sürdürülebilir gelişim sağlamak için çalışmalarına devam ettiğini belirten Bakan Kacır, “Biz çok güçlü bilimsel altyapısı olan, nitelikli araştırmacı kitlesine sahip, aynı zamanda teknoloji girişimciliğinde ciddi mesafe kat etmiş, start-up ekosistemini inşa edebilmiş, araştırma geliştirme ve inovasyon başlıklarında; özellikle son 22 yılda önemli kazanımlar biriktirmiş bir ülke olarak; bu dönüşümü göğüsleyebilecek kabiliyette olduğumuzu düşünüyoruz” dedi.

“İnovasyonun merkezi olma yolunda hızla ilerleyen bir üniversite”

DEÜ Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz, üniversitelerinin bilimsel ve teknolojik alanda yaptığı çalışmaların gurur verici olduğunu vurgulayarak, "Biz Üniversitemizi her zaman büyük ve köklü bir aile olarak tanımlıyoruz. Gerçekten de çok köklü bir kurumuz. Öyle ki, Üniversitemizin, Tıp Fakültesi gibi, Eğitim Fakültesi, Mühendislik Fakültesi ve Güzel Sanatlar Fakültesi gibi kendinden daha eski birimleri mevcut. 

Kent geneline yayılan kurumumuz, teknolojinin kalbinin attığı, ar-ge ve inovasyonun merkezi olma yolunda hızla ilerleyen bir üniversite. Böyle bir üniversiteye Rektör olarak atanmaktan dolayı çok büyük bir gurur duyuyorum. Bu sebeple bu kıymetli göreve bizleri layık gören Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a bir kez daha teşekkür ediyorum" dedi. Etkinlik, Bakan Kacır’ın DEÜ girişimcilerinin projelerine dair incelemelerde bulunmasının ardından sona erdi.

Muhabir: SEÇİL ÜNLÜ