Bayraklı Belediyesi’nde, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası ile yürütülen Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmeleri sonuçsuz kaldı. Anlaşmaya varılamaması üzerine, sendika üyesi işçiler greve başladı.


Genel-İş İzmir 6 No’lu Şube ile SODEMSEN arasındaki görüşmelerden sonuç alınamayınca belediye binasının bahçesinde toplanan işçiler sloganlar atarak tepkilerini dile getirdi. Belediye binasına "Bu iş yerinde grev var" pankartı asan işçiler, yaklaşık 1400 kişilik katılımla greve destek verdi. Grev gerekçesiyle belediye hizmetleri durduruldu.


Genel İş İzmir 6 Nolu Şube Başkanı Değer Yıldız görüşmelerin aylardır sürdüğünü söyleyerek greve giden süreci şöyle anlattı:


 "Bayraklı işçisi iki sene önce imzaladığı sözleşmenin güncellenmesini istiyor. Bizim kimsenin cebişndeki parasında, servetinde gözümüz yok. Bizi alanda çalıştıranlar, emeğimizle siyaset yapanlar bizi görseydi bu durumda olmazdık. Bu saatten sonra istediğimizi alana kadar mücadele alanını terk etmeyeceğiz ve SODEM-SEN'e de boyun eğmeyeceğiz. Sosyal demokrat geçinen kurumların, işçiyle karşı karşıya getirdiği bir SODEM-SEN gerçeği var. Bu sendikanın yetkilileri ekonomik olarak taleplerimizi görmezden geldiler. Dün bize genel başkanları ‘şimdiye kadar bitirseydiniz’ dediler. Biz şimdiye kadar o sözleşmeyi bitirebilirdik ama karşımızda yetkisi olup yetkisiz olmasalardı, karşımızda cesur olanlar olsaydı, işveren adına tam yetkili bir sendika olsaydı masada sorunu çözerdik. Ama kendi beceriksizlikleri yüzünden bugün buradayız. 

Whatsapp Image 2024 11 26 At 11.58.28


Yıldız, sosyal medyada işçilere yönelik eleştiriler geldiğini ve "42 bin lirayı beğenmiyorlar" denilerek tepkilere maruz kaldıklarını anlatarak şöyle cevap verdi: 


"Sosyal medyada bizim aldığımız sözde 42 bin lira üzerinden hakaretler ediliyor. Buradan yurttaşlara sesleniyorum. Şu an bizim elimize geçen para sadece 32 bin lira. Yol, yemek, erzak, çocuk, yakacak ve devletin vergileri kesildiğinde 32 bin lira kalıyor. Şimdi, sosyal medyada oturdukları yerden hiçbir mücadele vermeyen, emek harcamayan, bulundukları yerlerde örgütlenmeyenler şöyle diyebilir: 'Asgari ücret 17 bin lira, emekli maaşı 12 bin lira. Kardeşim, siz bu parayı alıyorsunuz. Neden kabul etmiyorsunuz?'


Vallahi kardeşim, biz de şöyle söylüyoruz: Biz emekçiyiz, işçiyiz. Çalışıyoruz, örgütleniyoruz ve bugün ortak çıkarlarımız için mücadele veriyoruz. Eğer bu ülkede herkesin derdi şu ise; hepimiz açlık sınırında çalışalım, 17 bin lira maaş alalım ve yoksulluk sınırında yaşayalım, borç yükü altında ezilelim diyorsanız, bu sizin tercihiniz olabilir. Ama bizim derdimiz bu değil. Biz, bu ülkedeki bütün işçilerin, emekçilerin ve halkımızın insanca yaşam koşullarına sahip olmasını istiyoruz. Bizim mücadelemiz de bunun için. Bıçak kemiğe dayanmış durumda. Bu saatten sonra kimse bizden fedakarlık, iyi niyet beklemesin." 

Muhabir: ERTUĞRUL TURAN