ATAKAN BAŞPEHLİVAN - AK Parti İzmir İl Danışma Meclisi, son Başbakan Binali Yıldırım, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, milletvekilleri ve partililerin katılımıyla gerçekleşti. Danışma Meclisi’nde kürsüden önemli açıklamalarda bulunan AK Parti Tanıtım ve Medya Başkanı Hamza Dağ, “Hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmadan çok çalıştık. Çok güzel işler yaptık. Seçim boyunca teveccühünü esirgemeyen İzmirli hemşerilerime teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.
Hamza Dağ: Adımız gibi ak bir süreç yaşadık!
Temiz bir süreci yaşadıklarını vurgulayan AK Partili Dağ, “Seçim dönemi boyuna şehrimizin her bir sokağında kendimizi hemşerilerimize anlattık. Adımız gibi ak bir süreci geride bırakmanın gururunu yaşıyoruz. Bugün çok net bir şekilde ifade etmek gerekiyor ki AK Parti şehrimizin her bir noktasında temiz ve başarılı bir seçim kampanyası gerçekleştirmiştir. İzmirli hemşerilerimize bizlere muhalefet etme görevi verdi. Bizlerde muhalefette ne denli başarılı olduğumuzu göstermekle yükümlüyüz. Bize yakışan öncülük etmektir. Bize yakışan doğruya doğruya yanlışa yanlış demektir. AK Parti olarak bizi milletin kalbine yerleştiren bu anlayıştır. 23 yıl uzunca bir süredir, biz bu 23 yılda neredeyse 100 yıla sığdırılabilecek işleri gerçekleştirdik.” diye konuştu.
"İZBETON’da 2 milyar liralık yolsuzluk yapılmıştır"
İzmir’de CHP Belediyeciliğinin sadece problem ürettiğini ve çözüm üretemediğini İZBETON’da gerçekleşen kooperatif yolsuzluğunu hatırlatarak AK Parti Tanıtım ve Medya Başkanı Hamza Dağ, “İZBETON’da 2 milyar liralık yolsuzluk yapılmıştır. Bunu gündemden düşürerek unutturacağınızı düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Bu mesele unutturulmayacak. Belediyeler ya maaş ödeyememekte, ya işçileri çıkartmaktadır. Ulaşımda yaşanan sorunlar bir türlü çözüme kavuşturulamamaktadır. Körfez’de balıklar yaşayamaz hale gelmiştir. Bu iş bilmezlik her alanda kendisini göstermektedir. Biz İzmir’de yağmur yağdığında sel olmasına maalesef alıştırıldık. Belediyelerin ihmalkârlığı ne yazık ki iki vatandaşımızın hayatını kaybetmesine sebep olmuştur. Eğer siz bir şehrin Başkanı iseniz bu olaydan sıyrılmaya çalışmazsınız, Belediye Başkanı’nın suçun kendisinde olmadığını ispat etmeye çalıştığı efora hayret etmekteyiz. Artık CHP’li yöneticilerin İzmir’e karşı takındıkları umursamaz tavır geri dönüşü olmayan üzüntüleri de bize yaşatmaktadır. Bu sene fuar gündeminde ilk yaşandı, Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özel için ayrıca bir açılış yapıldı. CHP, İzmir Fuarı’nı Pr çalışmasına kurban etmektedir.” dedi.
Binali Yıldırım: Hizmet hırsızlığını CHP’de alışkanlık haline gelmiştir
Körfez’de meydana gelen balık ölümleri ve koku problemiyle ilgili CHP’yi ve yerel yönetimleri eleştiren Binali Yıldırım, “AK Parti’nin 23. Kuruluş yıldönümünü Ankara’da gerçekleştirdik. O organizasyonu da İzmirli kardeşimiz Hamza Dağ, başarıyla yaptı, kendisine teşekkür ediyorum. Körfez kokuyor, körfezde oksijen yok, körfezde kirlilik almış başını gitmiş, balıklar bile yaşayamıyor ve ölen balıkların dışarıdan geldiği söyleyecek kadar gaflet içerisindeler. Bunlar hep böyle nerede yapılacak bir iş varsa bunlar bizim işimiz değil derler. Hizmet hırsızlığını CHP’de alışkanlık haline gelmiştir. 1994’te İstanbul Haliç’te aynıydı, Haliç’i kim temizledi? O dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları gerçekleştirdi. Değerli kardeşlerim 20 yılı aşkın siyaset hayatımın yarıdan fazlasını bu şehirde sizlerle birlikte geçirdim. 2011’den beri İzmir’deyim, İzmir’de çok güzel günlerimiz oldu. Sadece İzmir’de vakit geçirmedim. Bir yandan vizyonsuz muhalefete karşı İzmir’in yıllardır hasret kaldığı büyük eserleri kente kazandırdım.” dedi.
"Klasik CHP samimiyetsizliğini burada da gördük"
AK Parti’nin seçimlerde oy oranları hakkında değerlendirmelerde bulunan ve CHP siyasetini uyumsuz olmakla eleştiren AK Partili Binali Yıldırım, “Siyaset uzun süreli bir yolculuktur. Dolayısıyla bu yolculuğu da en iyi bilen 50 yıla yakındır bu millete hizmet ederek bugünlere gelen Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır. Biz de onun arkadaşları olarak, partimizin kuruluştan bugüne kadar bu kutlu yürüyüşte birlikteyiz ve hizmet etmeye devam ediyoruz. AK Parti’nin siyasi tarihinde az da olsa inişler var. İlk inişimiz 2008’de başlayan 2009’da devam eden küresel krizden biz de nasibimizi aldık. İkinci inişimiz 7 Haziran seçimleridir ama bu sadece 5 buçuk ay sürdü ve 1 Kasım’da tekrar ikisinden birinin oyunu almayı başardık. İnişler olsa da partimize ve liderimize güven asla azalmadı. Bununla da kalmadı ve nihayet bu son seçimde partimiz ciddi bir oy kaybı yaşadı. İlk defa ikinci parti konumuna düştük. Biz 1 sene önce yüzde 50’nin üzerinde oy ile Cumhurbaşkanımızı seçmiştik. Bu kadar sürede neden böyle bir düşüş oldu bununla ilgili etraflıca kafa yormak mecburiyetindeyiz. Yerelde CHP’nin ortaya koyabileceği bir başarı varsa, genelde de iktidarın yolunu vatandaş elbette açar. Vatandaş kimseye kara sevdalı değildir. Vatandaş derdiyle dertlenenin yanındadır ve desteğindedir. Acaba bu desteğin gereğini yapacaklar mı? İlk göstergeler CHP’de değişen bir şey olmadığını gösteriyor. Bir normalleşme süreci başlatıldı. Bütün bunların amacı siyaseti seçimlerde yapmak, milletin beklentisini geleceğinde ülkemizin milli menfaatinde tek ses olmak. Niyet güzel, icraat güzel ama maalesef klasik CHP samimiyetsizliğini burada da gördük.” ifadelerini kullandı.