ALPER TEMİZ - Konut ve kira fiyatlarında birkaç senedir devam eden ve her geçen yıl daha da artış gösteren enflasyonun önü alınamıyor. TÜİK verilerine de yansıyan kontrolsüz artışın ise birçok parametreden etkilendiği ifade ediliyor. Hemen hemen diğer tüm temel ihtiyaç kalemlerinde yaşanan enflasyonun, barınma hakkı üzerinde yarattığı zorluğu daha da derinleştirmesi, ileriye dönük olarak umutsuzluk inşaa ettiği aktarılıyor. Ancak diğer taraftan belli bir birikimi olan ya da kredi ile arsa ya da konut almak isteyen birçok vatandaş, "Barınma sorunumuzu çözecek kadar birikim elde etsek de, sürekli emlakçılara takılıyoruz" diyor. Tire'de yaşan bir vatandaş başına gelenleri Son Mühür'e anlattı.
"Kanıtlayamıyorum ancak beni berbat bir duruma soktular"
Bir emlakçı ile yaşadığı olaylar sonucu araştırma yaptığını ve kendisi gibi yüzlerce mağdur ile karşılaştığını dile getiren bir vatandaş, şunları anlattı: "Emlak sektörü deniliyor ancak böyle bir sektör yok. Şu anda Türkiye'de yaşanan bu konut fiyatlarınmdaki artış, bir piyasanın varlığını ya da sonucunu kesinlikle ifade etmiyor. Ortalıkta bir yığın sahtekar ve dolandırıcı insan var. Tüm emlakçılar böyle değildir ancak herkes biliyor ki olanları çok fazla. Ben yakın bir zamanda ev kredisi çekmek için başvuru yaptım. Belli bir fiyata, satılık olan bir ev üzerinde anlaşma sağladım. Konuştuğum ev sahibi bana bir fiyat verdi ve üzerinde uzlaştık. Bu sürece kadar ev sahibi olmak için, kendime hem fiyat hem konut olarak uygun bir konut ararken çok yoruldum. Belki aylarımı verdim, hatırlamıyorum. Ancak en sonunda buldum. Bir bankadan ev kredisine başvurduktan sonra, incelemeler sonucunda banka bana kredi vermeyi kabul etti; 'Kredinizi çekebilirsiniz' noktasına kadar geldik.
Fakat bu süreç sonucunda ev sahibi evini yeni satılığa çıkartmış olacak ki, emlakçılar kendisine ulaşmış ve evin değerinin bizim üzerinde anlaştığımız fiyattan daha fazla edeceğine ikna etmişler. Ben uzun sürelik bekleyişten sonra bir ev sahibi olma koşullarım nedeniyle gayet mutlu bir şekilde ev sahibi ile iletişime geçtim. Ancak şok bir cevapla karşılaştım; ev sahibi fiyatı hemen hemen iki katına dek çıkartmış. Ev sahibinin bu tutumu beni, belki somut bir veri yok ancak büyük bir hayal kırıklığına uğrattı. Daha sonra aynı evin bir emlak şirketi tarafından satılığa çıkartıldığını gördüm ve evin fiyatı iki kat artmıştı. Kişilere dava açmak istedim ancak elimizden net bir şey gelmedi. Kanıtlayamıyorum ancak beni berbat bir duruma soktular."
"Meğer herkes aynı şeyleri yaşamış"
"Daha sonra araştırmaya koyuldum" diyen mağdur vatandaş, "Yaşadığım bu süreçten sonra benzer şeyler yaşayan birçok insan ile tanıştım. Meğer herkes aynı şeyi yaşamış. Bazıları kendisinin alacağı arsanın emlakçılar tarafından alınıp iki katı fiyata tekrar satılığa çıkartıldığını dile getirirken, bazıları da kiralayacağım ev için bireysel kredi çekip ev sahibine verecekken, araya emlakçıların girdiğinden ve kiranın artış göstermesi nedeniyle daha fazla kredi çekmek zorunda kalmalarından söz ettiler. Bazı ev sahipleri ise emlakçılardan bıktıklarını dile getirerek, evlerimiz ederinden daha fazla bir fiyata satıp-kiralamaya çalıştıklarını söyledi. Benim bir vatandaş olarak bazı emlakçıların kapatılması ve yaptırım uygulanması tek dileğim.
45 yıllık ev 10 milyon lira fiyat biçilen o evlerin o fiyatlarından sadece emlakçıların yarattığı suni fiyat enflasyonu sorumludur. İnsanların kanını emiyorlar ve saçma sapan bir sistem olan 'Komisyon ücreti' adı altında insanları soyuyorlar. Tamamen havadan kazanılmış bir para. Ev sahiplerine de çağrım, evlerinizi emlakçılara bırakmayın, zaten internet çağında ilan bedava. Neredeyse denetimsiz bir iş ağında yaşanan soygunlar, haksızlıklar ise insanlarımızın en temel ihtiyacı olan barınma hakkını yok etmekte. Emlakçılık dediğimiz bu yapı yasaklandığı gün, muhtemelen ülkemizde konut enflasyonu diye bir şey de kalmayacak" açıklamasını yaptı.