Eski Başbakan Bülent Ecevit'in büyük dedesi, Osmanlı döneminde Mekke Şeyhülislamlığı yapmış olan Hacı Emin Paşa'dır. Paşa'nın Mekke'de önemli bir alana yayılan, içinde vakıflar, medreseler ve kütüphaneler bulunan bir külliyesi bulunmaktaydı. Bu külliye, Hz. Muhammed, Hz. Ömer ve Hz. Ebubekir'in kabirlerinin de yer aldığı Mescid-i Nebevi'ye oldukça yakın bir konumdaydı. Bülent Ecevit, bu değerli mirası 2005 yılında Türkiye Cumhuriyeti'ne bağışlamak istemiş ve bu isteğini dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e iletmişti. Ancak bu bağışla ilgili somut bir adım atılmazken, Suudi Arabistan yönetimi bu araziyi istimlak ederek Türkiye'ye herhangi bir ödeme yapmadı.
Bu durum, Türkiye'de büyük bir tartışma yarattı. Özellikle CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, konuyu TBMM gündemine taşıyarak, Ecevit'in bağışının akıbetinin sorgulanmasını sağladı. Genç, Suudi yönetiminin bu davranışının, İstanbul'da bulunan Sevda Tepesi'ne imar izni verilmemesine bir misilleme olabileceğini iddia etti. Bu olay, hem tarihi ve dini bir mirasın geleceği hem de iki ülke arasındaki ilişkiler açısından önemli bir konu olarak değerlendirilmektedir. Ecevit'in bağışının akıbeti ve Suudi Arabistan'ın bu konudaki tutumu, Türkiye'de kamuoyunda büyük bir merak uyandırmaktadır.