ATAKAN BAŞPEHLİVAN – İzmir Büyükşehir Belediye Meclis ayı olağan üçüncü oturumu Cemil Tugay’ın başkanlığında Kültürpark’ta bulunan meclis salonunda gerçekleşti. İlçelerin 2025 bütçelerinin oylandığı mecliste özellikle gündem dışı konuşmalarda AK Partili ve CHP’li meclis üyeleri tarafından önemli mesajlar verildi. Körfez sorunu ile ilgili Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'u eleştiren Başkan Cemil Tugay, "Biz İzmir’in değerlerini korumaya çalışıyoruz. Bu gerçekten tarihe geçen bir utanç oldu. Biz sayın bakanı büyük bir üzüntüyle hatırlayacağız." ifadelerini kullandı.
AK Partili Atmaca'dan Başkan Tugay'a sorular
Yürüyen merdiven sorunuyla ilgili İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’a sorular yönelten AK Parti Meclis Üyesi Uğur İnan Atmaca, “Yürüyen merdivenlerle ilgili bir önergemiz olmuştu, size protokol için bir yetki vermiştik. O günden bugüne kadar herhangi bir çalışma yapıldı mı? Bu dönemde yapılmış olan aksaklıkların sözleşmelere yedek parça dahil olup, olmamasının bir etkisi var mı? Ayrıca iki sözleşmede aynı firmayla yapılmış, biz Metro AŞ’de neden ısrarla aynı firma üstünden gidiyoruz ve sorunları yaşıyoruz? Ağaçlandırma Günü’nde İzmir Körfezi ile bir takım açıklamalarınız var. Konser yapmadığınızı iddia ediyorsunuz. Biz de EKAP’a baktığımız zaman sizin döneminizde yapılan konserlerin rakamlarına ulaştık.” dedi.
Tugay'dan Atmaca'ya yanıt
AK Partili Atmaca’ya cevap vererek, kendisine yöneltilen soruları ve iddiaları yanıtlayan Başkan Tugay, “Bizim dönemimizde bir kaza yaşandı, bunun sorgulanması gerektiğini düşündüm ve bana yardımcı olan denetimci arkadaşlarla birlikte bu sorunun derinlemesine incelemesine girdik. Şu kaanate vardık, mevcut firma maalesef beklediğimiz kalitede çalışmıyor. Sonrasında da odalardan bir değerlendirme dosyası istedik ve ağır bakım gerektiği söylendi bize, o dakikadan sonrada anlaşma yapılan firma iptal edildi. Kendi içimizde bir birim oluşturduk, bu birim belediye adına bakım çalışmalarını başlattı. Genel müdürlerimizde dahil, pek çok görev değişikliği oldu. Ondan sonraki süreçte bütün yürüyen merdivenler açıldı ve kontrol edildi. Bazılarında yedek parça ihtiyacı olduğu saptandı. Bunların çoğu yurtdışından sipariş edildi, gelmesi uzun sürdü ve yürüyen merdivenler güvenlik açısından çalıştırılmadı. Şunu bilin, biz bu konuyu çok ciddiye aldık. Bugün itibariyle, geçenlerde ortaya attığınız rakamlar doğru değil bunu söylemek istiyorum. Neticede hala birkaç merdivende çalışmalar devam ediyor ama yüzde 95’inde çalışmalar tamamlanmış durumdadır. Kaza olmayacağına inandığımız bir sonuca geldik. Bu süreç içerisinde yaptığımız bütün işlerde olduğu gibi yalan söylemedik ve tribünlere oynamadık. Ancak özellikle yedek parça temini ve merdivenin sökülüp, parçasının monte edilmesi zaman aldığı için süreç maalesef uzun sürdü. Bir şekilde maalesef bu anlaşma yapılan firmanın hataları vardı ve bu olayla ilgili hukuki süreç başladı. Bakanlığı yaptığı tek şey İZSU tesislerine ceza kesmek. Keşke o paraları Körfez’e harcasalardı. Şu ana kadar sıfır lira harcandı. Bakanlığın yaptığı tek şey İZSU tesislerine ceza kesmek. Beş kuruş harcamadıkları gibi bir de belediyenin bütçesinden ceza yoluyla para aldılar. 2002 yılında hizmete girmiş olan ve belli aksaklıkların yaşandığı ama bu dönem yaşadığımız çevre felaketine duyarlılıkla müdahale etmesi beklenirken 22 yıllık sistemin kusurunu bizden çıkarmaya çalışır gibi en fazla yardıma ihtiyacımız olan, kredilerimizin imzalanmasını beklediğimiz dönemde bırakın yardımı bize ceza keserek para alıyor. Kendilerine teşekkür ediyoruz. Onlar sayesinde bu ülke üst seviyelere çıkacak. Çevre temizlenecek, Körfez temizlenecek, ikinci çevreyolu yapılacak, Çamlı Barajı yapılacak. İzmir’in ihtiyacı olan bütün yatırımlar, İZSU’ya ceza kesilince yapılacak. Her halde o parayla yapılacak diye umuyoruz.” diye konuştu.
Candaş Yeter konser bütçelerini açıkladı
Ayrıca, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin konserlere ve etkinliklere ayırdığı bütçe rakamları konusunda söz alarak açıklamalarda bulunan CHP’li Candaş Yeter ise “İzmir Körfezi ile ilgili olarak, İzmir Büyükşehir Belediyesi görev alanına giren her konuda sonuna kadar çalışmaktadır. Düzenlenen etkinliklere ayrılan tutar bütçemizin binde 1,3’üne tekabül etmektedir. 2025 yılı içinde konser organizasyonlarına ayrılmasını planladığımız tutar bütçemizin binde 1’ine tekabül etmektedir.” ifadelerini kullandı.
Kazım Erten: Türkiye’ye İzmir’den bir deniz feneri olmak gerektiğini düşünüyorum
Öte yandan geçtiğimiz meclis oturumunda CHP’li meclis üyeleriyle AK Partili meclis üyeleri arasında çıkan ‘Atatürk’ polemiği söz alan ve CHP grubunu eleştiren AK Partili Kazım Erten, “Geçen hafta CHP’li bir meclis üyesi arkadaşımız Kiraz’da Atatürk büstüne yapılan saldırıyla ilgili bana göre kastını aşan bir değerlendirmelerde bulunarak, bu saldırıya AK Parti’ye bağladı. Daha önceden de ifade ettim ben İlahiyat üzerine lisansımı gerçekleştirdim. Şunu ifade etmek istiyorum bu arkadaşımız benim Atatürk’e olan sevgimi kanıtlamam için nasıl bir siyasi yemin etmemi bekliyor? Ben Mustafa Kemal’in, büyük bir vizyoner olduğunu tekrar ediyorum. Laiklik kavramı ile ilgili bir sorunum yok. Özellikle İzmir Meclisi’nde biz demokrasiyle ilgili aşamaları geçtik. Biz Atila İlhan’ları ve İdris Küçükömer’leri okuduk, böyle Jakoben ideolojisi üzerine değilde, daha çağdaş bir vizyonla Türkiye’ye İzmir’den bir deniz feneri olmak gerektiğini düşünüyorum.” dedi.
Hüsnü Boztepe'den karavan çıkışı
Konuşmasına bütçe oylamasına gelmeyen Karşıyaka Belediye Başkanı Behice Yıldız Ünsal’ı eleştirerek başlayan ve karavan sorunu hakkında önemli açıklamalarda bulunan AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, “Herhalde Karşıyaka Belediye Başkanımız trafiğe takıldı gelemedi. Siz Karşıyaka Belediye Başkanıyken bütün bütçe görüşmelerine katılmıştınız. 2025 yılının kentimize güzellik getirmesini diliyoruz. Sizden ricamız bizi bu karavanlardan kurtarın artık. Bizim otoparkların içinde karavanlar var. Buralarda oturan insanların, arabalarını park edebilecekleri yerler yok. Bu konudan sizlerden destek bekliyoruz. Bu konuyla ilgili hemen hemen üç-beş mahalle muhtarı birleşerek, basın toplantısı yapmak istiyorlar. Bu ay yedi sekiz meclis yapacağız, bol bol konuşacağız ama bu karavan konusundan sizden destek istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Nail Kocabaş: Çabanız bizi mutlu etti
Yürüyen merdiven konusu ve İzmir yangınında uçakların müdahale etmemesi iddiaları hakkında söz alan ve Başkan Tugay’ı eleştiren AK Parti Grup Sözcüsü Nail Kocabaş, “Öncelikle yürüyen merdivenlerle ilgili açıklamalarınızı dinledik. Burada doğru olmayan bilgi İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin resmi sitesinde olan bir bilgidir. Ben şuna sevindim bir muhalefet görevi yapan bir grubuz. Belli ki bu konuda, dertlenip bir takım çalışmalar yapmışsınız ve bu çabanız bizi mutlu etti. Biz sadece doğruları söyledik ve tribünlere oynamadık. Biz bu arızaları ve eksikliklere yerinde gidip denetledik ve fotoğraflarını çektik. Bir sonraki seferde ikna olun diye noterle mi gidelim? Bunun ötesinde söyleyebilecek bir şey yok. Sizin de bu konuya dertlenmeniz bizi memnun etmiştir. O gün 23 hava aracı 163 saat boyunca 732 sorti yapmış, sizin bunları görmemiş olmanız çok enteresan 3 bin tonun üzerinde su taşımış bu araçlar. Bunları nasıl görmediniz? Bunlar kayıtlara giren ve radarlara giren araçlar kuş değiller. Lütfen kamuoyunu doğru bilgilendirin, buradaki kamu görevlilerinin emeklerini yok saymayalım. Bunlar aynı şekilde hepimizin sorumlu olduğu İzmir Büyükşehir Belediyesi görevlileri için de geçerli. 2025 sonuna kadar hepimiz buradayız, bu orman alanlarına fidanların dikimine hepimiz şahit olacağız. Algı için söylenen bir takım ifadeler var, bunların hiç biri doğru değil lütfen algılarla değil gerçeklerle belediyeyi yönetin.” dedi.
Cemil Tugay: Ben yalan söylemiyorum
AK Partili Kocabaş’a yanıt veren Başkan, Kocabaş’ı sert bir dille eleştirerek Cemil Tugay, “Çok saygısızca bir ifade kullanıyorsunuz, ben yalan söylemiyorum. Geçen meclisi ben nizamı bozan bir takım hareketler sonucunda ne yazık ki, meclisi erken bitirmek zorunda kaldım. Ben bugün söylediğim her şeyi geçen mecliste söyleyecektim ama maalesef bağırıp, çağıran arkadaşlarınız yüzünden meclis kapatmak zorunda kaldım. Yangında da ben oradaydım, gözümüzün önünde yaşandı her şey. Adeta şuraya söndürme yapın bu yangın büyümesin diye yalvarırken, üç tane helikopter müdahale etti. Bu anlattıklarımızın hepsi belgeli bir şekilde elimizde mevcut. Ben bunların hepsini size gönderebilirim. Biz anlayamadık, bir sürü uçakla anlaşıldığı halde neden bunlar yangın söndürmede kullanılmadı? Neticede oradaki zafiyet, sayısını bilemediğimiz kadar ağacın yanmasına ve doğal bitki örtüsünün büyük zarar görmesine neden oldu. Yanan orman alanları imara açıldı, bunu sizinle de paylaşmaya hazırız. Lütfen halkımıza yalan söylemeyelim. Türkiye’nin ne yazık ki gerçeği bu ve buna biz sebep olmuyoruz. O alanları imara belediyeler açmıyor.” diye konuştu.
Hakan Yıldız: Kentin kronik problemleri üzerinden çözümlerimizi üretelim
AK Parti Grup Başkanvekili Hakan Yıldız, “Siz bu kentin belediye başkanısınız. Meclis içerisindeki grupların atışmalarına müdahale yetkiniz var. Ancak, grubumuza infial olarak kullanılan bazı ifadelere, kendi arkadaşlarınıza müdahale etseniz zaten bu tartışmalar yaşanmayacaktır. CHP’li arkadaşlar direkt karşı tarafı suçlayarak gelirse, doğal olarak bizim arkadaşlarımızda bir reaksiyon oluşur. Ancak, biraz önce Kazım Bey de ifade etti, bir tarafı suçlayarak başlamak doğru bir siyaset dili değildir. Bilgi ve konuşmayı önemsiyoruz. İzmir yangının yaşadığımız süreçte biz de oradaydık. Bu kentte 64 tane arıtma tesisinin daha hala 30 tanesinin çevre izin belgesi yok ve bunlar sizin eseriniz değil, geçmiş dönemin umursamazlıkların sonucudur. Bu sonuçları oluşturan CHP’nin 20 yıllık başarısız yönetim anlayışıdır. Devletin kurumunun ortaya koyduğu değerlere bir itirazınız var mı? Bu bahsettiğim beş noktada hata yoksa itiraz edin. İnceleme raporları sizi haklı çıkarırsa ben de gelip özür dileyeyim. Ben sizi Balçova’daki arsa mağdurları alanına götüreyim, orada da bazı alanlar orman alanından çıkarılmış. Biz bu sorunları merkezi hükümet ve yerel yönetimler olarak çözelim. İzmirli bu gerçekleri sosyal medyalarda yazıyor, bu kentin bir yürüyen merdiven sorunu var. Doğrular üzerinden ve kentin kronik problemleri üzerinden çözümlerimizi üretelim.”dedi.
Cemil Tugay: İnsanların birbirleriyle kavga etmelerini istemiyorum
AK Partili Yıldız’a yanıt veren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ise “Şu anda biz, İZSU’nun bütün kaynaklarını körfezi nasıl temizleriz şeklinde kullanıyoruz. Geçen toplantıda, bahsettiğiniz o konuşma bitmişti. Ondan sonra ben, Candaş Bey’e söz verdim ve o anda ne olduğunu anlamadığım bir şekilde bağrışmalar yaşandı. O nedenle yetkimi kullanarak oturumu kapattım. Bu mecliste insanların birbirleriyle kavga etmelerini istemiyorum.” ifadelerini kullandı.
CHP'li Yıldır'dan teknik açıklama
İzmir Körfezi ile ilgili söz alarak teknik bilgiler veren ve süreç hakkında bilgilendirmelerde bulunan CHP Grup Başkanvekili Zafer Levent Yıldır, “Gediz Nehri, yaklaşık 7000 yıllık bir geçmişe sahip ve ağırlıklı olarak İzmir Körfezi’ni şekillendiren bir nehir, Büyük Menderes’ten sonra büyüklük olarak ikinci sırada yer alıyor. Bu noktada, size hemen Murat Dağı’nda maden ruhsatı arama konusunu hatırlatmak isterim. Şimdi bu geçen süreç içerisinde pek çok taşkınlık yaşıyor Gediz nehri, bu nehir İzmir körfezine akmaya başladığından itibaren bütün malzemeyi körfeze bırakıyor. Cumhuriyet döneminde bu konuyla ilgili girişimler 1944 ve sonrasına dayanıyor. 2023 yılında bakanlık nehirden numuneler alıyor ve su kirliliğini çok kirli anlamına gelen 4. kategori olarak işaretliyor. Bilim Kurulu’nda açıklanan ve kamuoyunda da açıklanan 15 maddenin 5’ine şerh koyduğumuzu bilmenizi isterim.” diye konuştu.
Cemil Tugay'dan Murat Kurum'a salvolar
Son olarak söz alarak, körfez kirliliğiyle ilgili açıklamalarda bulunan ve Bakan Murat Kurum’u eleştiren Başkan Cemil Tugay, “Sayın bakanın, körfezden alınan kirli suyu göstererek bizi suçlaması kabul edilemez bir durum ve kendisine yakışmadı. Biz İzmir’in değerlerini korumaya çalışıyoruz. Bu gerçekten tarihe geçen bir utanç oldu. Biz sayın bakanı büyük bir üzüntüyle hatırlayacağız. Mesela sanayi tesisleri, mesela derelere İzmir dışından gerçekleştirilen kirletmeler. Şunu da hatırlatmak isterim, benim çocukluğumda da körfez kirliydi, körfezin içindeki kirlilik çok uzun süredir olan bir durum, bunun bir siyasi partiyle ilgili olduğunu düşünmüyorum. Ben bilim kurulu toplantılarına katıldım, toplantılar o kadar sığ bir şekilde ilerledi ki bu beni çok üzdü. Şunu söyledik, bu kirlenme yeni değil, uzun süre içerisinde gerçekleşmiş bir kirlenmedir. Bu konuda bir şey yapmak isteyen var mı diye sorduk ve bunu cevabını o gün alamadık. Geçen bir toplantı daha olmuş bana bilgi verildi ve orada da bu konu konuşulmadı. Kiraz’da ve Torbalı’da arıtma tesislerini gezmeye devam edebilir, bakanlık yetkilileri ve bize yeni cezalar da kesebilir. Allah’ın izniyle o körfez temizlenecek ve biz birilerini utandıracağız.” diyerek, sözlerini noktaladı.