Daha önce de Mavi Vatan konusundaki sözleri tartışma konusu olan CHP İstanbul Milletvekili Namık Tan'ın 2025 bütçe görüşmeleri sırasında yaptığı konuşma emekli Tümamiral Cem Gürdeniz'in tepkisini topladı. Mavi Vatan'ın isim babası olan Gürdeniz,
'Ana Muhalefet Partisi Dışişleri Danışmanı, İstanbul Milletvekili ve eski Tel Aviv ve Washington Büyükelçimiz 2025 bütçe görüşmelerinde şöyle buyurmuş:
“Bakınız bugün Mavi Vatan’dan ne dışişleri bakanı ne cumhurbaşkanı söz ediyor. Zira Yunanistan’la Ege’de bahar yaşanıyor. Bu fena mı? Kötü mü? Asla.”
Temmuz ayında Mavi Vatan için masal diyen vekil, millet adına konuştuğunu zannediyor ve kısacası Ege ve Akdeniz’den soyutlanmış olmamız ve karaya sıkıştırılmamızdan pek memnun görünüyor' sözleriyle sitem etti.
Namık Tan'ın, 'hızını alamamış şöyle diyor diyen Cem Gürdeniz,
“Biz kabul etmesek de Avrupa Birliği’nin yolu Kıbrıs’tan geçiyor. Çözüme yönelik BM parametreleri özetle iki toplumlu, iki bölgeli ama yeni bir federasyon öngörüyor. Bizim bunu tek taraflı çöpe atmamız ikna edici olmuyor' hatırlatmasında bulundu.
Cem Gürdeniz sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu görüşlere yer verdi.
Ne acı değil mi?
Yani mealen diyor ki KKTC den vaz geçelim ve ordumuzu geri çekelim. Ne acı değil mi? 2004’te Annan Planına iktidar ve KKTC nin yüzde 65’i Yes Be Annem dedi. Rum halkının yüzde 75’i hayır dedi. 2017’de Crans Montana’daki görüşmelerde ordumuzu adadan çekmeye KKTC ve Türkiye hiç ders almamışçasına yine evet dedi bu kez de Rum Hükümeti hayır dedi. Kısacası sürekli aşağılanıyoruz, jeopolitik taviz vermekten kaçınmıyoruz ve yine de AB ile Enosis rüyasındaki mendil kadar ülkenin ne halkını ne hükümetini memnun edebiliyoruz.
Neymiş efendim, AB üyeliği için buna razı olmamız gerekirmiş. 66 yıldır alınmadığımız, kapısında aşağılanmaya doyamadığımız, gümrük birliği ile 1995 sonrası üçüncü sınıf ekonomik müstemleke olmaya rıza gösterdiğimiz ve her geçen gün zayıflamaya, ABD’nin vassalı olmaktan öteye geçemeyen AB için jeopolitik intihara üçüncü kez evet demeliymişiz.
Mavi Vatan ve KKTC'den vazgeçmek...
Mavi Vatan ve KKTC’den vazgeçmek ABD ve AB vizyonudur. Eski İsrail ve ABD Büyükelçimiz belli ki 106 yıl önceki Amerikan ve İngiliz mandacısı atalarının peşinden gidiyor. Batılı olmakla batıcı olmak arasındaki farkı görmüyor. En ilginci 2025 bütçe konuşmasında bu tezlerini savunmak için Atatürk’ten bahsediyor. Erzurum Kongresi sırasında Mustafa Kemal’in bu tip batıcı ve mandacı şahsiyetler için yaverine söylediği sözü hatırlatıyorum: "Ahmaklar, memleketi Amerikan mandasına İngiliz himayesine terk etmekle kurtulacak sanıyorlar. Kendi rahatlarını temin etmek için bütün bir vatanı ve tarih boyunca devam edip gelen Türk istiklalini feda ediyorlar."
Sürekli geri adım atıyor...
Türkiyemiz çok tehlikeli bir virajda. İktidar ekonomik ve siyasi baskılar altında sürekli geri adım atıyor. Hem iktidar hem muhalefet jeopolitik tavizler konusunda birlikte hareket ediyor. Akdeniz’de yaprak kıpırdamıyor;Ege’de karşılıksız tavizler dönemi başladı. Sıranın KKTC’ye gelmesi şaşırtmaz. Türk halkı ve Kıbrıslı soydaşlarımız çok uyanık olmalı. Masaya sürülecek olan Anadolu’ya Toroslar’a bakan Beşparmak Dağlarından KKTC ve Türk bayraklarının indirilmesidir. İsrail’in sınır tanımayan saldırganlığı içinde Gazze soykırımı devam ederken ve Güney Kıbrıs İsrail yanlısı ABD ve AB’nin cephaneliğine ve harekat üssüne dönüşürken AB uğruna Kıbrıs’ta federasyonu savunmak Anadolu ve Mavi Vatan’dan gönüllü vaz geçmek demektir.