Son Mühür- Berivan Kaya/ CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Murat Bakan, İstanbul Emniyeti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu için başlayan protestolara katılan gençlerin ailelerini aradığını ileri sürdü.
İstanbul Emniyeti'ne talimatı kimden aldıklarını soran CHP'li Bakan, "Kimin talimatıyla yapılıyor bu? Yasadan almadığınız gücü kimden/kimlerden alıyorsunuz? Olmayan bir yetkiyi hangi cüretle kullanıyorsunuz?" diye sordu.
Devlet tehdit etmez, polis fişlemez!
Bakan açıklamasında, " İstanbul Emniyeti, anayasal protesto hakkını kullanan üniversiteli gençlerin ailelerini arıyor: “Çocuğunuz diğer öğrencileri etkiliyor…” Emniyet tarafından suç işlememiş bir üniversite öğrencisinin ailesini aranıyorsa, orada hukuk devleti değil; korku devleti vardır. Tüm Türkiye’de üniversiteli öğrenciler dersleri boykot etti. Hukuksuzluğu, adaletsizliği protesto etti. Anayasal hakkını kullandı. İl Emniyet Müdürlükleri üniversiteli gençlerin ailelerini arıyor, “Çocuğunuz diğer öğrencileri etkiliyor” diyor. Etki anayasal hakla yaratılır, tehditle değil. Devlet tehdit etmez. Polis fişleyemez. Emniyet anayasal hakları yargılama, değerlendirme ailelere ayar verme makamı değildir" dedi.
Yerlikaya'ya soru önergesi verilecek
Konuya ilişkin soru önergesi vereceğini belirten Bakan, "Buradan açıkça soruyorum: Kimin talimatıyla yapılıyor bu? Yasadan almadığınız gücü kimden/kimlerden alıyorsunuz? Olmayan bir yetkiyi hangi cüretle kullanıyorsunuz? İlgili uygulamayı yapan Emniyet Müdürlüklerine açıkça soruyorum; Anayasal haklarını kullanan üniversiteli öğrenciler hakkında ailelerini arama talimatını kim verdi? Bu talimatın gerekçesi nedir? Üniversiteli öğrencilerin ve ailelerinin cep telefonu numaralarına hangi yasal dayanakla ulaşıldı? Bu bilgiler hangi veri tabanından temin edildi? Bu eylemin yasal dayanağı nedir? Yoksa, hangi gerekçeyle böyle bir uygulamaya başvurdunuz? İl Emniyet Müdürlükleri, yürütmenin değil hukukun emrindedir. Yürütme polise hukuka uygun olmayan emir veremez bunu hatırlatmak gerekmezdi ancak bu sadece bir idari aşırılık değil; anayasal düzene karşı işlenmiş organize bir eylemdir. Üniversite öğrencileri susturmak isteyenler şunu iyi bilsin: Bu ülkede hesap sorulacak kişiler hak arayanlar değil, hak gasp edenlerdir ve onun da zamanı yakındır. Biz o hesabı sormak için buradayız. Susmayacağız. Alışmayacağız. Unutmayacağız. Konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne taşıyacak, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması istemiyle soru önergesi de vereceğim, bu hukuk dışı uygulamanın hesabını soracağız. Öğrencilerimizin daima yanındayız. İktidara geldiğimizde anayasal hakkını kullandığı için hukuksuz fişlenen tüm öğrencilerin kaydı silinecek" dedi.
