SON MÜHÜR - OSMAN GÜNDEN / Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi Rojin Kabaiş’in 16 Ekim 2024 tarihinde cansız bedeni bulunduğunda yaşanan olayların ve ihmal zincirinin peşini bırakmıyor. Kılıç, Rojin’in ölümüne ilişkin çeşitli bakanlıklara yönelttiği soruları Meclis gündemine taşıdı. Ancak, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’tan gelen herhangi bir yanıt olmadığını açıkladı.
Kılıç, yaptığı açıklamada, ölümün intihar olarak nitelenmesinin kabul edilemeyeceğini ve soruşturmanın genişletilmesi gerektiğini vurguladı.
“İhmal var mı?” sorusuna yanıt verilmedi
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi 21 yaşındaki Rojin Kabaiş, 27 Eylül 2024 tarihinde, çakıl taşı toplamak için kaldığı Seyyid Fehim Arvasi Kız Yurdu'ndan ayrıldı. Rojin’in kaybolmasından sonra, tam 19 gün boyunca arama çalışmaları yapıldı. Ancak, 16 Ekim’de cansız bedeni bulundu. Kılıç, olayın başından itibaren, hem yurt yönetiminin hem de üniversite güvenlik önlemlerinin zayıf olduğunu belirterek, konuyu Meclis’e taşıdı.
Rojin’in kaybolduğu gün, yurt yönetimi, olayın farkına vardıktan tam 18 saat sonra aileyi bilgilendirdi. Yurt yetkililerinin bu kadar uzun süre beklemelerinin ciddi bir ihmal olduğunu ifade eden Kılıç, “Yurt yetkilileri neden gece boyunca, kızlarının kaybolduğuna dair hiçbir bilgi vermedi? Neden 28 Eylül günü saat 12:00’ye kadar beklediler? Bu durumu açıklığa kavuşturmak için herhangi bir idari soruşturma başlatıldı mı?” diye sordu. Ancak, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak’a yönelttiği bu sorulara da bir yanıt alamadı. Kılıç, bu konunun bir aydır cevapsız kaldığını belirtti.
Yurt ve üniversite ihmali
Rojin’in kaybolmasının ardından, üniversitedeki güvenlik açığı da dikkat çekti. Özellikle üniversite ile sınırda bulunan köy arasındaki güvenlik zafiyetleri, kampüse kolayca giriş yapılabilmesine olanak sağlıyordu. Bu konuda da Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e sorular yönelten Kılıç, "Rojin’in ölümüne etki edebilecek güvenlik zafiyetleri incelendi mi?” diye sordu. Ancak, Milli Eğitim Bakanı Tekin’den de herhangi bir açıklama gelmedi.
Kılıç, yetkililerin sorulara yanıt vermemelerini şu şekilde değerlendirdi: “Rojin öldü, ancak ölümünün intihar olduğu konusunda, ne olduğunu bilmediğimiz bir ısrar var. Bu, kamuoyunu tatmin edici açıklamalardan yoksun bir durum. Birçok yetkili, sorumluluk almak bir yana, ihmallerini görmek istemiyor. Bu yaklaşım, güvenlik ve eğitimde çok daha büyük sorunların habercisi.”
Bir yanıt daha gelmedi: Adalet ve İçişleri Bakanlıkları susuyor
Sevda Erdan Kılıç, Rojin’in ölümünün ardından başlatılacak etkin bir soruşturmanın önemine de dikkat çekti. Kılıç, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a da sorular yöneltti ve “Bu dosya, intihar denilerek kapatılamaz. Derhal etkin bir soruşturma yapılmalı, ailenin ve kamuoyunun kafasında kalan soru işaretleri giderilmelidir” ifadelerini kullandı. Ancak, bu çağrısına da cevap alamadığını belirtti.
Kılıç, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamalarda, yetkililerin sorumluluk almak bir yana, olayın üzerini örtmeye çalıştığını düşündüğünü ifade etti. “Bu dosyanın peşini bırakmayacağız. Yeni Rojin’lerin olmaması için, her şeyin ortaya çıkması gerekiyor. Bu olayın üzerini örtmeye çalışanlar, halkın güvenini kaybedecektir” dedi.
“Rojin’in ailesi ve kamuoyu tatmin edici açıklamalara ihtiyaç duyuyor”
Rojin’in ailesinin acısının derin olduğuna dikkat çeken Sevda Erdan Kılıç, yetkililerin bu süreçte yaşanan mağduriyeti görmemesinin kabul edilemeyeceğini vurguladı. “Yetkililer, hem Rojin’in ailesine hem de kamuoyuna tatmin edici açıklamalar yapmadı. İhmallerin ortaya çıkması, yalnızca adaletin sağlanması için değil, aynı zamanda toplumda benzer vakaların önüne geçebilmek için de çok büyük bir önem taşıyor” dedi.
Kılıç, bu olayın yalnızca bir kayıp ya da intihar vakası olmadığını, arkasında büyük bir ihmal ve sorumluluk yoksunluğu zincirinin bulunduğunu ifade ederek, Bakanları derhal harekete geçmeye çağırdı. “İhmaller zincirinin sorumluları hesap vermeli. Bu tür vakaların önüne geçebilmek adına, tüm süreç şeffaf bir şekilde yürütülmelidir” diyerek sözlerini noktaladı.
