CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli, söz konusu sorunlarla ilgili paylaştığı verilerle gençlerin gelecek kaygısına ve ekonomik sorunlarına değinen Türeli “Türkiye, OECD ülkeleri arasında en genç nüfusa sahip olan ülkelerden biri; 15-24 yaş grubunda bulunan genç sayısı, yaklaşık 13 milyonla toplam nüfusun yüzde 15'i.TÜİK'in mevsimsel bazda düzeltilmiş rakamlarına göre 15-24 yaş arası gençliğin iş gücüne katılım oranı yüzde 46,2, istihdam oranı ise yüzde 38,7. Türkiye geneliyle kıyasladığımız zaman iş gücüne katılım oranının 8 puan, istihdam oranının 10 puan altında. Türkiye'deki genel işsizlik oranı yüzde 8,8, 15-24 yaş arası genç işsizlik oranı ise yüzde 16,3 yani 2 katı. Ne eğitimde ne istihdamda olan gençlerin oranı yüzde 26. Yüksek öğrenimde örgün eğitime kayıtlı öğrenci sayısı 4 milyon 164 bin, yurt kapasitesi ise 994 bin. Sayın Bakan, geçen sene de "955 bin kişi" dediniz. Şimdi, ona göre baktığımızda bir yılda sadece 39 bin kişilik kapasite artırımı olmuş, bu rakam son derece düşük. KYK yurtlarının yetersizliğinin yanı sıra temizlik, yurtların kalabalıklığı, oda, yemek sorunları, tacizler, intiharlar gibi o kadar çok sorun var ki bu yurtlar içinde. Türkiye bu sorunu derhâl çözmelidir. Eğer her 4 gencin sadece 1'i bu yurtlarda yer bulabiliyorsa bu, ciddi bir problem demektir. Bunun hızlı biçimde artırılmasına ihtiyaç var.” diye konuştu.

Öğrenci kredileri yetersiz

Üniversite öğrencilerine verilen kredilerin, öğrencilere yetmesinin mümkün olmadığını belirten Türeli “Kredi miktarları son derece düşük, lisans için ayda 2 bin lira, yüksek lisans için 4 bin lira ve doktorada 6 bin lira. Yani, Allah aşkına, bugün bir gencimiz 2 bin lirayla hangi ihtiyacını karşılayacak, ne yapacak, nasıl sosyalleşecek? Gençlerimizin, ailelerine yük olmadan okuyabilecekleri, insan gibi yaşayabilecekleri bir sistemi kurmak zorundayız.” dedi.

Bugün Türkiye'de tarım bitti.

Kayıt dışı istihdam sorununa, tarım sektöründe yaşanan genç nüfus eksikliğine ve bu sorunların sürekli arttığına  değinen Türeli: Tarım sektöründe genç yok. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bizim çok önemli bir önerimiz var: Tarımda çalışan gençlerin ve kadınların sosyal sigorta primlerini devlet ödesin diye. Bugün Türkiye'de tarım bitti. Bugün, Türkiye’de hayalet köyler var. 150-200 haneli köylere gittiğimizde, 15-20 hane kalmış, onlar da köyün yaşlıları "Biz burada doğduk, burada öleceğiz." diyorlar. Bu alanda ciddi politikaları hayata geçirmemiz gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

Uyuşturucuyla bağlantılı suçlardan cezaevinde kalanların sayısı 120 bine ulaşmış

Uyuşturucu kullanımının genç nüfustaki oranının arttığını ve bununla bağlantılı suçların yükseldiğini vurgulayan Türeli “Madde bağımlılığı çok yüksek. Uyuşturucu madde sorunu hem okuyan gençlik hem de çalışan gençlik içinde çok ciddi anlamda yaygın. Bakın, uyuşturucuyla bağlantılı suçlarda âdeta bir patlama yaşanıyor. Uyuşturucuyla bağlantılı suçlardan cezaevinde kalanların sayısı 120 bine ulaşmış. Bu çok ciddi problemi derhâl kökünden kazımak zorundayız, yok etmek zorundayız.”

Gençler çalışarak ne ev ne araba alabilirler

Uygulanan yanlış ekonomi politikalarının sonucunda geçim sıkıntılarının günden güne arttığına dikkat çeken Türeli, gençlerin yıllarca çalışsa dahi ev almasının mümkün olmadığını ifade etti. Türeli “Genç, önce eğitimde olacak, sonra iş bulacak, tabii, iş bulduktan sonra gencin hayatını devam ettirebileceği bir gelir seviyesine ulaşması lazım. Bugün gençler evlenemiyor; nasıl evlenecek, nasıl ev tutacak, kirayı nasıl ödeyecek; mobilyayı, beyaz eşyayı nasıl alacak? Ya evlenmeyi erteliyorlar, varsa aileleriyle beraber yaşıyorlar belli bir süre ya da ailelerinin destekleriyle ayakta kalmaya çalışıyorlar. Bugün Türkiye'nin içinde bulunduğu sıkıntılar, gelir dağılımı bozukluğu, yoksulluk, gençlerin sorunları; bunların hepsi bir biçimde uygulanan yanlış politikaların, vizyonsuzluğun, atılan yanlış adımların, önemli olan bu alanlara kaynak aktarılmamasının sonucudur. Bugün bir genç düşünün, iş buldu diyelim, asgari ücretin de üzerinde bir geliri olsun. Bu gencin yirmi yıl çalışsa ev alabilecek bir imkâna ulaşması mümkün değil ancak belki dört yıl, beş yıl çalışır, ailesinden yardım alır, bir araba alması mümkün olabilir. Bu duruma düştü Türkiye, gençler bu durumun içinde. Çok ciddi bir problemdir bu.“

Atanamayan meslek mensupları

Eğitim görmesine rağmen alanında iş bulamayıp, atanamayan işsiz gençler olduğunu ve hem bu gençlerin hem ülkedeki imkanları yetersiz bulup yurt dışına giden gençlerin ülke için bir sorun olduğunu belirten Türeli “Gencimiz üniversiteyi bitirdi, eğitim gördüğü alanda çalışmak istiyor ama iş yok. Bakın, Türkiye'de, atanamayan öğretmenler, gıda mühendisleri, ziraat mühendisleri, veterinerler, arkeologlar, biyomedikal mühendisler, sağlık teknikerleri, radyoloji teknikerleri var. Bu gençlerin, eğitim gördükleri alanda çalışmalarından daha güzel, daha iyi ne olabilir?

Türkiye’de eğitim görmüş, burada çalışan insanlar da yurt dışına gidiyor

Beyin göçü devam ediyor. Eskiden yurt dışına gidip eğitim görenler geri gelmiyordu. Şimdi Türkiye'de eğitim görmüş, burada çalışan insanlar da gitmeye başladı; doktorlar gidiyor, yazılımcılar gidiyor, Hollanda'ya, Almanya'ya gidiyorlar. Bu, çok önemli. Yetiştirdiğimiz evlatlarımız bunlar. Biz bunlara Türkiye'de hem maddi imkânları hem de mesleklerini icra edebileceği imkânları sağlamak zorundayız. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu zaman sermayesini, insan gücünü büyük ölçüde kaybetmiş o fakir cumhuriyetin en önemli hamlelerinden biri eğitimdir. Alanında yetenekli çocukların tespit edilerek yurt dışına gönderilip oralarda iyi eğitim gördükten sonra geri gelmeleri ve Türkiye'nin gelişmesine verdikleri katkı çok önemlidir.

Gelin ödemeleri artıralım

Bugün, anlaşılıyor ki artık yeni bir vizyona ihtiyaç var. Yani eğitimden istihdama bütün bu alanlarda neler yapılmalı? Yeniden kurgulanmalı bu alanlar. Sayın Bakan, bizim bu konuda ödenek artırımıyla ilgili önergelerimiz olacak. Bunlar önemlidir, önergelerimize destek bekliyoruz hem buradaki Komisyon üyesi arkadaşlarımızdan hem de Bakan olarak sizden. Bu önemli konudaki önergelerimize destek istiyoruz. Uyuşturucuyla mücadeleden, kredi miktarlarının artırılmasına kadar gelin, artıralım. Bunlar dokunulmaz rakamlar değil. Burası Türkiye Büyük Millet Meclisi. Eğer buralarda biz bütçe yapmıyorsak, yapamıyorsak, bütçede önümüze gelen rakamların bir tanesine bile, kuruşuna bile dokunamıyorsak o zaman ne yapıyoruz? Konuşuyoruz işte; o, son derece yanlıştır.“

Spor alanında ciddi problemler var.

Spor müsabakalarında ve kulüplerde yaşanan mali ve sosyal sorunlardan bahseden Türeli “Spor konusu da tabii ki çok önemli, özellikle gençlikle iç içe düşündüğümüz zaman da birçok sorunla baş etmek açısından önemlidir. Fakat spor alanında ciddi problemler var. Spor kulüplerinin, özellikle futbol kulüplerinin içinde bulunduğu mali krizler ve borç yüküyle birlikte şeffaf olmayan yönetimlerin yarattığı hesap verilebilirlik sorunları ve güvensizlik. Genç sporcular için yeterli altyapı ve gelişim programlarının bulunmaması, antrenman ve müsabakalarda sporcu sağlığına yeterince önem verilmemesinin yarattığı yaralanma ve sağlık sorunları, spor ruhunu zedeleyen, stadyumlarda ve spor etkinliklerinde yaşanan şiddet olayları ve yetersiz güvenlik önlemleri ve son zamanlarda sıkça görmeye ve kanıksamaya başladığımız kadın sporuna ve kadın sporculara verilen desteğin yetersizliği ve kadın sporculara karşı sergilenen ve çoğu zaman sosyal medya lincine varan ayırımcı yaklaşım ve tavırlar, maalesef, Türkiye'deki sporun önündeki en önemli sorunlardır. “

Hareketlilik Yılında pek hareketlik göremedik, fark yaratamadınız

Sayın Bakan, geçen yıl burada 2024 yılını "hareketlik yılı" ilan etmiştiniz ama pek bir hareketlilik olduğu söylenemez, ben bir hareketlilik görmedim, geçmiş yıllardan gelen sorunlar devam ediyor aynen. Bakın, hemen hemen benzer şeyleri konuşuyoruz ve tabii ki, bazı şeyler yapıyorsunuz, kaynaklar size bunun için geliyor ama burada önemli olan, fark yaratabilmek, rutini devam ettirmek değil.

Kaynak varsa ödenekleri artıralım

Olimpiyatlarda 1984'ten beri ilk kez altın madalya alınamadığını söyleyen Türeli: Bunlar ciddi sorun, bunların üzerine konuşma ihtiyacı var. Bunların hepsinin mercek altına alınması, incelenmesi gerekiyor. Kaynak varsa ödenekleri gelin burada artıralım, siz de bunun içinde olun, Meclis, bütçe hakkı kapsamında gerekli yetkisini kullansın diyorum.”

Muhabir: ATAKAN BAŞPEHLİVAN