Kamuoyunda "Çiftlik Bank" olarak bilinen "Tosuncuk" lakaplı Mehmet Aydın ve ağabeyi Fatih Aydın'ın da aralarında bulunduğu 20 sanığın yargılandığı ana davada dosya mütalaanın hazırlanması için savcılığa gönderildi. Mahkeme, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verirken duruşmada söz alan Mehmet Aydın, "Kendim teslim oldum. Tutuksuz yargılanma veya ev hapsine ayrılırsam mağdurların zararını gidermek istiyorum. Bilirkişi raporuna göre, dolandırıcılık yapmadığım sabittir. Şirketlerimin mal varlığı tüm mağdurların taleplerini fazlasıyla karşılayabilir" dedi.
Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, tutuklu sanıklar Mehmet Aydın ve Fatih Aydın bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
"ŞİRKETLERİMİN MAL VARLIĞI MAĞDURLARIN TALEPLERİNİ FAZLASIYLA KARŞILAR"
Duruşmada söz alan Mehmet Aydın, bilirkişi raporuna göre şirketlerinin mal varlığının tüm mağdurların taleplerini fazlasıyla karşılayabileceğini söyledi. Üç yıldır tutuklu olduğunu belirten Aydın, "Kendim teslim oldum. Tutuksuz yargılanma veya ev hapsine ayrılırsam mağdurların zararını gidermek istiyorum. Bilirkişi raporuna göre dolandırıcılık yapmadığım sabittir." ifadelerini kullandı.
Fatih Aydın ise önceki savunmalarını tekrar ettiğini dile getirerek, tahliyesini istedi.
ŞİRKETLERİN DEĞERLERİNİN TESPİT EDİLMESİ TALEBİ REDDEDİLDİ
Mehmet Aydın'ın avukatı da müvekkilinin dolandırıcılık kastıyla hareket etmediğini savunarak, şirketlerin değerlerinin mahkemece tespit edilmesi talebinde bulundu. Bu talebi reddeden mahkeme, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi. Mahkeme, esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için dava dosyasının savcılığa gönderilmesine hükmederek duruşmayı erteledi.
ÇİFTLİK BANK OLAYI VE DAVA SÜRECİ
Kamuoyunda "Çiftlik Bank" olarak bilinen ve gelir getirme vaadiyle çok sayıda kişinin mağdur olmasına yol açan sistemin kurucusu ve iki yıldan fazla süre firari olan Mehmet Aydın, Türkiye'nin talebi üzerine Brezilya tarafından sınır dışı edilmişti. "Tosuncuk" lakabıyla tanınan Aydın, 3 Temmuz 2021'de İstanbul Havalimanı'nda uçakta gözaltına alınmış, 102 mağdurun şikayeti üzerine hakkında başlatılan soruşturma kapsamında "suç işlemek amacıyla örgüt kurma", "bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık", "tacir veya şirket yöneticileri ile kooperatif yöneticilerinin dolandırıcılığı" suçlarından tutuklanmıştı. Mahkemenin önceki celselerde mağdurların zararının belirlenmesi için dosyayı gönderdiği bilirkişi raporunda, bazı müştekilerin zararının bulunmadığı, 4 bin 414 müştekinin toplam 70 milyon 514 bin lira zarara uğradığı kaydedilmişti.