İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin Ankara’daki İl Başkanları Toplantısı öncesinde düzenlediği basın toplantısında hem iktidarı hem de muhalefeti eleştirdi. Dervişoğlu, özellikle eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik sert ifadeler kullanarak, "Başkalarını itham, kendini müdafaa değildir Sayın Kılıçdaroğlu" dedi.
Dervişoğlu, iktidarın toplumsal kutuplaşmayı artıran adımlar attığını belirtti ve kayyım uygulamalarını hedef aldı:
"Kayyım yetkisinin yargısal denetimden muaf tutulması ve siyasi bir silah haline getirilmesi, saray rejiminin demokrasiye karşı açık bir saldırısıdır. Cumhuriyet düzenini korumak iradesi, hakkın ve hukukun hâkim kılınması hedefimizdir. Bu iktidarın toplumu tahrik eden uygulamalarına karşı millet iradesine her zaman sahip çıkacağız."
Dervişoğlu, İYİ Parti’nin yerel yönetimlerin demokratik meşruiyetini korumak amacıyla TBMM’ye kanun teklifi sunduğunu da hatırlattı.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret suçlamasıyla yargılandığı davadaki açıklamalarını değerlendiren Dervişoğlu, Kılıçdaroğlu’nun hem eski defterleri açmasını hem de İYİ Parti’ye yönelik eleştirilerini eleştirdi:
"Kongre kaybedilir, sorumlusu başkası. Seçim kaybedilir, sorumlusu yine bir başkası. Böyle bir değerlendirme vicdani değildir. İnsan biraz da suçu ve sorumluluğu kendisinde aramalıdır. Söylenecek çok fazla söz var; ama dünün de bir hatırası var. O nedenle son söz olarak diyorum ki başkasını itham, kendini müdafaa değildir Sayın Kılıçdaroğlu."
Dervişoğlu ayrıca, 2014’ten bu yana yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Kılıçdaroğlu’nun aday tercihlerine dikkat çekerek, "Evinizde kavga varken komşu eviyle kavga etmek size bir yarar getirmez" ifadelerini kullandı.
Kara Harp Okulu Mezuniyet Töreni’nde yaşanan "kılıçlı yemin" olayı ve ardından başlatılan disiplin süreci hakkında da konuşan Dervişoğlu, teğmenlere destek verdi:
"Teğmenlerimizin yaptıkları fiilden kaynaklı olarak ihraç edilmelerini gerektirecek bir suç işlendiği kanaatinde değilim. Türkiye’nin morale ihtiyacı var ve hükümetin öncelikli görevi bu morali korumaktır. Teğmenlerimize sonuna kadar sahip çıkacağımızı ifade ediyorum."
Dervişoğlu, idari soruşturmanın adil bir şekilde sürdürülmesi gerektiğini vurgularken, "Haksızlığa uğramış insanların yalnız kalmadıklarını göstermek bizim görevimizdir" dedi.