Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), 3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası kapsamında Organ Bağışı ve Nakli Paneli’ne ev sahipliği yaptı. İzmir İl Sağlık Müdürlüğü iş birliğiyle DEÜ Tıp Fakültesi Kurucu Öğretim Üyeleri Konferans Salonunda düzenlenen panele, DEÜ Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz, İzmir İl Sağlık Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Burak Öztop, DEÜ’nün akademik ve idari birim yöneticileri ile öğrenciler katılım gösterdi. Panelde organ bağışının önemi ve toplumda farkındalığın artırılmasının gerekliliği vurgulandı.

"Hep birlikte daha da yaygınlaştıracağız""Hep birlikte daha da yaygınlaştıracağız"

Açılış konuşmasını gerçekleştiren DEÜ Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz, üniversitede organ bağışı ve nakli bilincini artırmaya yönelik çalışmaların sürdüğünü ifade etti. Herkesin organ bağışçısı olmasının önemine dikkat çeken Yılmaz, “Toplumsal farkındalığı artırarak organ bağışı oranlarımızı yükseltmek hepimizin öncelikli hedeflerinden olmalıdır. Bugünkü etkinliğimizde organ bağışının tıbbi ve toplumsal yönleri, alanında uzman konuşmacılar tarafından ayrıntılı olarak ele alınacak. Bu anlamlı organizasyonun gerçekleşmesini sağlayan İzmir İl Sağlık Müdürlüğü başta olmak üzere, Tıp Fakültemiz, Hemşirelik Fakültemiz, Araştırma Uygulama Hastanemiz ve İlahiyat Fakültemiz ile bu alanda emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Umuyorum ki toplumda organ bağışı bilincini hep birlikte daha da yaygınlaştıracağız” dedi.

32 bin 823 hasta beklemede32 bin 823 hasta beklemede

Panelde söz alan İzmir İl Sağlık Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Burak Öztop, organ bağışıyla ilgili güncel verileri paylaştı. Öztop, “Türkiye genelinde Ulusal Organ Bekleme Listesi’nde 32 bin 823 hasta bulunuyor. Bu hastaların hepsi, bir canlı donörden ya da bir kadavradan organ bağışı yoluyla hayata yeniden bağlanmayı bekliyor. İzmir ve çevresinde ise organ nakli bekleyen 4 bin 148 hasta bulunmakta. Ege Bölgesi’nde ise 2024 yılı başından 1 Kasım tarihine kadar beyin ölümü tanısı konulan vaka sayısı 246 iken, bunlardan sadece 68’i donör olarak bağışlandı. İzmir’de ise yılın ilk 10 ayında 115 beyin ölümü vakası kaydedildi; bu vakalardan yalnızca 31’i donör olarak değerlendirildi. Elbette düşük bağış oranlarının birçok nedeni bulunuyor. Ülkemizde oldukça gelişmiş bir organ nakli sistemi var. Bu alanda farkındalığı artırmak için hepimize sorumluluk düşüyor. Umuyorum ki el ele vererek bu oranları yükselteceğiz” dedi.

"Yapılan bağışlar oldukça yetersiz""Yapılan bağışlar oldukça yetersiz"

DEÜ Araştırma Uygulama Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Sefa Kurt, organ bağışının hayat kurtarmadaki önemini vurgulayarak, “Canlı donör bağışlarında dünyada ilk üçte yer alıyoruz, ancak kadavradan yapılan bağışlar oldukça yetersiz. Ülkemizde beyin ölümü gerçekleşen hastaların yalnızca yüzde 20sinde organ bağışı yapılabiliyor. Bu süreçlerin tıbbi, etik ve manevi yönleriyle hassasiyetle yönetilmesi gerekiyor. Bilinmeli ki ancak deneyimli ekipler ve özverili çalışmalarla söz konusu bağışlar gerçekleşebiliyor” diye konuştu.

Organ bağışı için sergiOrgan bağışı için sergi

Açılış konuşmalarının ardından üç oturumdan oluşan panel programı başladı. Farklı kurum ve kuruluşlardan uzman konuşmacılar, “Organ Nakli ve Organ Bağışında Ülkemizin Durumu”, “Organ Naklinin Dünü, Bugünü ve Yarını”, “Beyin Ölümü Nedir?” ve “Dinlerin Organ Bağışı ve Nakline Bakışı” başlıklarında sunumlar yaptılar. Program sonunda, katılımcılar 1. ve 2. Uluslararası Organ Bağışı Karikatür Sergisi’ni gezdi. Ayrıca, yakınlarının organlarını bağışlayan ailelere düzenlenen söyleşi ve teşekkür belgelerinin sunulmasıyla etkinlik sona erdi.

Muhabir: GAMZE ESKİKÖY