DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar, iktidarın kayyum uygulamaları ve belediye hesaplarına konulan hacizlerle demokrasiyi ve halk egemenliğini zedelediğini belirterek, bu tür uygulamalara son verilmesi gerektiğini vurguladı.
Avşar, konuşmasına belediyelerin yasal sorumluluklarına dikkat çekerek başladı. 5393 sayılı Belediye Kanunu’na atıfta bulunan Avşar, belediyelerin vatandaşlara birçok temel hizmeti sunma yükümlülüğü olduğunu belirtti. Avşar, belediyelerin en temel görevlerinden olan temiz su sağlama, hava kalitesini izleme, güvenliği temin etme, barınma ve ulaşım hizmetleri gibi konularda kanunla net bir şekilde yetkilendirildiklerini söyledi.
“Belediyelere, vatandaşların temel ihtiyaçlarını karşılamakla ilgili çok açık görevler verilmiştir. Temiz su, hava, güvenlik, altyapı ve sosyal hizmetler gibi birçok önemli sorumluluk belediyelere yüklenmiştir. Ancak iktidar, bu sorumlulukları göz ardı ederek kayyum ve haciz gibi hukuksuz uygulamalarla demokratik seçimi hiçe saymaktadır” dedi.

Kayyum ve haciz uygulamaları demokrasiye aykırıdır

Avşar, kayyum uygulamalarına karşı sert bir duruş sergileyerek, “Bu uygulamalar, halkın iradesine saygı duymamak anlamına gelmektedir. Belediyelere kayyum atanarak, halkın seçtiği temsilciler yok sayılmaktadır” ifadelerini kullandı. Avşar, iktidarın kayyum atamalarını ve belediye hesaplarına haciz konulmasını hukuksuz olarak nitelendirdi. “Belediyelere haciz koymak, aslında mali kayyum atamaktır. Bu, hukukla değil, siyasi talimatlarla yapılan bir işlemdir” diyen Avşar, hukuk yerine siyasi baskıların devreye girmesinin, ülkenin demokratik yapısına büyük zarar verdiğini söyledi.
Avşar, DEVA Partisi ve diğer muhalefet partilerinin bu uygulamaları sonlandırmak için kanun teklifi verdiğini de duyurdu. “10 parti olarak, kayyum uygulamalarına son vermek için bir kanun teklifi sunduk. Bu, halkın iradesine saygı duymak adına atılmış önemli bir adımdır” dedi.

“İktidar, halkı cezalandırıyor”

Avşar, iktidarın muhalefet belediyelerini cezalandırma amacını güttüğünü öne sürdü. Belediye hizmetlerinin öncelik sırasının ve finansal durumun dikkate alınarak belirlenmesi gerektiğini hatırlatan Avşar, “Halkın seçtiği belediyelere yönelik bu tür uygulamalar, halkın da mağduriyetine neden olmaktadır. Belediyelere, SGK borçları gerekçe gösterilerek haciz konulması ve belediyelere kayyum atanması, aslında halkı cezalandırmaktır” diye konuştu.
İktidarın, seçim kazanma hırsıyla hareket ettiğini savunan Avşar, “Siyasi kaygılarla, sadece muhalefet belediyelerinin hesaplarına haciz koymak ve bu belediyelere kayyum atamak, adaletsiz bir tutumdur. Belediye hizmetlerinin devam etmesi, halkın temel ihtiyaçlarının karşılanması için belediyelerle işbirliği yapmak gerekmektedir. Ancak iktidar, demokrasi yerine baskı ve zorbalığı tercih etmektedir” dedi.

SGK borçları ve haciz uygulamaları

Avşar, SGK borçlarının gerekçe gösterilerek belediye hesaplarına haciz konulmasının adaletsiz bir uygulama olduğunu söyledi. Haciz işlemlerinin sadece muhalefet belediyelerine uygulanmasının şüphe uyandırıcı olduğunu belirten Avşar, “SGK borçları yıllardır birikmişken, neden sadece muhalefet belediyelerine haciz konuluyor? Neden iktidar belediyelerinde aynı işlem yapılmıyor?” sorusunu yöneltti.
Avşar, borçların tahsil edilmesi için kanunda yer alan taksitlendirme ve tecil yöntemlerinin kullanılmadığını da eleştirerek, “Eğer iktidar iyi niyetli olsaydı, bu borçları tecil edebilir, taksitlendirme yapabilir ve çözüme kavuşturabilirdi. Ama mesele borç tahsilatı değil, başka bir şey” dedi.

“Bu ülke bir kışla değil, demokrasiyle yönetilmelidir”

Avşar, Türkiye’de hukukun ve kanunların yerini Cumhurbaşkanının talimatlarının almaya başladığını belirterek, “Bugün Türkiye Cumhuriyeti devleti, yazılı kanunlara değil, talimatlarla yönetilmektedir. Bu ülke bir kışla veya askeri nizamiye değildir. Hukuka ve kanunlara bağlı kalınmalıdır” diye konuştu.
Avşar, “Milletin vergilerinden maaş alanlar, hukuku ve kanunları çiğnemek yerine, yazılı kurallar çerçevesinde hareket etmelidir” ifadelerini kullanarak, iktidarın bu inadından vazgeçmesi gerektiğini söyledi.

Kayyum uygulamasına son verilmesi talebi

Avşar, iktidarın kayyum uygulamalarına ve haciz işlemlerine son vermesi gerektiğini vurguladı. Halkın temel ihtiyaçlarını karşılamakla sorumlu belediyelerin, siyasi hesaplar uğruna sıkıştırılmasının yoksul halkı mağdur edeceğini belirten Avşar, “Halk, birlikte ve eşgüdüm içinde hizmet edilmesini istiyor. Kayyum uygulamalarına ve SGK çekişmelerine makul çözümlerle son verilmelidir” dedi.
Son olarak, bütçe konusunda da açıklamalarda bulunan Avşar, 2024 yılı bütçesine “ret” oyu vereceklerini açıkladı. “Bütün bakanlar, Meclis’e gelip 2024 yılı için ne yaptıklarını anlatmak yerine, muhalefeti eleştirmekle yetindiler. Bu bütçede vatandaş yok, insan yok. Bu yüzden bu bütçeye ‘ret’ oyu vereceğiz” dedi.
Avşar, bütçe sürecinde iktidarın yaklaşımını eleştirerek, “Halkın taleplerine duyarsız kalan ve sadece partizan bir tutum sergileyen iktidar, tarih önünde hesap verecektir” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Muhabir: Gamze Eskiköy