ALPER TEMİZ - Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Nükleer Tıp biriminde dün, boru patlaması nedeniyle sızıntı meydana geldi. Sızıntı bir alt katta bulunan ışın cihazları üzerinde tahribata neden oldu. Sızıntı nedeniyle etkilenen cihazlardan yayılan radyasyona Anbilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Recep Pekiş tarafından müdahalede bulunulduğu ifade edilirken, müdahale ekibinde görevli işçilerin koruyucu kıyafet sorunu yaşadığı da dile getirildi.
Başhekimlik tarafından kontrol altına alınan kazada herhangi bir can kaybı ve yaralanmanın olmadığı aktarıldı. Kazadan sonra hastaların sevk işlemleri başarıyla gerçekleştirilirken, birime yeni müracaatlar için de gerekli önlemlerin alındığı duyuruldu.
Ne olmuştu?
9 Eylül Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne bağlı Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı'nda, tuvalet ve banyo giderlerinin patlaması sonucu radyoaktif atıklar, alt kattaki Geleneksel ve Alternatif Tıp Merkezi ile Tıbbi Estetik ve Kozmetoloji Bölümü'ne aktı. Hastaların yoğun radyasyon, atom ve ışın tedavisi aldığı merkezdeki atıkların tedbirsiz bir şekilde temizlenmesi sonucunda hastalar ve çalışanlar, ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kaldı.
Olayla ilgili bilgi veren hastane çalışanları, başhekimliğin talimatıyla temizlik için görevlendirilen işçilerin, gerekli koruyucu ekipman olmadan tehlikeli bir ortamda çalışmaya zorlandığını iddia etti. Patronların Ensesindeyiz Ağı'na konuşan Sağlık Çalışanları Meclisi temsilcileri, “İşçilerin can güvenliğini hiçe sayan bu olay karşısında hızlıca yapılması gereken; çalışanların maruziyet ölçümlerinin yapılması, kan örneklerinin alınması, en az 15 gün izolasyon sağlanması ve birimin temizlenene kadar kapalı kalmasını sağlamaktır” dedi.
Sağlık çalışanları tepkili
İşçilere, sızıntının yaşandığı ortamda temizlik yaptırılmasının ardından gelen tepkiler, hastane yönetimine yönelik eleştirileri de beraberinde getirdi. Çalışanlar, “Hastane yönetimi, diğer birimlerden olaya dair eğitimi ve tecrübesi olmayan temizlik personelini, koruyucu ekipman vermeden temizlik yapmaya gönderdi. Böylece çalışanların nükleer maddeyle teması da arttı” şeklinde konuştular.
Hastane yönetiminin olayın ciddiyetine dair duyarsız kaldığını belirten bir çalışan, “Yönetim, ‘daha analiz sonuçları gelmedi ne yaygara koparıyorsunuz’ diyerek, sağlık çalışanlarını dikkate almadı. İzolasyon isteyen çalışanlara, ‘isterseniz yıllık izin alın’ yanıtı verildi” dedi.
Şikayet ettiler
Olayın ardından çalışanlar, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu'na da durumu şikayet etti. Hastanede yaşanan bu skandalın, insan sağlığına uzun vadeli etkileri olabileceği konusunda uyarılarda bulunan çalışanlar, hastane yönetimini “Yaptığınız suçtur! İnsan sağlığına etkileri uzun yıllara yayılan bir zarar oluşturabilecek bu suçu işlemek yerine acilen gerekenleri yapın” sözleriyle uyardı.
Benzer olay geçmişte de yaşanmıştı
Dokuz Eylül Üniversitesi’ndeki bu olay, İstanbul’daki Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde Ocak ayında yaşanan benzer bir durumu hatırlatıyor. O dönemde, Nükleer Tıp Kliniği’nde radyoaktif iyot tedavisi gören hastaların atıklarının toplandığı sıvı atık tanklarının arızalandığı bildirilmişti. Ancak hastane yönetimi, yapılan ölçümlerde radyasyon maruziyetinin tespit edilmediğini savunmuştu. Dönemin İl Sağlık Müdürü Kemal Memişoğlu ise hastanenin açıklamasını yalanlayarak, herhangi bir sızıntı saptanmadığını belirtmişti.