SON MÜHÜR - OSMAN GÜNDEN / İzmir’de bir grup emekli, hükümetin emekli maaşlarına yaptığı düşük zam oranını protesto etmek amacıyla Güzelbahçe Pazarı’nda ilginç bir eylem gerçekleştirdi. DİSK Emekli Sen Güzelbahçe Şube Başkanı Mehmet Tuncer ve üyeleri, sebze ve meyve fiyatlarının hızla arttığı pazarda boş fileler taşıyarak, hükümetin açıklamış olduğu zammın yetersizliğine dikkat çekti.
"Gerçek enflasyon pazarda, TÜİK'in verdiği rakamlar yalan"
Eylemde konuşan DİSK Emekli Sen Güzelbahçe Şube Başkanı Mehmet Tuncer, Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı enflasyon oranlarının gerçeği yansıtmadığını ve hatta suç teşkil ettiğini belirtti. Tuncer, “TÜİK’in enflasyon rakamları tam bir yalan. TÜİK hesaplama yaparken baz aldığı kalemleri mahkemeye bile bildirmeyerek suç işledi. Gerçek enflasyon, pazarda ve çarşıda kendini gösteriyor.” şeklinde konuştu.
Hükümetin açıkladığı zam oranlarının emekliler arasında büyük hayal kırıklığı yarattığını söyleyen Tuncer, bu zam oranını kabul etmediklerini belirtti. Emeklilerin refah payı da dahil olmak üzere gerçek enflasyon karşısında daha yüksek bir artış talep ettiklerini vurguladı. “Enflasyon farkının dışında refah payının verilmesi gerekiyor.” diyerek, hükümete çağrı yaptı.
"Poşet kadar değerimiz yokmuş"
Mehmet Tuncer, hükümetin emeklilere yönelik uyguladığı zam oranlarını ağır bir dille eleştirerek, şunları söyledi: “Emekliler, ancak onun bunun yardımıyla geçimini sürdürebiliyor. Bizi bu hale getirenler utansın. En düşük emekli maaşını 15 bin lira bile yapmadılar. Bütün emeklilere yüzde 11 ile yüzde 15.75 arasında zam yapılırken, hükümet, yeniden değerlendirme oranı adı altında iğneden ipliğe yüzde 44 zam yaptı. Bugün, piyasada gıda maddelerindeki fiyat artışı en düşük yüzde 30. Ekmek bile yüzde 38 zam gördü. Yumurtaya yüzde 140, sebzeye yüzde 73 zam yapıldı. Bir emeklinin patlıcan, salatalık kadar değeri yok. Hatta poşet kadar bile değeri yok. Poşete de yüzde 100 zam yapıldı, ama emekliye yüzde 11 ile yüzde 15.75 reva görüldü. Milli gelirin yüzde 60’ını bir grup zengin yerken, geri kalan yüzde 40’ını ise 85 milyon nüfus paylaşıyor. Bu da toplumda büyük bir adaletsizlik yaratıyor.”
Çay-Simit hesabı yaptılar
Tuncer, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2002 yılında iktidara geldiğinde dönemin hükümetini çay-simit hesabı ile eleştirdiğine dikkat çekerek, bu kez kendisi de benzer bir hesap yaptı. Tuncer, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2002 yılında iktidara gelirken çay-simit hesabı yaparak dönemin hükümetini zalimlikle suçlamıştı. Bugün aynı şekilde çay-simit hesabı yapacak olursak, 4 kişilik bir aile, günde üç öğün çay ve simit alırsa, ayda 14 bin 400 lira harcaması gerekiyor. En düşük emekli maaşının 14 bin 469 lira olacağını varsayarsak, bu emeklinin elinde sadece 69 lira para kalıyor. Bu nasıl bir adalet? Bu nasıl bir sistem?” diyerek durumu ağır bir şekilde eleştirdi.
"Emekliler semt pazarlarında artık topluyor"
Mehmet Tuncer, emeklilerin yaşadığı derin yoksulluğa da dikkat çekti. Emeklilerin, ev kirası ve gıda harcamalarına yetemedikleri için semt pazarlarında akşam saatlerinde sebze artıklarını topladıklarını belirtti. Tuncer, “Emekliler derin bir yoksulluk içinde hayatlarını idame ettiriyor, çocuklarının ellerine bakıyor, evlerinde yemek pişiremedikleri için mahallelerindeki kent lokantalarında sıraya girerek, hayatlarını geçirmek zorunda kalıyor. Bizi bu hale getirenler utansın.” diyerek, emeklilerin karşılaştığı zorlukları gözler önüne serdi.
"Emekliler öldü, sıra ailede mi?"
2024 yılını “Emekli Yılı” olarak ilan ettiklerini hatırlatan Tuncer, emeklilerin bu yıl boyunca sefalet içinde yaşamaya devam ettiğini belirtti. 2025 yılının ise “Aile Yılı” olarak ilan edildiğini belirten Tuncer, “Umuyoruz ki emekliler gibi toplumun temel direği olan aileler de tamamen yok olup dağılmaz, boşanmalar artmaz.” dedi. Tuncer, 2024 yılının sonundaki emekli durumunu, “Emekliler öldü, sıra ailede mi?” şeklinde sorguladı.
"En düşük emekli maaşı asgari ücret kadar olmalı"
Tuncer, emekli maaşlarının asgari ücret seviyesinde olması gerektiğini vurguladı. Enflasyon oranıyla orantılı zam talebini yineleyerek, emeklilerin durumunun düzeltilmesi için daha adil bir düzenleme yapılması gerektiğini söyledi.
“Emeklinin ruhuna fatiha”
Pazar alanındaki protesto sırasında emekliler, ellerinde taşıdıkları dövizlerle sorunlarını dile getirdiler. “Emeklinin Ruhuna Fatiha,” “Kiramızı ve faturaları ödeyemiyoruz,” “Geçinemiyoruz,” “Karanlıkta ve soğukta oturuyoruz” gibi yazılar taşıyan dövizlerle, zorlu yaşam koşullarını ifade ettiler. Eylem, basın açıklaması yapılmasının ardından sona erdi.