Son Mühür - Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Gıda Mühendisleri Odası Başkanı Yaşar Üzümcü'nün yaptığı çarpıcı açıklamalar, bu karanlık tablonun vahametini gözler önüne seriyor: "Tüketiciler, en ufak bir şüphe duydukları gıdayı dahi tüketmekten kaçınmalı. Hem satıcıya hem de Tarım ve Orman Bakanlığı'nın ilgili birimlerine derhal şikayette bulunmalı. Unutmayın, ALO 174 hattı bu konuda sizin güvencenizdir."

Market 1"Ucuzu aldım" yanılgısıyla hareket etmeyin

Beyaz etin, kırmızı ete nazaran daha "erişilebilir" fiyatıyla dar gelirli haneler için bir umut ışığı olması beklenirken, son zamanlarda yaşanan tavuk eti kaynaklı zehirlenme vakaları bu umudu gölgeledi. Bu olaylar, sadece bireysel sağlık sorunlarını değil, aynı zamanda derinleşen ekonomik uçurumu da acı bir şekilde su yüzüne çıkarıyor. Üzümcü'nün de altını çizdiği gibi, bütçe sıkıntısı çeken vatandaşlar, farkında olmadan "taklit ve tağşiş" içeren, yani kalitesiz ve sağlıksız ürünlerin tuzağına düşebiliyor. "Ucuza aldım" yanılgısıyla hareket etmek, uzun vadede sağlığın bedelini ağır ödemek anlamına gelebilir.

Market 2Çapraz bulaşma ve yetersiz pişirme riskleri mevcut

Üzümcü, Türkiye'nin aslında dünya standartlarında üretim yapan bir beyaz et sektörüne sahip olduğunu belirtiyor. Ancak buna rağmen yaşanan zehirlenme vakalarının temelinde, kümes hayvanı etinin doğal yapısı gereği kolay bozulabilmesi yatıyor. Tarladan sofraya uzanan bu hassas yolculukta, soğuk zincirin titizlikle korunması hayati önem taşıyor. Aksi takdirde, mikroorganizmalar için davetiye çıkarılmış oluyor. Bunun yanı sıra, pişmiş ve çiğ etin birbirine teması (çapraz bulaşma) ve etin yeterince pişirilmemesi de zehirlenme riskini katbekat artırıyor. Üzümcü'nün net uyarısı ise şöyle: "Bir tüketim noktasında şüpheli gördüğünüz bir gıdayı asla tüketmeyin, derhal iade edin ve mutlaka şikayet mekanizmalarını harekete geçirin. 'Param boşa gitmesin' düşüncesiyle sağlığınızı riske atmayın."

Market 3Etiket güvencesi ve denetimin önemi

Enflasyonun yarattığı ekonomik baskıyla birlikte, vatandaşın en ucuz seçeneğe yönelmesi kaçınılmaz hale geliyor. Ancak Üzümcü'ye göre, bu durum kötü niyetli üreticilerin ekmeğine yağ sürüyor. "Ucuza aldım" sanan tüketici, aslında hem cebinden hem de sağlığından oluyor. Bu tür sahtekarlıklara karşı en büyük sorumluluk ise Tarım ve Orman Bakanlığı'na düşüyor. Denetimlerin sadece kağıt üzerinde kalmaması, etkin bir şekilde uygulanması gerekiyor. Tüketicilere düşen en önemli görev ise bilinçli olmak. Üzümcü'nün vurguladığı gibi, şikayet hakkını kullanabilmek için mutlaka etiketli ürünler tercih edilmeli veya güvenilir, tanınmış üreticilerden alışveriş yapılmalı.

Neler olmuştu?

Yakın zamanda Kocaeli'de yüzlerce kişinin tavuk dönerden zehirlenmesi, gıda güvenliği konusundaki hassasiyeti bir kez daha artırmıştı. Ardından gelen bir diğer üzücü haber ise Türkiye'nin önde gelen beyaz et üreticilerinden Şenpiliç'e ait bir üründe, insan sağlığını ciddi şekilde tehdit eden Listeria monocytogenes bakterisinin tespit edilmesi oldu. Ateş, kas ağrısı ve ishal gibi belirtilerle kendini gösteren bu bakteri, özellikle bağışıklık sistemi zayıf olanlar için büyük risk taşıyor. Bu olay üzerine şirket hakkında yasal işlem başlatılmış, idari para cezası uygulanmış ve ilgili ürünlerin toplatılmasına karar verilmişti. Tüm bu gelişmeler, sofralarımızdaki görünmez tehlikelere karşı uyanık olmanın ve yetkililerin denetim mekanizmalarını güçlendirmesinin hayati önem taşıdığını bir kez daha gözler önüne seriyor.

Kaynak: Haber Merkezi