"SAVAŞ ÇOK YÖNLÜ"
"ANKARA'YI KORKU İMPARATORLUĞUNA ÇEVİRENLER KİMLER"
SUÇ TARİHİ: 2020
OLAYLAR:
“Şüphelilerden Ümran.Ö’e 2020 yılı içerisinde Pandemi dönemi içerisinde tanıştım. Normal bir arkadaşlığımız oldu. Kendisi ev alacağını beyan ederek benden ödünç para istedi. Ben de kendisine elden para verdim. Emniyet kayıtlarında bellidir.
Tekrar benden bankalar üzerinden paralar istedi ben de kendisine gönderdim. Kendisine cep telefonu almamı istedi ben de kendisine aldım. Bunlara Telefoncular şahittir. ifadelerimde de vardır. Emniyet kayıtlarında vardır. (Not: Ü.Ö bir kadın kolluk)
Kendisini arayarak paramı istedim. Tamam, bugün yarın diyerek beni oyaladı. Bundan sonra Servet Yılmaz’a (Eski Ankara Emniyet Müdürü) babası ile beraber gidiyor. Aziz Savaş isimli kişiyi tanımayız kızımızı arayıp rahatsız ediyor diyor. O gece gözaltına alındım. Benim elimdeki delilleri, dekont ve mesajları sundum.
Ümran Ö'ü engellememe rağmen banka üzerinden sembolik para gönderip bu engeli kaldırımısın dedi. Ben de ondan sonra zaten ikinci gün tekrar Asayiş beni tekrardan alıp Oben Asayiş Emniyet Müdürü ve Müdür yardımcısı, Servet Yılmaz beni odaya alıp, tehdit ederek şikayetlerinden vazgeç yoksa sana Ankara'yı dar ederiz dediler.
Aradan üç dört gün sonra Savcılık kararı olmadan gözaltı yapıp, asayişe çekip beni darp etiler. İkisi davalardan vazgeçtin mi dedi. Evet vazgeçtim dedim. Arada yine hatırlamadığım kadarı ile 10-15 gün geçip, Emek'te Kubat Kebap Salonu’na 2 polis memuru gelip 15:00 sularında beni tekrar göz altı yaptılar.
Orada Oben isimli Emniyet müdürü Servet Yılmaz’ı arayarak, Aziz Savaş karşımızda gereğini yaptık dediler. İyi darp ettiniz mi sorusuna, Evet efendim dedi. Ondan sonra beni bıraktıktan sonra, ben asayiş müdürünün arasının kimle iyi olduğu araştırmasına girdim. Ayhan Bora Kaplan ile arasının iyi olduğunu duyup, Balgatta bulunan Osmanlı Kafe’ye gidip durumu anlattım.
Kendisi direkt Servet Yılmaz’ı arayıp, merhaba edip Aziz Savai denen şahsı tanıyor musunuz diye sordu. Servet Yılmaz da tanıyordum O.çocuğunu diyip, 50 bin dolar para istedi. Ayhan Bora kaplan’a bana bir şey yapmasın, benim bunlara zararım yok dedim.
Ve aradan 2 gün geçtikten sonra Oben yine beni aradı. Beni darp ettikten sonra, memurları çıkarıp, 30 bin dolar bana ver ben de seni bir daha buraya almam dedi. Üç dört gün kendisinden zaman istedim. Ğç gün sonra ben bu parayı getirdim. Asayiş büroya girerken, üst aramamı yapan, asayiş müdür yardımcısı, kısa boylu biri üstümü aradı.
Beni Oben’in odasına götürerek, 30 bin doları kendisine testim ettim. Kendisi benim yanımda Servet Yılmaz’ı arayarak, değerli müdürüm, Adana’dan değerli dostlarımız araya girmeiştir. Aziz savaş aslında kötü bir çocuk değil. Yanlış yapılan ihbarlardan dolayı, biz bu çocukğa haksızlık yaptık.
Senden de bir özür dilesin telefonda dedi. Kendisinden özür diledim. Bana bir daha karşıma çıkarsan, bu yapılanların sana on katını yaparım, sana Ankara’yı dar ederim, dedi. Ve ondan sonra aradan 1 ay geçtikten sonra şahit olduğum, bir olayda yabancı uyruklu insanları alıp, payanda hep seni gözaltı yapıp, eminyete çekip geçmesine rağmen ve Servet Yılmazı birileri arayarak bunların tamamını seriest bıraktılar.(Tutanakta aynısı geliyor. Net anlaşılır değil)
Emniyette kayıtları mevcuttur. Servet Yılmaz benden rüivet alan memura, hakkında soruşturmayı bırak üstüne terfi verdi. Ben de kendisinden şikayetçi ve davacıyım. Cam güvenliğim yoktur. Bu talimatları veren il emriyet müdürü Servet Yılmaz ve ekibidir.
Sonrasında ne oldu avukattan dinleyelim: “Bu şikaret üzerine, Servet Yılmaz’ın en üst dereceli kolluk amiri olduğundan, savcılık soruşturma asabilmesi idin HSYK’nın izni gerekiyordu. Bu cevapla izin vermediler:
Avukat devam ediyor: Bu karara karşı da, süresi içinde Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu’na itirazda bulundu. İşte itiraz dilekçesinin evrak kayıt numarası:
Bu da gelen cevap;
Bitmedi. Bu Aziz Savaş’ın darp raporu. Bu ise koruma kararı. Ankara’nın ortasında devlet bir şahsı eski kolluk görevlilerinden mi koruyor?"
Rapor: