FETÖ/PDY'nin eski 'emniyet imamı' olduğu iddia edilen Kemalettin Özdemir'in, 'Silahlı terör örgütü kurma veya yönetme' suçlamasıyla tutuksuz yargılandığı davada, savcı mütalaasını açıkladı. Savcı, Özdemir’in 22,5 yıl hapisle cezalandırılmasını talep etti.
Özdemir’in itirafçı geçmişi ve soruşturma süreci
Kemalettin Özdemir, FETÖ darbe girişiminden önce, 2015 yılında Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne giderek itirafçı olmuştu. Özdemir, daha önce birçok FETÖ davasında tanık olarak ifade vermişti. Hakkında ilk soruşturma ise 2018 yılında başlatıldı.
7 Şubat 2018’de adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Özdemir, FETÖ'nün 'Emniyet imamı' olarak yargılanıyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame sonucunda, 'Silahlı terör örgütü kurma veya yönetme' suçundan hakkında dava açıldı.
Tanık B.Ç.'nin ifadeleri ve Özdemir’in rolü
Davanın görüldüğü Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, tanık B.Ç. de dinlendi. B.Ç., 2010 yılına kadar FETÖ'nün içinde yer aldığını ve Özdemir’in kendisini polis kolejine geçmesi için yönlendirdiğini belirtti.
Tanık, Özdemir’in aynı zamanda örgütün üst düzey sorumlularından biri olduğunu ve birçok illegal faaliyetin içinde yer aldığını ifade etti. Özdemir, İngiltere'ye gönderilen akademisyenlerin sınav sonuçlarını müdahale ettiğini ve Fetullah Gülen’le yaptığı görüşmeleri de tanıklık etti.
Özdemir’in savunması: Hayali senaryolar
Savunma yapan Kemalettin Özdemir ise, tanık B.Ç.'nin ifadelerinin gerçek dışı ve hayali senaryolar olduğunu savundu. Özdemir, tanığın ailesi ile ilgili sıkıntıları olduğunu, bu yüzden ailesine yardım ettiğini belirterek, suçlamaların asılsız olduğunu iddia etti.
Ayrıca, uzun yıllar yurt dışında kaldığını ve tanığın öne sürdüğü olayların hiçbir zaman gerçekleşmediğini öne sürdü.
Savcılıktan etkin pişmanlık indirimi talebi
Savcı, Özdemir’in örgüt içindeki rolünü kabul ettikten sonra birçok itirafta bulunduğunu belirterek, 'Silahlı terör örgütü kurma veya yönetme' suçundan 22 yıl 6 ay hapis cezası verilmesini talep etti.
Ancak, itirafçı olmasının etkisiyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasını da istedi.
Bir sonraki duruşma 18 Şubat’ta
Mahkeme, esas hakkındaki mütalaaya karşı Özdemir'in savunmalarını almak üzere duruşmayı 18 Şubat’a erteledi.