Prof. Dr. Ahmet Memiş, tıp alanında yaklaşık 25 yıldır kullanılan ve birçok hastalığın tedavisinde önemli rol oynayan 'Girişimsel Radyoloji' yöntemi hakkında bilgi verdi. Prof. Dr. Memiş, ultrason, anjiografi, bilgisayarlı tomografi (BT) ve manyetik rezonans (MR) gibi radyolojik görüntüleme araçları eşliğinde gerçekleştirilen bu yöntemle, genellikle cerrahi operasyonlara alternatif olarak, sadece bir iğne deliğinden vücuda girilerek gerekli tedavilerin yapılabildiğini belirtti. Girişimsel Radyoloji'nin beyin, omurilik, damar hastalıkları ve karaciğer tümörleri gibi pek çok hastalığın tedavisinde kullanıldığını vurguladı.
Hızlı iyileşme süreci
Prof. Dr. Ahmet Memiş, “Girişimsel Radyoloji, yaklaşık 25-30 yıllık bir geçmişe sahip bir branş. Bu yöntem, insan vücuduna dokunmadan ve iğne ile ilaç vermeden, mümkün olduğunca beden boşluklarını açmadan teşhis koymayı amaçlar. Hastaya en az dokunarak veya mümkünse hiç dokunmadan teşhis koymak mümkündür. Amaç, hastaya zarar vermemek ve dokuya saygı göstermektir. İşlemler, 1-1.5 mm’lik damarlardan açılan küçük deliklerden, iğne deliklerinden yapılır. Hastalar ağrı hissetmez ve ölüm riski son derece düşüktür. Bu yöntem, hastalar için konforlu bir seçenektir ve genellikle 1-2 gün içinde normal yaşantısına dönmelerine olanak tanır” şeklinde konuştu.
Felç riskini azaltma
Girişimsel Radyoloji’nin, akut inmelerde felç kalma riskini ortadan kaldırmada etkili olduğunu belirten Prof. Dr. Ahmet Memiş, “Bu yöntemle, akut inmelerde beyine giden atardamarlardaki pıhtılar temizlenerek hastanın felç kalma riskini ortadan kaldırabiliriz. Vücudumuzda 160 bin kilometre damarın bulunduğunu biliyoruz ve artık bu damarlara mikroskobik kateterlerle ulaşabiliyoruz. Mikro invaziv operasyonlar ile böbrek damarları, karaciğer, el ve kol damarları gibi vücudun çeşitli bölgelerindeki damarlara müdahale edebiliyoruz. Ayrıca, damar hastalıkları dışında karaciğer hastalıkları, karaciğer tümörleri, safra yolları hastalıkları ve böbrek kistleri gibi yaklaşık 350 farklı prosedürü bu branş ile tedavi edebiliyoruz” ifadelerini kullandı.
Karaciğer hastalıklarının tedavisi
Prof. Dr. Memiş, karaciğer hastalıklarının tedavi yöntemleri hakkında da bilgi verdi. Karaciğer içi tümörler veya karaciğere metastaz yapmış kanserlerde, damarın içinden girerek doğrudan tümöre yönelik işlemler gerçekleştirildiğini belirten Prof. Dr. Memiş, “Bu işlemler, karaciğere zarar vermeden küçük iğne delikleriyle yapılır. Tümörü soğuk veya sıcak uygulamalarla yok etmek mümkündür” şeklinde konuştu.