İzmir’de yaşayan 61 yaşındaki Meryem Demir, büyük kızı Hazan Demir’in 2019 yılında malign melanom (deri kanseri) nedeniyle hayatını kaybetmesinin ardından büyük bir yıkım yaşadı. Hazan’ın kaybı, Meryem Demir’in hayatında derin izler bırakırken, bu büyük acının ardından Meryem Demir bir başka kanserle, bu kez kolon kanseriyle mücadele etmeye başladı.
Kanserin teşhisi
Meryem Demir, 2021 yılında yaşadığı dışkılama değişiklikleri nedeniyle hastaneye başvurdu ve rektumda bir kitle tespit edildi. Doktorlardan aldığı kolon kanseri teşhisi, Meryem Demir’in hayatını bir kez daha alt üst etti.
Ancak Demir, bu yeni mücadeleye Hazan’ı hatırlayarak başladı. "Kanser teşhisini duyduğumda korkmadım, sadece aklıma diğer kızım Nupelda geldi. Onun için mücadele etmeliydim. Benden başka kimsesi yoktu." diyerek bu zorlu süreçte bir parça da olsa güç bulduğunu ifade etti.
Tedavi süreci
Meryem Demir, İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, doktoru Doç. Dr. Örgün Güneş’in liderliğinde başarılı bir tedavi süreci geçirdi. İlk olarak bir ay süren hemoroit tedavisinin ardından, yapılan kolonoskopi sonucunda kanser teşhisi koyuldu. Ardından Meryem Demir, radyoterapi, kemoterapi ve kapalı ameliyatla tümöründen arındı.
Bu süreçte, 6 ay süresince geçici ileostomi torbası kullanmak zorunda kaldı. Fakat tedavi sürecini başarıyla atlatan Demir, sağlık durumu hakkında şu açıklamayı yaptı: "Tedavim bitti, artık sağlıklıyım. Kanserle mücadele ederken, yaşamın değerini bir kez daha fark ettim."
Tedavi ömür boyu sürecek
Meryem Demir’in tedavi sürecini yürüten İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi ve Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Örgün Güneş, erken tanının tedavi sürecindeki en önemli etken olduğunu belirtti. "Meryem Hanım’ın takibi ömür boyu sürecek.
Ameliyattan sonra ilk başlarda kısa aralıklarla yapılan kontroller, zamanla daha uzun aralıklarla yapılacak." dedi. Kolorektal kanserin erken evrede belirti vermediğini ve bu nedenle düzenli tarama programlarının önemini vurgulayan Dr. Güneş, Meryem Demir’in tedavisinin ardından sağlığının sürdürülebilir olması için bu tür kontrollerin vazgeçilmez olduğunu belirtti.
Tarama programları
Mart ayının Kolorektal Kanser Farkındalık Ayı olması nedeniyle yapılan açıklamada, kanserin görülme sıklığının arttığına dikkat çekildi. Dr. Güneş, özellikle sağlıksız beslenme, aşırı alkol ve sigara kullanımı, obezite gibi risk faktörlerinin kolorektal kanser riskini artırdığını vurguladı.
"Obeziteyle mücadele etmek, kanserle mücadele etmek gibidir." diyen Dr. Güneş, erken tanı için tarama programlarının büyük önem taşıdığını ifade etti.
Kolorektal kanserin risk faktörleri
Kolorektal kanserin en sık görülen risk faktörleri arasında yaş, genetik yatkınlık, sağlıksız beslenme alışkanlıkları, sigara ve aşırı alkol tüketimi yer alıyor.
Sağlık Bakanlığı, bu kanseri erken tespit etmek amacıyla tarama programları düzenliyor. 45 yaş üstü bireyler, ailesinde kanser hikayesi bulunanlar ve kolon kanseri belirtileri gösterenler mutlaka doktora başvurmalı. Erken tanı ile kolon kanseri tedavisinin daha kolay ve başarılı olduğu vurgulandı.
Meryem Demir, kanserle mücadelesinde elde ettiği başarıyı, doğru tedavi ve erken tanının gücüne bağlıyor. Sağlık durumu şu an iyi olsa da, hayatının geri kalanında düzenli takiplerle sağlığını korumaya devam edeceği belirtiliyor.