Hepatit, genellikle hepatit virüslerinden kaynaklanan bir karaciğer iltihabıdır. Ancak bazı toksik maddeler ve otoimmün hastalıklar da hepatit gelişimine yol açabilir. Karaciğeri etkileyen bu hastalık, kronik karaciğer hastalığı, taşıyıcılık, karaciğer kanseri ve karaciğer yetmezliği gibi ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Dr. Karakoç, "Ülkemizde yaklaşık 3-4 milyon kişi hepatit B ile yaşıyor, 750 bin kişinin ise hepatit B taşıdığı biliniyor. Hepatitle ilişkili ölümlerin yüzde 90'ı, B ve C virüsleri nedeniyle yaşanıyor. Bu virüsler, hepatit A ve E virüslerinden farklı olarak kronikleşebiliyor. Aşılar, özellikle Hepatit A ve B'ye karşı koruma sağlıyor, bu nedenle aşılama programlarına katılmak büyük önem taşıyor" dedi.
Hepatit virüslerinin bulaşma yolları, türüne göre değişiklik gösteriyor. Hepatit A ve E virüsleri, kirli gıdalar ve su aracılığıyla bulaşırken, Hepatit B, C ve D virüsleri kan ve kan ürünleri, cinsel yol veya doğum sırasında anneden bebeğe geçebiliyor. Doç. Dr. Zehra Çağla Karakoç, Dünya Sağlık Örgütü verilerine atıfta bulunarak, “Hepatit A ve E virüsleri, hijyen koşullarının yetersiz olduğu bölgelerde daha sık görülüyor ve genellikle daha kısa süreli hepatite neden olabiliyor. Ülkemizde yaklaşık 3-4 milyon kişi Hepatit B ile yaşamaktadır ve 750 bin kişi Hepatit B taşıyıcısıdır. Bağışıklama programları sayesinde, Hepatit B vakalarında yıllar içinde belirgin bir düşüş yaşanıyor” ifadelerini kullandı.
Hepatit ile ilgili doğru bilinen yanlışlar
Hepatitlerin genetik bir hastalık değil, bulaşıcı hastalıklar olduğu vurgulandı. Sosyal öpüşme ve tokalaşma gibi durumların hepatiti bulaştırmadığı belirtilirken, taşıyıcı hepatitlerin hastalığı başkalarına geçirebileceği kaydedildi. Ayrıca, taşıyıcıların takibinin gereksiz olmadığı ve hepatitlerin karaciğer kanseri ve siroz riskini artırabileceği ifade edildi.
Tedavi ve korunma yöntemleri
Doç. Dr. Karakoç, Hepatit B ve C virüslerinin kronikleşebileceği ve siroz ile karaciğer kanserine neden olabileceğini belirtti. Günümüzde, gerekli durumlarda hepatit B ve C'ye karşı antiviral tedavilerin uygulandığını ve Hepatit C'de güncel tedavilerle başarı oranının yüzde 90'ın üzerine çıktığını söyledi. Hepatit A ve B'den korunmak için aşıların mevcut olduğunu, ülkemizde 1998 yılından bu yana Hepatit B'ye karşı ulusal bir bağışıklama programının uygulandığını belirtti. Hepatit A’ya karşı da etkili bir aşının bulunduğunu ve iki doz olarak uygulandığını belirten Karakoç, güvenilir su ve gıdaların tüketiminin hastalıktan korunmada önemli rol oynadığını vurguladı. Hepatit B'ye karşı riskleri azaltmak için ortak eşyaların kullanılmaması ve korunmasız cinsel ilişkiden kaçınılması gerektiğini ekledi. Ayrıca, kişisel manikür ve pedikür setlerinin kullanılmasının riski azaltacağı ifade edildi.
