Hırs ve liyakat…

Depremlerle yaşamaya alışıyoruz. Biliyoruz ki deprem değil yapı öldürür. Daha güvenli binalarda yaşamaya başladığımız zaman felaket yaşanmıyor. Biz 51 bin kişiyi kaybederken aynı büyüklükteki  Japonya depreminde 221 kişi kurtarılamıyor. Japonya depremle yaşamaya alışmış yapılarını ona göre kuruyor. Yılda 1500 deprem oluyor… Biz uzmanları dinlemiyoruz. Beklenen bir Marmara depremi var. Yaklaşık bir sene önce yaşadığımız Asrın Felaketi yaraları henüz sarılmadı. Hatay artık yok adeta… Başaracağız. 11 il tekrar kurulacak. Eskisinden daha güzel ve güçlü olacaklar. Geçen yıl Radyo Ege ve Son Mühür ailesi olarak oyuncak kampanyası başlatmış, bölgedeki çocukların yüzünü güldürmüştük. Mustafa, Ümit ve Ben İzmir Organizasyon aracılığıyla çocuklara hediyeleri iletmiştik. Bir sene geçti yaralar sarılıyor…

CHP DEPREMİ…

Depremlerle yaşamaya alışıp, güçlü olmaya çalışmalıyız dedim. Peki siyasi depremler ne olacak? Cuma günü gündeme düşen İzmir Başkanları listesi şok etkisi yaratmıştı. Bu yazıyı yazdığım saatlerde PM listeyi onayladı. Efes Selçuk, Seferihisar ve Dikili dışında ilçelerde başkan adayları değişti. Büyük Başkan adayı ise Karşıyaka’nın Başkanı Cemil Tugay… Son 15 gün sivil toplum örgütleri Tunç Başkan lehine birleşmiş, bildiriler dağıtmışlardı. Hatta belediye önünde nöbet eylemi başlattılar. Bu çabalar maalesef genel merkezden karşılık bulmadı. Tüm olumsuzluklara rağmen, başkan elinden geleni yaptı. Ancak Kurultay ve kongre süreçlerinde Kılıçdaroğlu’nu desteklemesi yeniden aday olmasına engel oldu. O da değişim istiyordu ama olmadı. Beş yıl önce de böyle bir tablo vardı. Merkez Karabağlar ve Güzelbahçe dışında tüm başkanları değiştirmişti. İki başkanında yeri değişmişti… Abdül Batur Konak, Tunç Soyer de Büyük Başkan adayı yapılmıştı. 25 yıl başkanlık yapan ve İzmir’de çok sevilen Abdül Batur’a bu dönem görev verilmedi. Şimdi gözler onlarda yıllarca üyesi oldukları CHP’yi terk edip başka partide ya da bağımsız olarak ben de varım diyecekler mi? Yoksa parti liyakatına uyup, yeni adayları tebrik ederek destek olacaklar mı? Siyasi kulislerde TİP’in teklif götüreceği söyleniyor. Memleket Partisi ya da İYİ Parti de henüz ilçeleri açıklamadı. AK Parti ve Zafer Partisi hafta sonu adaylarını açıkladı. Sahada çalışmalar başladı. CHP kısa sürede el birliği yapıp, barış sağlayamazsa çoğu ilçe kaybedilebilir. Hamza Dağ ve Naşit Birgüvi güçlü adaylar… Bakıp göreceğiz. CHP’nin “kimi koysak kazanırız” mantığı bu kez de iş görecek mi? Yoksa seçmen ters köşe yapacak mı? Partililer hırsla rakip için mi çalışacak yoksa yine liyakat mi kazanacak. Yerel seçimlerde partizanlık yerine projelere ya da adaya bakılması lazım. Hiç tanımadığınız birinin mi yoksa her gün selamlaştığınız her şeyinizi emanet edebileceğiniz biri mi başkanınız olmalı? Listede genç isimlerde var. Çiğli’de gazetemizin yazarı Uygar Yıldırım aday…  Genç başkan Utku Gümrükçü’yü evlendirdik. Sıra yeni dönemin en genç adayı olan Yıldırım’da tabii ki kazanırsa… Bazıları Malatyalı diye tepki göstermiş. Çiğlili aday adayı var mıydı? Oysa çok güzel projeleri var ve sahada aday adaylığını sürdüren bir isimdi. Akpınar aday olduğunda bir kısım Karşıyakalı Ege Tv’de programa çıkacağını duyunca bahçeye gelip “Hüseyin Mutlu biz mutlu değiliz” sloganları atmışlardı. Aynı kişiler tam 1 hafta sonra “Hüseyin Mutlu biz de mutluyuz… Mutlu başkan” tezahüratları yapmışlardı.  Kısaca şimdi hazmetme zamanı 20 Şubat tarihine kadar değişiklikler adaylıktan çekilmeler yaşanabilir. İlçe teşkilatları itirazda bulunabilir. 20 Şubat günü kesin liste Yüksek Seçim Kuruluna teslim edilecek. Büyük Başkan Cemil Tugay içinde güzel bir karşılama töreni planlanıyor. Listenin en yaşlı adayı ise Karaburun’da Nurşen Balcı 64 yaşında onu 62 yaşındaki Kemalpaşa adayı Mehmet Türkmen ve Güzelbahçe adayı Mustafa Günay takip ediyor. Zaman işliyor. 60 gün sonra ne olacak göreceğiz. CHP birçok ilçeyi kaybedecek mi? Kaybettiği ilçeleri alabilecek mi? 

BERGAMA’DA İKİ DOKTOR…

Bergama’da zorlu bir yarış olacak. İki doktor çekişmesi… AK Parti, iki dönem başarı ile Kınık Başkanlığı yapan Dr. Sadık Doğruer ile CHP, yıllarca Behçet Uz Çocuk Hastanesi’nde gönülleri feth eden Prof. Dr. Tanju Çelik karşı karşıya… Bergama’yı CHP’den alan Hakan Koştu bu dönem aday gösterilmedi. Sonucunu merakla beklediğim ve iki adayında kaybetmesini istemediğim bir yarış… At yarışı gibi atbaşı biter mi? Öyle bir durumda ne oluyor acaba? İkisi de gönlümün incisi…

İNCİ TANELERİ…

Bir dizi ya da film Yılmaz Erdoğan imzası taşıyorsa izlenir demektir. Kelime oyunları ile zeka fışkıran bir senaryo, sade abartıdan uzak bir oyunculuk… Soğuk bir oyuncudan sıcacık bir yıldız yaratmak… Sadece Dilber’in dansı ile değil eğitim sistemi, aile ilişkileri, topluma tutulan ayna ve ince mesajlar… Tabii ki anlayana… Ama anlamak istemeyen ve yine ayaklanan hemşeri dernekleri… Toplumun ahlak yapısına tersmiş. Pavyona özendiriliyormuş Ankara’ya hakaretmiş falan filan… Bu arada dizi İstanbul’da geçiyor… Sırf Dilber dansı hoşunuza gittiyse Blu Tv’de Pavyon belgeseli var. Üstelik gerçek Dilberler hayatlarını anlatıyor. Ahlakınız bozulmaz merak etmeyin. Sevmediysen değiştir kardeşim. Sırf 2-3 saatini keyifli geçirmen için üretiliyor bu dizi bir de reklamveren reklamını versin para kazanalım mantığı var. Sevmediysen seyretmezsin, kanalda seyredilmezse yayından kaldırır ama çoğunluk seyrediyorsa yapacak bir şey yok. İşte Kızıl Goncalar ve Kızılcık Şerbeti şikayet edilip ceza lamalarına rağmen reyting rekorları kırıyorlar… Her Perşembe vazgeçilmez olacak bir dizi… BKM yine keyifli bir eser ortaya koymuş… 

AÇIN RADYONUZUN SESİNİ…

Radyo Ege’de Tarkan söylüyor. İNCİ TANEM… Sibel bu şehri 5 yıldır yöneten belediye başkanlarımız için istemiş… 

“Çaresizim, mecbur bu veda
Kokun üzerimde, gidiyorum uzaklara
Sığınıp anılara, bu hasrete dayanırız elbet
Ümidimiz muradına erecek, sabret
Sığınıp anılara, bu hasrete dayanırız elbet
Ümidimiz muradına erecek, sabret Sabret, sabret, inci tanem, bekle beni
Döneceğim mutlaka, sabret
Ağlama ne olur, vazgeçme, bekle beni
Döneceğim mutlaka, sabret…”

DAİMA GÜLÜMSE…