Üst üste alınan başarısız sonuçların ardından Hasan Arat'ın başkanlıktan istifa etmesiyle Beşiktaş için olağanüstü kongre süreci başlamış oldu. Arat'ın ardından başkanlık koltuğuna oturan Hüseyin Yücel'in kulübü kongreye götürme kararıyla üstü üste iki kez siyah beyazlı delegenin sandık başına giderek yeni yönetim kurulunu oylayacağı bir süreç başladı. 29 Aralık ve Mayıs 2025'de olmak üzere siyah beyazlı camia iki kez olağanüstü kongre için toplanacak.
Önce Yücel şimdi de Adalı...
Hasan Arat'a karşı verdiği yarışta verdiği mesajlarla dikkat çeken Serdar Adalı, bir yıl dolmadan kendini bir kez daha adaylık sürecinin bir parçası olarak bulaak gibi görünüyor. Adalı yayınladığı mesajda Hüseyin Yücel'e göndermede bulunarak, ''Beşiktaş’ın bu durumda olmasının ortağı olan arkadaşların bugün kurtarıcı olarak kendilerini kamuoyuna sunmalarını, camiaya “hodri meydan” mesajı vermelerini hayretle izliyor ve saygısızlık olarak görüyorum'' ifadelerine yer verdi.
Serdar Adalı mesajında şunları söyledi...
Büyük bir yükün altına sokuldu...
Değerli Beşiktaşlılar;
3 Aralık 2023 tarihinde huzurlarınıza Beşiktaş Başkan adayı olarak çıktıktan tam bir yıl sonra, bugün, kulübümüzün Olağanüstü Genel Kurul kararı aldığı bir süreç yaşıyoruz.
Son iki haftadır yaşadığımız durum; geçtiğimiz bir sene boyunca Beşiktaşımızın ne kadar yanlış yönetildiğini, ne büyük bir yükün altına sokulduğunu göstermektedir.
Ben bugüne kadar Beşiktaş camiasına yerine getiremeyeceğim hiçbir sözü vermedim, bu saatten sonra da koltuk için, makam için benden popülist vaatler duymayacaksınız.
Bir yıl önce büyük sözler ve vaatlerle göreve gelen, sonrasında bu şekilde düşen bir yönetim kurulunun her bir üyesi; öncelikle son bir yılın, yapılan transferlerin, kulübün kaynaklarının üstünde harcamalarla borçlandırılmasının hesabını vermelidir.
Bir yıl önce “Bu yol Beşiktaşlıların yolu” söylemiyle bu kutsal makama gelenler, son iki haftada görülmemiş bir şekilde iç hesaplaşmalara düşmüş, sonra yaptıklarının bedelini ödemekten korkarak Genel Kurul'a gitme kararı almışlardır.
Hodri meydan demeleri...
O nedenle, Beşiktaş’ın bu durumda olmasının ortağı olan arkadaşların bugün kurtarıcı olarak kendilerini kamuoyuna sunmalarını, camiaya “hodri meydan” mesajı vermelerini hayretle izliyor ve saygısızlık olarak görüyorum.
Beşiktaşımızın en hızlı borçlandırıldığı, 3 yıllık sponsorluk gelirlerinin 3 ayda harcandığı, en büyük itibar kaybına uğradığı, en kısa sürede erken seçime gitmek zorunda kaldığı yönetimde görev yapanların, bugün geldiğimiz noktada sorumlu değilmişçesine adaylık açıklamalarını doğru ve etik bulmuyorum.
Yıllık 7 ve 9 milyon Euro gibi kontratları, toplam 100 milyon Euro’ya yakın maliyetleri imzalarken gökyüzünde tavla oynayanların bugün fedakarlık yapmış gibi anılmasını camiamızın takdirine bırakıyorum.
Değerli Beşiktaşlılar;
Sizin de bildiğiniz gibi, ben Beşiktaş için elimi, yüreğimi taşın altına koydum, bundan sonra da bunu yapmaktan asla geri durmam.
Şu an Beşiktaşımızın mali durumu, içinde bulunduğumuz koşullar ve Beşiktaş'a verebileceklerimiz üzerine bir çalışma halindeyiz.
Camiamız için en doğru kararı, en doğru zamanda alacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın.
Aslolan Beşiktaş'tır!