İKİNCİ YÜZYILDA NASIL YAŞAYACAĞIZ?

İKİNCİ YÜZYILDA NASIL YAŞAYACAĞIZ?

İklim şartlarının çok sert geçtiği şu günlerde, ekonomimizin de açlık ve yoksulluk sınırlarına kadar geldiği bir zaman sürecinde özellikle elektrik, doğalgaz ve akaryakıt fiyatlarında acımasızca uygulanan projeler ile düzenlemelerin (!?) bize nasıl yansıdığını gelin birlikte inceleyelim.  


Biliyorsunuz geçen hafta döviz fiyatlarında yaşanan hareketlilik bahane edilerek akaryakıt fiyatlarına yeni bir düzenleme (!) yani bir zam daha yapıldı.  Bunu bir kenara koyalım. Sırada Ramazan ayı nedeniyle iğneden ipliğe, undan tuza, soğandan patatese, hurmadan şekere, etten peynire zeytine ve aklınıza gelen her şeye yapılan zamları da ele alacak olursak; yıllarını harcayarak ülkemizi ikinci yüzyıla taşıyan emekliler ve emeklerinin karşılığını alamayan emekçiler ile devletimizi ayakta tutan kamu çalışanlarımızı çok daha zor günler bekliyor, onu da belirteyim. 


Son aylarda sokaklarda karşılaştığımız vatandaşlarımız, “Aldığımız maaş ve aylıklarla geçinemiyor, özlük haklarımız her geçen gün yok ediliyor ve geleceğimizden endişe ediyoruz. Elektrik, doğalgaz tüketimine para yetiştiremiyoruz. Tek odamızı ısıtıyor, battaniyelere sarılarak soğuk günleri geçiriyoruz. Haftada bir gün yıkanıyoruz. Elektrik ve su fiyatlarına yetişemiyoruz. Çocuklarımızı okula göndermekten korkuyoruz. Bizi yönetenler ikinci yüzyılla övünüyorlar, iyi de zor geçiniyoruz. İkinci yüzyılda biz ülkemizde nasıl yaşayacağız?” diye dert yanıyorlar. Bu arada “Doğalgaz, elektrik ve su kullanırken nasıl üç beş kuruş tasarruf yapabiliriz?” diye uzmanlara sordum, bakın neler öğrendim. Uzmanlar önce enerji kaynaklarını yöneten ülkemizin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın açıkladığı yeni dönem elektrik ve doğalgaz konusunda söylediklerini aktardılar. Bakan, “Elektrik ve doğalgaza zam gündemimizde yok” demiş. Ancak, “Çok tüketen çok ödeyecek. Bu uygulamamız ülke genelindeki 40 milyon aboneden ancak 1,2 milyon mesken abonesini etkileyecek. Yüksek elektrik tüketenler ise Şubat 2025’den itibaren daha fazla ödeyecek.” diye uyarılarda da bulunmuş. 
Ancak sektör kaynakları, bu söylemlerden sonra sınırı aşan abonelerin faturalarının bu aydan itibaren iki katına çıkacağını, Şubat 2025 dönemi için elektrik birim fiyatlarının en düşük kademe için 2.0723 TL/kWh, en yüksek kademe için de 3.1085 TL/kWh olacağını açıklamıştı.  246 TL üzerinde fatura ödeyip tedarikçi değiştirmiş olan tüketicilerin ise elektrik birim fiyatları serbest piyasada belirlenecekmiş. Ayrıca ‘Kademeli Elektrik Tarifesi’ ile mesken aboneliklerinde 240 kWh altında elektrik tüketen abonelerin en düşük, 240 kWh üzerinde elektrik tüketen abonelerin ise yüksek birim fiyattan elektrik kullanacakları da açıklanmış.  Her kiloWatt saat elektrik kullanımı başına Şubat 2025 döneminde evler için vergiler dahil elektrik fiyatının 3.11 TL olarak uygulanacağı karar altına alınmış. Bu nedenle uzmanlar 
konutlarda vatandaşların bu ay ve sonrası elektrik faturalarının yüksek gelmemesi için şu öneride bulundular: 
*Kullanmadığınızda TV ve bilgisayar gibi elektronik aletleri Stand-by modunda bırakmayın, kapatıp fişini çekin.
*Çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, buzdolabı, fırın ve ütü gibi ev eşyalarında enerji tasarrufu sağlayan modelleri tercih edin. *Çamaşır ve bulaşık makinelerini tam olarak dolmadan çalıştırmayın.
*Aydınlatma tercihleriniz için düşük enerji harcayan ampulleri kullanın. Optimum aydınlığı elde edeceğiniz şekilde bir aydınlatma sağlayın.
*Odalarınızın kapılarını kapalı tutun.
*Kombi bakımı ve radyatör temizliğini düzenli olarak yaptırın.
*Sıcak su kullanımında kombinizin ısı derecesini çok yüksek tutmayın.
*Yaz aylarında serinlemek için kullanacağınız klima vb. eşyaları enerji tasarruf modunda çalıştırın.
*Serinlemek için kullandığınız cihazlar açıkken kapı ve pencereleri kapalı tutun.
*Binalarınıza yalıtım yaptırarak binalarda ısı dengesini koruyun. Yalıtım, sadece soğuk havalara karşı binaları kuşatan bir kalkan değildir. Bina içinde ideal olarak belirlediğiniz ısının korunmasına yardımcı olan yalıtım sayesinde kış aylarında doğalgaz ve klima, yaz aylarında ise elektrik tüketimi çok daha az olur. Uzmanlara sorup özetlediğim bu önerileri uygularsak, az da olsa tasarruf sağlarız diye sizlere aktardım. 
 
İzmir Doğalgaz’dan Çevre Dostu Adım
 
İzmir Doğalgaz, çevre dostu enerji kullanımıyla İzmir’in karbon ayak izini azaltmayı hedeflediklerini, Avrupa Birliği Destekli olan SeaCoal Projesi’ni sürdürülebilir geleceğe yatırım için uygulamayı onayladıklarını açıklamış.  Projenin adı “SeaCoal ile Yenilikçi Enerji Üretimi.” İki temelden oluşan proje 36 ay sürecekmiş. İlki “Hidrotermal Karbonizasyon (HTC): Deniz yosununun hidrokömüre dönüştürülmesi, ikincisi ise Gazdan Sıvıya Dönüşüm: Gazlaştırma ve Fischer-Tropsch sentezi ile sıvı hidrokarbonların üretilmesi. Projenin İspanya, İngiltere ve Macaristan’dan toplamda 5 ortakla gerçekleştireceğini açıklayan İzmir Doğalgaz Genel Müdürü Ahmet Yetik konuyla ilgili şunları dile getirdi: “İzmir Doğalgaz, SeaCoalprojesi çerçevesinde deniz biyokütlesinin işlenmesi, hidrotermal karbonizasyon süreçlerinin uygulanması ve enerji sistemlerinin analizi alanlarında stratejik katkılarda bulunacaktır. Bu proje, sadece şirketimiz için değil, çevremiz ve geleceğimiz için de değerli bir yatırım olacaktır.”