Uzun süren tartışmalar ve yasal mücadelelerin ardından, İngiltere'nin yasa dışı göçmenleri Ruanda'ya sınır dışı etme planı nihayet yasalaştı. Plan, İngiltere Kralı 3. Charles'ın onayının ardından yürürlüğe girecek. Başbakan Rishi Sunak, parlamentonun her iki kanadından da onay alan Ruanda'nın Güvenliği Yasa Tasarısı'na (Ruanda Planı) ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Sunak, bu "dönüm noktası" niteliğindeki mevzuatın kabulünün, sadece bir ileri adım değil, göç konusundaki küresel denklemde de köklü bir değişiklik anlamına geldiğini savundu.
Uçuşları başlatacaklar
Ruand Yasa Tasarısı ile ilgili Sunak şunları söyledi: "Bu yasa tasarısının kabul edilmesi, bunu yapmamızı sağlayacak ve buraya yasa dışı yollardan gelirseniz burada kalamayacağınızı çok net şekilde ortaya koyacak. Şu anda odak noktamız (Ruanda'ya) uçuşları başlatmak ve bunu yaparken ve hayat kurtarırken önümüzde hiçbir engelin duramayacağı konusunda netim." İngiltere İçişleri Bakanı James Cleverly, göçmenleri Ruanda'ya sınır dışı eden yasa tasarısının parlamentodan geçmesinin ardından yaptığı açıklamada, hükümetin artık Ruanda planını uygulamaya koyabileceğini ve ülkede kalma hakkı olmayan kişileri sınır dışı etmeye başlayabileceğini belirtti. Tasarı, Avam Kamarası ve Lordlar Kamarası arasında birçok kez görüşüldükten sonra nihayet yasalaşmak üzere. Yürürlüğe girebilmesi için Kral 3. Charles'ın onayına ihtiyaç duyuluyor. Başbakan Sunak, dün yaptığı açıklamada, yasa dışı göçmenlerin Ruanda'ya sınır dışı edilmesi için ilk uçuşların 10 ila 12 hafta içinde gerçekleşeceğini duyurmuştu. Bu durum, yasanın muhalefet ve insan hakları savunucuları tarafından yoğun eleştirilerle karşılanmasıyla beraber, yasal ve etik açıdan da birçok soruyu beraberinde getiriyor.
'Ruanda Planı' nedir?
Nisan 2022'de İngiliz hükümeti, "Ruanda Planı" adı altında hazırladığı bir programla düzensiz göçmenleri ve ülkeye yasa dışı yollarla giren sığınma talebinde bulunanları Ruanda'ya göndermeyi hedeflediğini duyurdu. Bu karar, ülkedeki muhalefetin, insan hakları örgütlerinin ve uluslararası kuruluşların, özellikle Birleşmiş Milletler (BM) gibi, tepkisini çekti. Ancak Yargıtay ve Yüksek Mahkeme, bu planı yasal buldu. Ancak Haziran 2022'de Ruanda'ya gönderilecek ilk grup olan 7 kişinin uçuşu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararıyla durduruldu. Bu olayın ardından İçişleri Bakanlığı, Yüksek Mahkeme'de yeni bir dava açtı ve 19 Aralık 2022'de Yüksek Mahkeme, Ruanda'ya göndermenin yasal olduğuna hükmetti. Ancak insan hakları savunucularının başlattığı bir dava sonucunda, Temyiz Mahkemesi 29 Haziran'da Ruanda planının yasal olmadığına karar verdi. Hükümet, bu kararı Yüksek Mahkeme'ye taşıdı ve 15 Kasım'da Yüksek Mahkeme, planın yasaya uygun olmadığına dair bir karar verdi. Bunun üzerine İngiltere ile Ruanda arasında 5 Aralık 2023'te yeni bir anlaşma imzalandı. Bu anlaşmaya göre, İngiltere'nin Ruanda'ya gönderdiği düzensiz göçmenler, üçüncü bir ülkeye sınır dışı edilmeyeceklerdi. Ayrıca, bu kişilere yasal talepleri için destek verilecek ve Ruanda'nın sorumlulukları bağımsız gözlemciler tarafından denetlenecekti. Ruanda, düzensiz göçmenlerin sınır dışı edilebileceği güvenli bir ülke olarak kabul edilecek ve bu konuda yasal adımlar ve uygulamalar hayata geçirilecekti.