Son günlerde yaşanan olaylar çerçevesinde yeni gelişmeler yaşanmaya devam ediyor. Sabah saatlerinde, İzmir Barosu eski Başkanı Av. Özkan Yücel ve Türkiye Barolar Birliği İzmir Delegesi Av. Göksel Akbaba gözaltına alınmıştı. İzmir Barosu gözaltı işleminin ardından, bunun hukuksuz olduğunu söyleyerek protestoların devam edeceğini ifade etmişti. Akşam saatlerinde sıcak bir gelişme daha yaşandı. İzmir Barosu eski Başkanı Av. Özkan Yücel serbest bırakıldı.
İzmir Barosu'ndan açıklama!
Av. Özkan Yücel'in serbest bırakılmasının ardından İzmir Barosu tarafından yapılan açıklamada, ''Tüm meslektaşlarımız serbest bırakılmıştır! Hukuka aykırı bir şekilde gözaltında tutulan meslektaşlarımız bugün serbest bırakılmıştır. Meslektaşlarımız; faşizme karşı meslektaşlarını savunan, direnen, mücadele eden tüm meslektaşlarımızın ortak çabası ile serbest kalmıştır.
Bilinsin ki hiç kimse yalnız yürümeyecektir! Hiçbir meslektaşımız yalnız değildir! Savunma susmayacak, savunma yenilmeyecektir!'' ifadeleri kullanıldı.
Yücel: ''İfademi bile almadılar!''
Serbest bırakıldıktan sonra Son Mühür'e konuşan İzmir Barosu eski Başkanı Av. Özkan Yücel, ''2911 sayılı kanun gereği gözaltına alındım. Yerimi yurdumu adresimi bilmelerine rağmen, hukukçu olduğumu bilmelerine rağmen çağırsalar gideceğimi bilmelerine rağmen gözaltına aldırlar. Bunu gözdağı politikası olarak düşünüyorum. İfademi bile almadan serbest bıraktılar. Madem gözaltına alıyorsunuz neden ifademe başvurmuyorsunuz? Tamamen yıldırma ve gözdağı politikası olduğunu düşünüyorum.'' dedi.
Bizden korkuyorlar!
İzmir Barosu eski Başkanı Özkan Yücel, serbest bırakıldıktan sonra İzmir Adliyesi önünde yaptığı basın açıklamasında, " İzmir Barosu'nun örgütlü gücü, avukatların dayanışması alkışlanmalı. Gerçekten bizden korkuyorlar. İfade almaya cesaret edemediler. İfade tutanaklarına geçireceklerimizden korktular. Kapatılan mahkeme kapılarını, duvarlara asılan dilekçeleri... Hiçbir kanıtı olmadan örgüte yardım iddialarının ne kadar ayıp olduğunu söyleyecektik. Bazı kanun maddelerini biz farkında olmadan kaldırılıp kaldırılmadığını soracaktık. Nerede 2194 diyecektik. Adresini bildiğiniz insanları neden çağırmadınız diyecektik. Bitecek mi, bitmeyecek. Başımıza gelenler ilk değil son da olmayacak. Bizi sessiz kılmaya çalışıyorlar. Mesleğini herhangi bir meslekle ya da kendi durdukları sessiz sedasız yerlerle karıştırıyorlar. Biz yurttaşın gören gözüyüz. Sokaklara çıkışımız bundan. Biz yurttaş için harekete geçiyoruz. Yapacakları en fazla bu" ifadelerini kullandı.
Salondan kaçıyorlar...
İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz, "Bir süredir devam eden gözaltı süreçleri ile ilgili olarak süreç tamamlandı. Aramızda gözaltından çıkıp katılanlar var. Dayanışmanın ne kadar önemli olduğunu tüm ülkeye kanıtladık. Hala araçta bulunan ve usulü işlemlerin tamamlanmasını bekliyoruz. 21 Mart günü bu süreç başladı. Biz İstanbul Barosu'nun görevden alınmasıyla ilgili yola çıkmıştık. O gün İzmir'de gözaltılar başladı. Biz hep söyledik. İstanbul Barosu'nun görevden alınmasının yanlışlığını hep söyledik. Ancak ne yazık ki söylediğimiz hiçbir hukuki değerlendirme dikkate alınmaksızın hukuk dışı bir karar verildi. Biz İzmir'de bir durum yaşadık. Gözaltı kararlarına itiraz ettik ancak itirazlar reddedildi. İtiraz dilekçemizi almadan hakim ve kalem çalışanları adliyeyi terk ettiler. Dilekçemizi ilgili mahkemenin kapısına yapıştırmak üzere tebliğ ettik. Bunun aynısını biz 21 Mart günü İstanbul'da hakim duruşma salonunu terk etti ve salona gelmedi. Orada hiçbir taraf yokken o kararı verdi. Buradan şunu söylemek istiyorum, 2025 yılında yargı ve çalışanları artık salonlardan kaçıyorlar. Avukatların yüzüne talepleri ile ilgili ret ya da kabul kararlarını söylemekten imtina ediyorlar. Böyle bir hukuksuzluk yaşıyoruz" dedi.
Gücümüzü iktidardan değil halktan alıyoruz!
Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı Bahar Gültekin Candemir, " Yurdun dört bir tarafından hukuka aykırı gözaltı haberleri gelirken bu sefer avukatlar gözaltına alındı. Şartlar ne olursa olsun yargını araçsallaştırılmasının karşısında olmaya ve her şartta hukuku savunmaya devam edeceğiz. Biz gücümüzü iktidardan değil halktan alıyoruz" ifadelerine yer verdi.