İZMİR HABERLERİ

İzmir’de emekli askerlerden teğmenlere destek: "Mustafa Kemal'in Askeri" olmak suç mu?

İzmir’de emekli askerler, Kara Harp Okulu’nda mezuniyet töreni sonrası "Mustafa Kemal’in askerleriyiz" sloganları atan ve kılıç çatarak kutlama yapan teğmenlere yönelik Türk Silahlı Kuvvetleri’nden ihraç edilme talebini protesto etti. Emekli askerler, genç teğmenlere destek vererek, yapılan haksız işlemleri reddettiklerini ve Atatürk’ün ideallerine sahip çıkacaklarını vurguladı.

SON MÜHÜR - OSMAN GÜNDEN / İzmir’in Konak ilçesinde bir araya gelen emekli askerler, Kara Harp Okulu’nda mezuniyet töreni sonrası "Mustafa Kemal’in askerleriyiz" sloganları atan ve kılıç çatarak kutlama yapan teğmenlerin Türk Silahlı Kuvvetleri’nden (TSK) ihraç edilmesi talebiyle Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edilmesini protesto etti. Emekli askerler, "Teğmenime Dokunma" başlıklı bir basın açıklaması yaparak, genç teğmenlere destek verdiklerini belirtti.

Basın açıklaması, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından başladı. Katılımcılar, bu saygı duruşu ile Türk milletinin bağımsızlık mücadelesine olan bağlılıklarını bir kez daha dile getirdi. Ardından, emekli askerler adına Jandarma Tuğgeneral Gazi Şerafettin Kaplan açıklama yapmak üzere kürsüye çıktı.

"Mustafa Kemal’in Askerleriyiz" sloganları tartışma yarattı

Kaplan, açıklamasında, Kara Harp Okulu'ndan mezun olan bir grup teğmenin, mezuniyet töreni sonrasında özel olarak kutlama yapmak amacıyla kılıç çatarak "Mustafa Kemal’in askerleriyiz" demelerinin bazı kesimler tarafından rahatsızlıkla karşılandığını belirtti. Kaplan, bununla ilgili şu ifadeyi kullandı: "Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını, ülkenin bölünmez bütünlüğünü, Türk Ulusu’nun namus ve şerefini korumaya ant içmek nasıl rahatsızlığa neden olabilir?"

Disiplin anlayışına tepki: Gençlerin kutlaması neden disiplinsizlik sayılsın?

Kaplan, olayın ardından Türk Silahlı Kuvvetleri’nden yapılan açıklamalarda, teğmenlerin kılıç gösterisinin disiplinsizlik olarak değerlendirildiğini hatırlatarak, bu değerlendirmeye itiraz etti: "Olaydan iki hafta önce, Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda komuta kademesinin huzurunda yapılan bir törende ant içilmiş ve görevli subaylar da kutlanmıştır. Ancak bu noktada sorulması gereken bir şey var: Resmi törenin ardından, teğmen olmanın heyecanını yaşayan, yıldızlarını yeni takmış gençlerin bir araya gelip mezuniyetlerini kutlamak istemelerinin ne gibi bir disiplinsizlikle ilgisi olabilir?"

"Mustafa Kemal'in Askeri" olmak suç mu?

Kaplan, "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" diyen teğmenlerin eyleminin suç sayılmasını şu şekilde eleştirdi: "‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ diyen teğmenlerin eylemi nasıl oluyor da suç kapsamına alınabiliyor? Asker ve sivil Mustafa Kemal’in askerleri, Atatürk’ün yol arkadaşları olan bizler, bugün burada en genç ‘Mustafa Kemal’in Askeri’ olan teğmenlerimize yapılmakta olan haksız ve hukuksuz işlemleri reddetmek ve teğmenlerimize destek olmak için toplandık."

13 Mart törenine atıfta bulunarak ikiyüzlülüğe dikkat çekti

Jandarma Tuğgeneral Kaplan, açıklamasına devamla, Kara Harp Okulu’nda her yıl 13 Mart'ta yapılan Atatürk’ün okuluna girişini anma törenine atıfta bulunarak, şu ifadelere yer verdi: "Kara Harp Okulu'nda her yıl 13 Mart’ta Atatürk’ün okulumuza girişini anma töreninde, O’nun yaka numarası okunurken bütün Harbiyeliler ‘içimizde’ diye haykırırlar. 13 Mart 2024 tarihinde yapılan kutlamada, aynı haykırış salonu inletirken, protokol sıralarında oturan bütün üst düzey komutanlar ve konuklar bu haykırışı çılgınca alkışladılar. Ancak bu çılgınca alkışlayan eller, medyada dolaşan haberlere göre, bu teğmenleri Türk Silahlı Kuvvetleri’nden bağlarını koparmak ya da cezalandırmak için imza atmaya hazırlanmaktadırlar."

Kaplan, bu durumda yaşanabilecek olumsuz bir kararın, sadece teğmenleri değil, aynı zamanda Mustafa Kemal Atatürk’ü hedef alacağını belirtti: "Bu gerçekleşirse, Türk Silahlı Kuvvetleri'nden bağı koparılacak ya da cezalandırılacak olan yalnızca teğmenler değil, bizzat Mustafa Kemal Atatürk olacaktır."

"Teğmenlerin kimin askeri olmasını istersiniz?"

Hukuka aykırı bir ayrımcılık ve cezalandırma kararının verilmesi durumunda, Kaplan, karara imza atanlara şu soruyu yöneltti: "Teğmenlerin kimin askeri olmasını isterdiniz?" Kaplan, bu olayla ilgili olarak Türk Silahlı Kuvvetleri’nin itibarı konusunda da şu görüşünü paylaştı: "‘Türk Silahlı Kuvvetleri’nin itibarı zedelendi’ diyorlar. Tam tersine bu idealist gençler, kaybedilen itibarı yeniden kazanma ve millete umut olma sevdasında olan gençlerdir."

Son mesaj: "Sakın yılmayın!"

Kaplan, açıklamasını, genç teğmenlere yönelik cesaretlendirici bir mesajla sonlandırdı: "Atatürk’ün askeri, genç teğmenler, haksızlığa uğrayabilirsiniz, sakın yılmayın. Gençliğe Hitabe’yi tekrar tekrar okuyun. Rehberiniz Atatürk olduğu sürece, zorluk çekebilirsiniz ama başınız asla eğilmez."

Açıklamada, teğmenlere destek için yapılan çağrıların yanı sıra, Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki disiplin anlayışının tartışmaya açılmasına da dikkat çekildi. Emekli askerler, bu süreçte gençlerin yanında olduklarını yinelediler ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nden koparılacak herhangi bir kişinin, Atatürk’ün ideallerine, Cumhuriyet değerlerine ve Türk milletinin bağımsızlık mücadelesine karşı bir tutum sergilemiş olacağına vurgu yaptılar.