İzmir’de yaşayan 3 çocuk annesi Nihal İmen’e (54), 9 yıl önce Parkinson hastalığı teşhisi kondu. Yıllar boyunca ilaç tedavisiyle yaşamını sürdürmeye çalışan İmen, son dönemde etkisini yitiren ilaçlara alternatif olarak yeni bir yöntemle sağlığına kavuşmaya başladı. Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde uygulanan yöntemle, ince bağırsağından yerleştirilen kateter aracılığıyla dopamin hormonu doğrudan vücuduna verilmeye başlandı.

“Hayatım yeniden başladı”

Uzun süredir bağımsız hareket edemediğini anlatan Nihal İmen, yeni tedavi sayesinde umutlarının yeniden yeşerdiğini dile getirdi. Önceki aylarda bastonla dahi yürümekte zorlandığını belirten İmen, “Yanımda bir refakatçi olmadan evden çıkamıyordum. Donmalar yaşıyordum, enerjim bir anda tükeniyordu. Şimdi ise yurt dışında yaşayan kızıma gitmeyi planlıyorum” dedi.

Günde 10 bin adım hedefi

Hastalığa yakalandığı günden bu yana fiziksel aktivitelere önem verdiğini anlatan İmen, “Günde 10 bin adım atma hedefi koydum kendime. Fizik tedavi aldım, evde egzersiz yapmayı aksatmadım. Ancak hastalık ilerleyince elimdeki imkânlar yetersiz kaldı. Bu tedaviyle yeniden bir şeyler yapabilme gücü kazandım” diye konuştu.

Yeni nesil tedavi

Nöroloji Uzmanı Dr. Banu Gümüştaş, Parkinsonun beyinde dopamin üreten hücrelerin kaybıyla ortaya çıktığını belirterek, ağız yoluyla alınan ilaçların zamanla yetersiz hale geldiğini söyledi. Gümüştaş, “İnce bağırsağa yerleştirilen kateter sayesinde dopamin doğrudan ve kesintisiz bir şekilde vücuda veriliyor. Bu yöntem sayesinde ilacın etkisi hızla ortaya çıkıyor” dedi.

Kırsalda parkinson riski daha yüksek

Parkinsonun genellikle ileri yaşlarda ortaya çıktığını, ancak kırsal bölgelerde genç yaşlarda da görülebileceğini vurgulayan Dr. Gümüştaş, “Tarım ilaçlarına uzun süreli maruz kalmak, kuyu suyu tüketmek gibi etkenler hastalığın ortaya çıkmasında rol oynayabiliyor” ifadelerini kullandı.

“Hijyen kurallarına dikkat şart”

Tedavinin başarısı için hastanın kateter bölgesinin bakımına dikkat etmesi gerektiğini belirten Gümüştaş, “Hasta, cihazın kullanımı ve doz ayarlaması konusunda bilgilendirildi. Şuurun açık olması, demans bulgusu olmaması bu yöntemi uygulayabilmemiz için şart” diye konuştu.

11 Nisan Dünya Parkinson Günü dolayısıyla vatandaşlara da çağrıda bulunan Dr. Gümüştaş, “Tükettiğimiz meyve ve sebzelerde çok fazla tarım ilacı kalıntısı olabiliyor. Bu maddeler uzun vadede Parkinson gibi hastalıkların zeminini oluşturabiliyor. Gıdaların kabuklarını soymak ve iyice yıkamak büyük önem taşıyor” dedi.

Kaynak: DHA