ALPEREN ÖZDEMİR - İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Ekim ayı olağan üçüncü oturumu, Başkanvekili Altan İnanç yönetiminde gerçekleştirildi. Oturumda Bayraklı’daki rezerv alanın orman statüsünden çıkarılması kararı mecliste tartışma yarattı. CHP Grup Sözcüsü Evin Sönmez ve AK Parti Grup Başkanvekili Hakan Yıldız arasında tartışmalar yaşandı.

"Bu karardan dönülmesi gerekiyor"

Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre Bayraklı’da 375 hektarlık alanın orman statüsünün kaldırılması gündeme geldi. CHP Grup Sözcüsü Evin Sönmez, Cumhurbaşkanı kararıyla tekrar çıkarılan Bayraklı’daki rezerv alan hakkında açıklamada bulundu. Sönmez, 1995 yılında Ağırkuyu Deresi'nin taşması sonucu yaşanan büyük felaketi hatırlatarak şu açıklamayı yaptı:

“1995 yılında Ağırkuyu Deresi'nin taşmasıyla büyük bir felaket yaşandı. 63 kişi boğularak hayatını kaybetti. Açılan davalara rağmen 2014 yılında bölgede Bayraklı Şehir Hastanesi inşa edildi. Bu alanın orman sınırından çıkarılmasını ciddi bir üzüntüyle karşılıyoruz. Ayrıca, bu alanın orman sınırından çıkarılmasına karşı bir mahkeme kararı da var. Plan davalarında mahkeme, meslek odalarını haklı bulmuş. Bu karardan dönülmesi için meclisteki tüm gruplarımızı desteğe çağırıyorum.”

"Burası orman değil"

AK Parti Grup Başkanvekili Yıldız, eleştirilere yanıt vererek bölgenin orman vasfında olmadığını savundu. Yıldız, bölgenin yıllar önce çekilmiş fotoğraflarını paylaşarak, şu açıklamayı yaptı:

“"İzmir depremi 30 Ekim'de oldu. O dönem belediye meclis üyesiydi ve çok yoğun şekilde çalıştık. Binlerce insan orta, ağır ve az hasarlı binalarda kaldı. Bakanlık orta ve ağır hasarlı binalarla ilgi rezerv alan belirledi. Orada 1,5 yıl içinde 6 bin konut yaptık. Tamamında depremzedeler oturuyor. Bugün boş denilen yerler yüzde 12'si mahkemelerin sonuçlanması için bırakılmış rezervler. Sadece orada kız öğrenci yurdu için bakanlığın aldığı yerler var. Onlar dışında tamamı bu. Orada 2014 yılında çekilmiş fotoğraf var. Tek bir ağaç yok. Şimdi orada yollar yapılmış, hastane yapılmış, altyapı yapılmış... Şimdi geçtiğimiz aylarda bir yerle ilgili Balçova'da yer talebi geldi İmar Komisyonu'na. Ben ve komisyon üyesi arkadaşlarımız bürokratlarımız ziyaret ettik ve konuyu anlattılar. Balçova Çetin Emeç Köyü'nde bir ada. Burası 100 binlik planda orman alanı. Mülkiyeti İzBB'nin. Ağaçlar var mı? Var. Ancak bir bölümü için ormandan görüş almışız 250 dönüm ile ilgili. Buranın orman vasfından çıkarılması ile ilgili Orman Bakanlığı görüş vermiş. Size verince oluyor da, depremzedeler için orman olmayan bir yer için verince olmuyor... Bu kentte 1 konut bitirmemiş İzBB'nin 6 bin konut bitirmiş ve yüzde 80'inde depremzedelerin oturduğu yerle ilgili bunları demesini üzülerek karşılıyorum. Balçova arsa mağdurları ile ilgili bir zayiat problemi var. Burayı plan içine katarsak ve genişleme konut lekesi koyarsak hem de günün sonra ev alanların zayiatlarını karşılayacağız hem de emsalleri biraz oynayarak dönüşüm yapılacak ve sayın başkanın vaat ettiği 25 bin konut yapılacak. Biz buna evet dedik. Neden? Çünkü deprem yaşadık. Bu kentte deprem sorununu ve kentsel dönüşüm sorununu biliyoruz. Halk Konut diye kurduğunuz konutlardan 1 tanesi hariç ilerlemediğini biliyoruz. Bu kadar alanı bir beceriksizliğin geçen dönemli mirasını aldınız. 104 maddenin 100'üne mutabık kalınması yerine kentin sorununu çözmeyen Soyer yerine kentin sorunlarını çözmeyi hedefleyen Cemil Tugay'ın geldiğini zannetmiştim. Bakıyorum bir taraftan hikaye yazıyorlar. Bu bakışla ne Cemil Bey yol ilerleyebilir ne bu bakışla bir yol ilerleyemeyiz .Ben bu kentte doğdum, burada yaşıyorum. Hepimizin bu kente borcu var. Kayıtlara geçsin. Biz 100 binlik planlar ile ilgili meseleyi çözme kanaatindeyiz. Bir yandan kendi tarafınızda ağaçları kesmekten çekinmeyip konut yapacağım derseniz, bir yandan depremzedeler için yapılan alanda ağaçları geri ver derseniz nasıl süreci geçiririz bilmiyoruz." 

"Eksiklerimizi tamamlarız"

Son olarak CHP Grup Başkanvekili Levent Zafer Yıldır, yapılan eleştirileri yanıtladı ve şunları söyledi:

“Yaklaşık 6 ay geçti. Bir sürü şey yaptık. Eksik bırakılan işler, hatalar varsa bunları düzeltmek zorundayız. Var olan aksaklıkların, dünya genelinde yaşanan gelişmelerden, ülke yönetimindeki yanlış planlardan mı kaynaklandığını ayırmak istiyoruz.”

Yıldır, yanan orman alanlarına ilişkin makul gerekçeleri olduğunu belirtti ve şu açıklamayı yaptı:

“Bu bölgede heyelan ve sel felaketinin olma olasılığı vardır. Cumhur İttifakı grubu bazı konularda bizi önceden uyarmak zorunluluğu hissediyorsa, biz de benzer bir görevi hükümeti uyarmak konusunda üstleniyoruz.”

"İZSU'ya 3 yeni soruşturma!"

İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan’ın yargılanma sürecine de değinen Yıldır, şunları söyledi:

“İZSU Genel Müdürümüz 22,5 yıldan yargılanıyor. Ayrıca 3 soruşturma daha gündeme gelmiştir. Göreve geldikten 22 gün sonra arkadaşımızın gözaltına alınıp, 22,5 yılla yargılanmasını halen anlamış değilim. Ama gerçekten bir samimi yaklaşım getirilecekse, bizim bürokratlarımızın da morallerinin düzeltilmesini düşünüyoruz. Biz elimizden geleni yapıyoruz ama 22 gün sonra sanki 22’ye nazire yapar gibi hemen 22,5 yılla yargılamaya çalışmanın arkasında iyi bir niyet görmediğimizi söylemek istiyorum.”

"Bakanlıkla birlikte hareket ettik"

Körfez kirliliği konusuna da değinen Yıldır, Gediz Nehri ve kirliliği yaratan nedenlerle ilgili şu detayları verdi:

“Kirliliği yaratan nedenler var, bir de buna karşı kısa, orta ve uzun vadede neler yapılabilir ile ilgili bir konuşma yapacaktım. Gediz Murat Dağı’ndan doğuyor. Burada bir maden ruhsatı veriliyor. ÇED raporu bakanlık tarafından kabul edilmesine rağmen maden ruhsatı kabul edilmiyor. Bu davaya Büyükşehir Belediyesi olarak Bakanlığın yanında müdahil olduk. Ancak bugün aldığım habere göre mahkeme aleyhimize karar vermiş. Bunlarla ilgili süreç devam ediyor. Belki ilerleyen süreçte Bakanlıkla birlikte bizim lehimize bir karar da çıkabilir. Geldiğimiz günden beri ‘iyi olan şeylerde destek oluyoruz, iyi olmayan şeylerde eleştirilerde’ bulunuyoruz. İlave olarak özeleştiri de yapıyoruz.”

Tugay'ın vaatleri arasındaydı: Emeklilere müjde

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın seçim vaatleri arasında yer alan emekli olan ve sosyal yardım alan vatandaşlara su indirimi önerisi meclisten geçti.

İzmir'de ikamet eden ve sosyal yardım alan emeklilere su desteği sağlamayı planlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu kapsamda 0-4 metreküp suyu şartlara uyan vatandaşlar için ücretsiz verilmesine karar verdi.

0-4 metreküp suyun üstünde kullanan vatandaşların da faturalarında yüzde 50 indirim yapılmasına karar verdi. İlgili önerge Ekim ayı olağan meclisinin 3'üncü oturumunda mecliste oy birliği ile kabul edildi.

Muhabir: ALPEREN ÖZDEMİR