Konak Belediyesi’nde son haftalarda yaşanan konser, maaş, atama krizlerine bir de hiyerarşi krizi eklendi. Konak Belediyesi'nde memur olamayan bazı personelin, Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu'dan güç alarak memurların amiri gibi davranması ve emirler vermesi, belediye personeli arasında ciddi rahatsızlıklara yol açtı.
Personelden gelen şikayetler doğrultusunda yetkili sendika Konak Belediye Başkanlığı'nı yazılı olarak uyardı. Gönderilen yazıda, "İşçi statüsünde görev yapan personelin memur ve sözleşmeli personel üzerinde mevzuata aykırı olarak hiyerarşik olarak üst olarak görevlendirmelerinin durdurulması, geri alınması ile iptaline dair..." ifadelerine yer verildi.
Bahsi geçen kişilerden birinin Ulutaş olduğu düşünülüyor
Uyarıda, söz konusu personelin memurlar üzerinde mevzuata aykırı bir şekilde hiyerarşik olarak üst görevlerde bulunduğu vurgulandı. Gelen duyumlara göre, belirtilen isimlerden birinin Veli Ağababa’nın hemşehrisi olan ve annesi HDP'den Malatya Milletvekili adayı olmuş ve özel kalem gibi görevlendirilen lise mezunu daha önce belediye ambulansında çalışan Barkın Ulutaş olduğu öne sürüldü. Ulutaş'ın resmi olarak özel kalem müdürlüğü kadrosu olmadığı halde ve Merbel işçisi olarak çalışmasına rağmen memurlara emir vererek tüm çalışanların tepkisini topladığı öne sürüldü. Öte yandan sendika yazısında yer alan, "işçi kadrosunda personel olarak görev yapanların idari görev, müdürlük ya da amirlik statüsünde görevlendirilemeyeceği ve yetkilendirilemeyeceği." ifadelerinin doğrudan bu duruma yönelik olduğunu iddia edildi. Yine Başkan Mutlu’nun bazı işçi personele verdiği geçersiz yetkilerin o kişilerce de memurlar üzerinde baskı unsuru olarak kullanıldığı iddia edildi.
"Mevzuata aykırı" görevlendirme vurgusu
Sendika yazısında işçi ve sözleşmeli personelin memur statüsündeki personel üzerinde denetim gücünü kullanmasının ve bu kapsamda yetkilendirilmesinin de mevzuata aykırı olduğu vurgulandı. Yazıda, "657 sayılı Kanun ve ilgili yönetmeliklere göre memurca yürütülmesi gereken görevler vekaleten de olsa işçi veya sözleşmeli personel statüsündeki personel eliyle yürütülemez" ifadesiyle bu durumun yasalarla çeliştiği belirtildi. Sendika, bu tür hiyerarşik yanlışlıkların ve mevzuata aykırı uygulamaların devam etmesi halinde, işyeri huzur ve verimliliğinin ciddi şekilde olumsuz etkileneceğini kaydetti. İşçi statüsündeki personelin, memur ve amirlik yetkisi taşımalarının yasalarla çeliştiği, bu durumun kamu hizmetlerinin sürekliliğini de tehdit ettiği bildirildi.
Sendikadan "Tüm işlemleri geri çekin" talebi
Sendika, tüm müdürlüklerin ve birimlerin mevzuata uygun işlemler tesis etmesi gerektiğinin altını çizerek, işçi statüsünde olduğu halde memur personel üzerinde yetkilendirilen veya görevlendirilen personelin tüm işlemlerinin geri çekilmesini talep etti. "Bu itibarla; memur, işçi ve sözleşmeli personel farklı statülere sahip olup farklı kanunlara tabi olduklarından; sözleşmeli personel ya da 4857 sayılı iş kanununa tabi işçi personelin memur ve amiri arasında bir hiyerarşik kademeye konulması veya işlem yapmak üzere yetkilendirilmesi ya da görevlendirilmesi, bir memurun amiri olması ya da eylemsel olarak bu yönde görevlendirilmesi ya da yetkilendirilmesi yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine aykırıdır" ifadesiyle durumun ciddiyeti bir kez daha vurgulandı.
Hata düzeltilmezse Bakanlık devreye girecek
İhtar yazısında son olarak, "Mevzuata uygun işlemler tesis edilmek sureti ile belediye başkanlığının tabi olabileceği adli, idari, mali sorunlar ile kamu zararı oluşmasının temin edilmesi hususunda hassasiyet gösterilmesini" ve "söz konusu yetkilendirme, görevlendirme, resmi veyahut sözlü talimatlar nedeniyle Belediye Başkanlığının Sayıştay sorgusuna veyahut İçişleri Bakanlığı denetimine muhatap olabileceğinin dikkate alınmasını" vurgulayarak, usulsüz atamaların derhal kaldırılması gerektiği, aksi takdirde hukuken belediyenin karşılaşacağı sorunların ciddiyeti bir kez daha ifade edildi.