SON MÜHÜR - OSMAN GÜNDEN / Açıklamada, yıllık enflasyonun yüzde 90 seviyelerinde olduğunu belirten sendikalar, hükümetin kamu çalışanları için yaptığı maaş zammının sadece yüzde 11,54 olduğuna dikkat çekti. Yapılan açıklamada, “Bilimsel verilerle yapılan çalışmalarda, yıllık enflasyonun yüzde 90’larda gerçekleştiği bir ülkede, yüzde 11,54 gibi zam açıklaması sefalet ve rezalet ücret dayatmasıdır” denildi. Sendikalar, bu zammın kamu emekçilerinin yaşam standartlarını daha da kötüleştirdiği ve enflasyon karşısında ücretlerin eridiği konusunda hemfikir.
Siyasi iktidara sert uyarı: Gerçek toplu sözleşme talepleri
Açıklamada, siyasi iktidara yönelik sert eleştiriler de yer aldı. Kamu emekçilerinin temsilcileri, hükümete gerçek bir toplu sözleşme masasına oturulması ve insanca yaşanacak bir maaş artışı yapılması çağrısında bulundu. “Bu durum karşısında siyasi iktidarı, kamu emekçileri ve onların temsilcisi durumunda olan bizlerle tekrar gerçek bir toplu sözleşme masasına oturmaya ve onurlu, insanca yaşanacak bir zammı 15 Ocak tarihine kadar taleplerimiz doğrultusunda hayata geçirme noktasında uyarıyoruz" denilen açıklamada, kamu çalışanlarının taleplerinin görmezden gelinemeyeceği vurgulandı.
Sendikalar, ücret adaletsizliğine dikkat çekti
Açıklamada ayrıca, TÜİK’in yıllık enflasyon rakamlarına da tepki gösterildi. Kamu çalışanları, TÜİK’in enflasyon verilerinin gerçeği yansıtmadığını belirterek, “TÜİK’in yıllık enflasyonunun yüzde 44,38 olarak açıklanması, çarşıdaki, pazardaki ve mutfaktaki gerçek enflasyondan ne kadar uzak durduğunun en önemli kanıtıdır” ifadesini kullandı. Sendikalar, TÜİK verilerinin siyasal manipülasyona dayalı olduğuna dikkat çekti.
"Gerçek grevli toplu sözleşme yasası talep ediyoruz"
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, KESK, BASK, HÜR-SEN ve ASİM-SEN temsilcileri, kamu çalışanlarının yaşam koşullarının her geçen yıl daha da zorlaştığını ifade etti. Özellikle, çalışanların sosyal güvencelerinin ve maaşlarının onurlu bir seviyeye çekilmesi gerektiği dile getirildi. Kamu emekçilerinin yaşam standartlarının açlık ve sefalet düzeyine doğru sürüklendiği belirtilen açıklamada, "Bizler, gerçeği ve bilimi ters yüz eden bu siyasal illüzyona ve sefalet ücret dayatmasına boyun eğmeyeceğiz" denildi.
Sendika temsilcileri, hükümetin sahte sendika yasası ile çalışma koşullarını kötüleştirerek, ek ve yan ödemelerin taban maaş ve emekli aylıklarına dahil edilmemesinin, emekli maaşlarında ciddi kayıplara yol açtığını belirtti. Bu kayıpların oranının yüzde 55’e kadar çıktığı ifade edilen açıklamada, bu adaletsizliklerin ortadan kaldırılması gerektiği vurgulandı.
13 Ocak'ta iş bırakma eylemi
Sendika temsilcileri, bu eşitsizliklere karşı, 13 Ocak Pazartesi günü iş bırakma eylemi yapacaklarını duyurdu. Milyonlarca kamu çalışanı, bu tarihte üretimden gelen güçlerini kullanarak protesto yapacak. “Tüm iş yerlerimizde iş bırakıyor ve siyasi iktidarı uyarıyoruz” diyen sendikalar, kamu emekçilerine yönelik daha insanca bir yaşam talep ettiklerini ve bu konuda adım atılmasını beklediklerini belirtti.
Baskı artıyor
Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Hüseyin Kara, Mülkiyeliler Birliği’nde düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmasında, hükümetin kamu çalışanlarının taleplerine karşı duyarsız kaldığını ve bunun, çalışanlar arasında büyük bir öfke yarattığını ifade etti. Kara, "Bizler, yıllardır haklarımızı savunuyoruz ve bu sefer taleplerimize karşılık verilmediği takdirde daha geniş kapsamlı grevler ve protestolar gerçekleştirebiliriz" diyerek, eylemlerin büyüyeceği konusunda uyarıda bulundu.
KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak ve Ahmet Karagöz ise yaptıkları konuşmalarında, kamu çalışanlarının yaşam standartlarının giderek daha düşük bir seviyeye indiğini ve bu durumun sürdürülebilir olmadığını ifade etti. "Eğer hükümet bu talepleri ciddiye almazsa, sesimizi daha yüksek çıkaracağız" diyen Koçak, toplu sözleşme masasında gerçek bir müzakere sürecinin başlaması gerektiğinin altını çizdi.
"Biz buradayız, taleplerimizi duyun"
BASK Genel Başkanı Mehmet Alper Öğretici, HÜR-SEN Konfederasyonu Genel Başkanı Levent Kuruoğlu ve ASİM-SEN Genel Başkanı Özgür Karaca da açıklamalarda bulunarak, kamu çalışanlarının taleplerine duyarsız kalan siyasi iktidara karşı birleşik bir tutum sergileyeceklerini ifade etti. Öğretici, “Bu haklı mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz ve tüm kamu emekçileriyle birlikte sesimizi daha güçlü bir şekilde duyuracağız” dedi.