SON MÜHÜR - ALPER TEMİZ / Bahçeli’nin bu çıkışı, Türkiye’deki siyasi arenada geniş yankı uyandırırken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan konuyla ilgili henüz bir açıklama yapmadı. AK Parti kurmaylarından bazıları, Bahçeli’nin yaptığı açıklamaların “tarihi bir öneme” sahip olduğuna vurgu yaptı. Bahçeli ve MHP, terörle mücadele ve siyasi sürece dair yaklaşımını net bir şekilde ortaya koyarken, muhalefet partilerinden sert tepkiler geldi.
Türkiye İttifakı Partisi Sözcüsü Ferhat Yılmaz’dan sert tepki
Konuyla ilgili ilk açıklamalardan biri, Türkiye İttifakı Partisi Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Ferhat Yılmaz’dan geldi. Yılmaz, partisi adına yaptığı basın toplantısında, Bahçeli’nin açıklamalarını ve terör örgütü elebaşısının meclise getirilmesi çağrısını güçlü bir şekilde eleştirdi.
Yılmaz, “Son günlerde ülke gündemini işgal eden terör örgütü elebaşısı, bebek katili, İmralı canisinin meclise getirilmesi bizleri olduğu gibi şehitlerimizi, gazilerimizi, şehit ve gazi yakınları başta olmak üzere bu ülkenin üniter yapısından yana olan büyük Türk milleti ailesinin her bir ferdini derinden üzmüştür. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir” dedi.
Yılmaz, süreci yöneten yetkililere bir ön şart sundu. “Terörün bitirilmesi için yapılacak bazı girişimler var ise bunları dinlemeye hazırız. Ancak ön şartımız terör elebaşının gazi meclisimizde konuşturulmak isteğinden vazgeçilmesidir!” şeklinde konuşarak, bu tür girişimlerin kabul edilemeyeceğini ifade etti.
Yılmaz: "Türk Milletinin kararı olmalıdır"
Ferhat Yılmaz, sürecin nasıl yönetilmesi gerektiğine dair değerlendirmelerini de paylaştı. Alınacak kararların yalnızca parti veya ittifakların değil, tüm Türk milletinin kararı olması gerektiğini belirterek, “Anayasa’da federatif yapıyı çağrıştıracak düzenlemeler ve ikinci bir Habur rezaleti olamaz” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, Yılmaz’ın, Türkiye’nin üniter yapısının korunmasına verdiği önemin altını çizen bir uyarıydı.
Yılmaz, DEM Parti’nin açıklamalarına da sert tepki gösterdi. DEM Parti’nin tehditkâr ifadelerini kınayan Yılmaz, şu açıklamalarda bulundu: “Terör ağzı ile Türk milletini ve devletini tehdit etme cüretini gösteren ve 'istediğimiz olmaz ise ülkenizi Gazze’ye çeviririz' diyen salyalı ağızlara da devletten aldığı maaş verilmemeli ve yasalar çerçevesinde cezası verilmelidir.”
Seçkin Boyunağa: “Partimizin açıklaması kritik önemdedir”
Türkiye İttifakı Partisi İzmir İl Başkanı Seçkin Boyunağa da, Ferhat Yılmaz’ın açıklamalarını değerlendirdi ve İzmir özelinde bir dizi uyarıda bulundu. Boyunağa, “Partimizin açıklaması kritik önemdedir” diyerek, sürecin doğru bir şekilde yönetilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Boyunağa, Türk milletinin zorlu bir süreçten geçtiğini ve yurtiçi ile yurtdışındaki gelişmelerin devletin refleks göstermesini zorunlu kıldığını ifade etti. Ancak, Boyunağa’ya göre, bazı siyasetçilerin bu süreci istismar ederek Türk milletinin güvenini zedelediği ve toplumsal huzuru bozduğu gerçeği ortadaydı. “Terörist başından medet umularak yapılacak siyaseti Türk milleti dün olduğu gibi bugün de istemiyor ve daha önemlisi karşısında duruyor” diyen Boyunağa, bu tür yaklaşımların, toplumun geniş kesimlerinin tepkisini çekeceğini belirtti.
İzmir’deki siyasi çıkarımlar
Boyunağa, açıklamalarında İzmir özeline de değindi. Önceki Dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in, DEM Parti ile birlikte düzenlediği etkinlikleri eleştirerek, “Şehit Fethi Sekin’in vefatının yıldönümünde DEM Partililerle etkinlik yapan Tunç Soyer, yaşanılan süreci istismar edenler arasında yer aldı. İzmir barışı konuşuyor adı altında CHP’nin DEM Parti ile resmi işbirliği kurmasını önerdi. Atatürkçü olduğunu iddia eden bir siyasetçiye terör uzantılarıyla ittifak yapma daveti yakışır mı?” diyerek, Soyer’i sert bir şekilde eleştirdi.
Boyunağa, Soyer’in terörle ilişkili partilerle işbirliği yapma önerisini, Türk milletinin hassasiyetlerini hiçe sayan bir yaklaşım olarak gördüklerini ifade etti ve İzmirlilere bu konuda takdir hakkı tanıdıklarını söyledi. İzmir’de terör sevicilerin, bu süreçten faydalanmaya çalıştığını ve bunlara karşı Türk milliyetçilerinin uyanık olduğunu vurguladı. Boyunağa, “Bu sürecin sayesinde İBB’de ya da İzmir’in herhangi bir kurumunda kendisine ön açmak isteyen terör seviciler, karşısında İzmirli Türk milliyetçilerini bulacaktır” şeklinde konuştu.