Dünya genelinde kritik dengelerin hâlâ sarsıldığı bir dönemde, özellikle Türkiye’nin bulunduğu bölgede sıcak çatışmalar durmak bilmeyerek devam ediyor. Bu durum, hem Türk Silahlı Kuvvetleri'nin hem de dost ve müttefik ülkelerin mühimmat ihtiyaçlarını sürekli olarak artırıyor.
Makine ve Kimya Endüstrisi AŞ (MKE), Türkiye ve Türk Silahlı Kuvvetleri başta olmak üzere güvenlik birimlerinin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla üretim yaparken, aynı zamanda üretim kapasitesini artırmak için çeşitli yatırımlar gerçekleştiriyor.
Köklü firma, sevk barutları, roket yakıtları ve patlayıcıların üretim kapasitesini artırmak amacıyla önemli bir yatırım programı başlatıyor.
Bu kapsamda, toplamda 11.000 m² kapalı alanda yatırımlara başlayacak olan MKE, 500.000 m²’lik yerleşim alanında büyük çaplı tesis kurulumları gerçekleştirecek. Yeni yatırımların hayata geçmesiyle MKE AŞ’nin mevcut üretim kapasitesinde %350’lik bir artış hedefleniyor.
MKE AŞ Yönetim Kurulu ve İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. İsmet Sayhan, bu yatırımların savunma sanayiinin ihtiyaçlarını karşılamak ve kritik kimyasal hammadde üretimindeki bağımsızlığı artırmak için atılmış önemli bir adım olduğunu vurguladı. Sayhan, "Modern üretim teknikleri ve ileri teknoloji kullanarak, yerli ve milli üretimi güçlendireceğiz" ifadelerini kullandı.
"Milli üretim kapasitemizi artırarak, dışa bağımlılığı azaltacağız"
MKE AŞ’nin önemli yatırımlarından biri de Nitroselüloz Üretim Hattı. İstanbul’daki SAHA EXPO’24 Uluslararası Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı’nda MKE AŞ ile Nanografi AŞ arasında “Nitroselüloz Üretim Hattı” için stratejik öneme sahip bir sözleşme imzalandı. Kırıkkale’de inşa edilecek olan bu üretim hattının sözleşmesine MKE AŞ adına Prof. Dr. İsmet Sayhan ve Nanografi AŞ adına AHLATCI Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet AHLATCI imza koydu.
Prof. Dr. İsmet Sayhan, sözleşmeyle ilgili yaptığı açıklamada, “Bu proje, Türkiye’nin savunma sanayisinde kendi ayakları üzerinde durma kararlılığının en somut göstergelerinden biridir. Milli üretim kapasitemizi artırarak, dışa bağımlılığı azaltacak ve ulusal güvenliğimize büyük katkı sağlayacağız” dedi.
Ahmet AHLATCI ise, “Nanografi olarak, savunma sanayimizin güçlenmesine katkı sağlayacak bu projede yer almaktan gurur duyuyoruz. Ülkemiz için stratejik öneme sahip bu tesis, tamamen yerli teknoloji ile kurulacak ve gelecek nesillere güçlü bir miras bırakacağız” şeklinde konuştu.
2025 yılı sonunda tamamlanması planlanan üretim hattı, Türkiye’nin mühimmat üretimindeki kritik bileşenlerinden biri olan Nitroselüloz ihtiyacını karşılayarak, dışa bağımlılığı önemli ölçüde azaltmayı amaçlıyor. Bu proje, Türkiye’nin savunma kabiliyetlerini güçlendirme hedefi doğrultusunda büyük bir adım olarak değerlendiriliyor.