Diyarbakır'da meydana gelen Narin cinayetiyle ilgili önemli bir gelişme yaşandı. Eski Diyarbakır Barosu Başkanı Avukat Nahit Eren, sosyal medya hesabından, İstanbul Adli Tıp Kurumu'na ait bir raporu paylaştı. Eren, raporun Narin Güran’ın cesedinde bulunan kıl ve saç parçalarıyla ilgili yapılan DNA testlerini içerdiğini belirtti. Paylaşılan rapora göre, Narin’in avucunda ve şortunda bulunan kıl örneklerinin, annesi Yüksel Güran ve abisi Enes Güran ile uyumlu Mitokondriyal DNA sonuçları verdiği tespit edildi.

Rapora göre, Narin’in cesedinden alınan 29 cm’lik saç örnekleri ile 11 cm ve 16 cm’lik kıl parçaları, İstanbul Adli Tıp Kurumu’nda yapılan Mitokondriyal DNA testine tabi tutuldu. Mitokondriyal DNA, sadece anneden çocuğa geçtiği için aynı annesel soydan gelen bireyler arasında benzerlik gösterir. Test sonucunda, söz konusu kıl ve saç örneklerinin, Narin’in annesi Yüksel Güran ve abisi Enes Güran ile uyumlu olduğu belirlendi.

Narin’in Ölümüne Dair Yeni Bulgular

Narin’in cesedi üzerinde yapılan adli tıp incelemelerinde, küçük kızın boğularak öldürüldüğü, boynuna ve göğsüne baskı yapılarak yaşamını yitirdiği anlaşılmıştı. Ayrıca, Narin’in kısa süreli bir boğuşma sonrası öldüğü ve bu sırada avucuna ve şortuna takılan saç tellerinin, bir direnişin ve boğuşmanın izlerini taşıdığı düşünülüyor.

Kıl Parçaları Cesedin Bulunduğu An Ortaya Çıktı

Narin’in cesedi dere kenarında bulunduğunda, Diyarbakır Adli Tıp Kurumu, ceset üzerindeki incelemesinde çeşitli kıl parçaları buldu. Özellikle köklü olduğu belirtilen kıl örnekleri, "Sol avuç içinde bulunan saç ve kıl örnekleri" olarak kayda geçirildi. İlk incelemelerde, kıl parçalarının kime ait olduğuna dair kesin bir sonuca varılamadı ve daha detaylı testler yapılması gerektiği ifade edildi.

Narin’in abisi Enes Güran, soruşturma sırasında dikkat çeken bir telefon görüşmesi yapmıştı. Cezavinde kayda alınan görüşmesinde Enes Güran, sürekli olarak adli tıp raporunu sormuş ve Narin’in diş macunu ve diş fırçasını kullandığını belirtmişti. Bu ifadeler, Enes Güran’ın küçük kızda DNA izlerinin çıkmasından endişe ettiğine dair iddiaları gündeme getirmişti.

Kaynak: Haber Merkezi