Ekim ayında Roma Film Festivali’nde prömiyer yapan bu duygusal yapım, 4 Aralık’ta platformda izleyicilerle buluştu ve küçük Amerigo Speranza’nın zorlu hikâyesinin gerçek bir olaya dayanıp dayanmadığını merak ettirdi. Ortaya çıktığı üzere, Amerigo’nun yolculuğu tamamen kurgusal bir hikâye olup, The Children’s Train için özel olarak oluşturulmuş. Ancak filmdeki hikâye, İtalya tarihindeki gerçek bir olay olan Treni della Felicità (Mutluluk Trenleri) girişimini merkezine alıyor.

Filmi tam anlamıyla kavramak ve bu dönemin gerçeklerini anlamak için önce savaş sonrası İtalya’nın ekonomisini ve kültürünü incelemek ve Treni della Felicità girişiminin Amerigo gibi on binlerce çocuğu nasıl etkilediğini öğrenmek gerekiyor. Hadi şimdi, The Children’s Train filminin ilham kaynağı olan bu inanılmaz gerçek hikâyeyi detaylıca ele alalım.

Treni della Felicità Girişimi Neydi?

Filme ilham veren gerçek olaylar, İtalya’nın İkinci Dünya Savaşı sonrası çöküşünün ardından İtalyan Komünist Partisi’nin ülkenin kontrolünü ele almasıyla başladı. Bildiğiniz gibi, savaş sırasında İtalya, diktatör Benito Mussolini liderliğindeki Ulusal Faşist Parti tarafından yönetiliyordu ve Nazi Almanyası’yla müttefik olarak Müttefik güçlere karşı savaşıyordu. Ancak savaşın sonunda askeri ve ekonomik başarısızlıklar, ülkenin kayıtsız şartsız teslim olmasına neden oldu ve pek çok yoksul aile açlıktan veya barınaksızlıktan yaşamını yitirdi.

Bu ölümleri önlemek ve ülkeyi yeniden inşa etmek amacıyla, Komünist Parti aşırı önlemler almak zorunda kaldı. Bu önlemlerden biri, İtalya’nın en yoksul bölgelerindeki çocukların toplanarak trenlerle Kuzey’e, daha varlıklı ailelerin yanına gönderilmesini içeriyordu.

Bir yandan bu girişim (kelime anlamıyla “mutluluk trenleri”), on binlerce çocuğun hayatını kurtarmayı başaran büyük bir başarıydı. Ancak diğer yandan, çocuklar sevdikleri annelerinden koparılıp, yeterince araştırılmamış ailelerin yanına yerleştiriliyordu. Tarihsel olarak bakıldığında, Güney İtalya her zaman en ekonomik olarak istikrarsız vatandaşlara ev sahipliği yapmıştır. Bu nedenle Avellino, Milano ve Napoli gibi bölgeler bu girişimin odak noktası olmuştur. Treni della Felicità operasyonları 1952 yılında sona erdiğinde, 70.000’den fazla İtalyan çocuk trenlerle Kuzey’e gönderilmişti. Ekonomi toparlandıktan sonra bazı çocuklar evlerine geri dönmüştü. Bu tren yolculukları çoğu çocuk için gerçekten zorlayıcı olsa da, girişim dünya çapında insan hakları grupları tarafından evrensel olarak övüldü.

The Children’s Train(Çocukların Treni) Filminin Ne Kadarı Gerçek?

Daha önce belirtildiği gibi, Amerigo Speranza’nın ilham verici hikâyesi, 2019 yılında yayımlanan The Children’s Train kitabı için geliştirilen bir kurgu hikâyedir ve daha sonra beyaz perdeye uyarlanmıştır. Ancak karakterin yolculuğu, savaş sonrası yoksulluk döneminde Kuzey’e gönderilen pek çok genç çocuğun deneyimlerini temsil ediyor.

Filmde Amerigo’nun annesi Antonietta’nın oğluyla vedalaşırken yaşadığı derin üzüntüye tanık oluyoruz. Ancak Antonietta, oğlunun daha iyi bir hayat sürmesi için onu göndermenin gerekli olduğunu kabul ediyor. Amerigo trene bindiğinde, yeni evine doğru yola çıkarken çelişkili duygular içinde kalıyor ve bu duygular genelde büyük bir kaygıya dönüşüyor.

Yeni ailesiyle tanıştığında ise Amerigo’nun iç dünyası karışık hale geliyor. Yolculuk ona Napoli’de hayal bile edemeyeceği yeni fırsatlar sunuyor ve geleceği için birçok olasılık açıyor. Öte yandan, annesini bir daha asla görememe ihtimalinin farkında olan Amerigo, bu kaybını kabullenmeye çalışıyor. Özellikle Güney’deki kültürel yetiştirilme tarzının Kuzey’deki çocukların yaşam tarzıyla çatışması, onda bir tür yabancılaşma hissine yol açıyor. Her ne kadar Amerigo’nun hikâyesi birebir gerçek bir kişiye dayanmasa da, The Children’s Train, bu tarihsel anlatıyı başarıyla hayata geçirerek insanlık tarihinin bu zor dönemini yeni bir izleyici nesline etkileyici bir şekilde sunuyor.

Muhabir: Balamir Yıldız