DEİK Başkanı Nail Olpak, 2025'in büyüme ve ekonomik aktivite açısından 2024'e benzer bir performans göstermesini beklediklerini, iç tüketimin azalırken dış ticaretin artacağını öngördü. Enflasyondaki gerilemenin devam edeceğini belirten Olpak, yapılacak yapısal reformların ekonomiye güveni artırarak verimliliği yükselteceğini ve daha dengeli büyüme sağlayacağını vurguladı. Bu reformların Türkiye'nin diğer ülkelerle ekonomik ilişkilerini de olumlu yönde etkileyeceğini ifade etti.
Olpak, enflasyonun gerilemesiyle birlikte faiz oranlarının da düşmesini öngördüklerini belirterek, "Böylece iş dünyasının finansmana erişim ve yüksek finansman maliyeti gibi sorunlarının da bir miktar hafifleyeceğini düşünüyorum. Ancak beklenen indirimin iş dünyasını rahatlatacak çok alt seviyelere gelmesinin yılın sonundan önce olmayacağını tahmin ediyoruz." dedi.
Olpak, küresel düzeyde uluslararası yatırımların, düşük büyüme oranları ve korumacılık nedeniyle 2024'te yüksek bir performans sergilemediğini, 2025'te de benzer bir tablo beklediklerini belirtti. Türkiye'nin son iki yılda 11 milyar dolardan fazla doğrudan yatırım çektiğini vurgulayan Olpak, 2025'te düşen risk primi ve artan kredi notu ile güvenin artacağını, bunun sonucunda portföy ve doğrudan yatırımların yükselmesini beklediklerini söyledi. Özellikle imalat sanayi, enerji, yenilenebilir enerji ve finans sektörlerinde ilgi artışı öngördü.
"Çin'in Kuşak Yol projesi kapsamında yaptığı yatırımları da yakından takip ediyoruz"
Nail Olpak, Kasım sonu itibarıyla Türkiye'nin ihracatının yüzde 2,5 arttığını ve en büyük artışın yüzde 17,3 ile Güney Amerika'da olduğunu belirtti. Kuzey Amerika ve Kuzey Afrika da sırasıyla yüzde 9,2 ve yüzde 6'lık artışlarla dikkat çekti. Olpak, Avrupa'nın Türkiye'nin en önemli ihracat ortağı olmaya devam ettiğini ve en fazla ihracat yapılan 10 ülkenin 6'sının Avrupa'da olduğunu ifade etti. Orta Doğu'daki siyasi ilişkilerin düzelmesiyle birlikte Suudi Arabistan ve BAE ile ticari ilişkilerin hızla gelişmeye başladığını da vurguladı.
"Bu son derece önemli bir artı oldu. Bir yandan da bu bölgedeki projelerde üstlenici olarak daha fazla Türk firmamız yer almaya başladı. Asya'da ise özellikle Asya Pasifik bölgesi en çok dış ticaret açığı verdiğimiz bölge olması sebebiyle önem verdiğimiz bir diğer ciddi pazar. Bu bölgeye yönelik olarak ASEAN çalışma grubumuzu farklı bir yapılanmayla daha etkin hale getirmeyi planlıyoruz. Dolayısıyla RCEP Anlaşması ve Çin'in Kuşak Yol projesi kapsamında yaptığı yatırımları da yakından takip ediyoruz ve bu gelişmeler karşısında ülkemizin en iyi şekilde konumlanması için gayret gösteriyoruz."
"ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşı kızışacak"
Nail Olpak, küresel ticaret ve yatırımlarda ekonomik aktiviteye bağlı sorunların yanı sıra ticari bloklaşmalar ve korumacılık önlemlerinin etkili olmaya başladığını belirtti. 2025'te de benzer gelişmelerin yaşanmasını beklediğini ifade etti. Ayrıca ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşının, yeni ABD yönetimiyle birlikte daha da sertleşebileceğine dikkat çekti. Olpak, şunları kaydetti:
"Türkiye bu anlamda bir taraftan daha avantajlı bir konuma sahip olabilir diğer taraftan ise Çin'in ABD karşısında zorlanmasıyla bizim pazarlarımıza daha fazla göz dikerek bizi daha fazla zorlamasına da sebep olabilir. Zor bir denklem. Asya ile Batı Avrupa arasındaki en büyük üretim ve teknoloji üssüyüz. Ayrıca ülkemiz sadece mal ticaretine değil, alternatif ticaret türleri olan transit ticaret, hizmet ticareti ve e-ticaret gibi alanları da etkili şekilde değerlendirerek bu süreçten avantajlı çıkabilir."