Neden? Genel Sekreter konusuymuş…

Daha önce de yazdım…

Sandıklar kapandı ve İzmir halkı ezici bir çoğunlukla Cemil Tugay'ı Büyükşehir Belediye Başkanı olarak seçti.

Ona güvendi...

Ona inandı...

Ona destek verdi...

Gel dedi, aslanlar gibi otur koltuğuna, bu kent için geceni gündüzüne ver, İzmir'i hak ettiği noktaya taşı... Sandıktan çıkan yüzbinlerce oyun tercümesi buydu, başka bir şey değil.

Peki İzmir halkı Cemil Tugay'a bu kadar açık destek vermişken bugün biz neyle uğraşıyoruz.

Birileri sanki Cemil Tugay'ı bypass etmek ister gibi, İzmir'in başına kayyum atar gibi İstanbul olmadı İzmir verelim der gibi Genel Sekreter atamaya çalışıyor...

Olmaz arkadaşlar, altını çizerek söylüyorum, olmaz...

Yapmayın. İzmir'e de İzmirliye de ne hakaret edin ne haksızlık edin.

Yol yakınken vazgeçin bu anlamsız sevdadan… İzmir büyük lokmadır, boğazınızda kalır.

Aykut Erdoğdu'yu tepeden inme bir şekilde, paraşütle İzmir'e getirmek istiyorsunuz ya, bu yaptığınız İzmir'e hakarettir. 

Sayın Özgür Özel yapmayın... Hafta sonu Çalıştay’da çok güzel mesajlar verdiniz. Kibirden uzak durun dediniz. Tugay’ı özgür bırakın ekibini kursun. İletişimin ne kadar önemli olduğunu Cumhurbaşkanı ile iletişim yoluna geçeceğinizi söylediniz. İzmir’e, Başkan Tugay ile uzak durmanızın negatif yankıları ulaştı. İzmir, çekilen fotoğraflarda Yavaş ve İmamoğlu yanınızdayken Tugayı uzak tutmanızın bir kırgınlık belirtisi olduğunu söylemeye başladı. Ben böyle düşünmek istemiyorum. Ona güvenen siz, destekte vereceksiniz biliyorum. Egeli sıcaklığını iletişiminize de yansıtırken en yakınlarınızdakini de görmezden gelmeyin. 

Siz ki Cemil Tugay'ın elini havaya kaldırarak İzmir'e ve İzmirliye Cemil Tugay'ı size, sizi Cemil Tugay'a emanet ettiniz… Onun kalbini kıracak hareketlerde de bulunmayın. Kendi seçtiğiniz, kefil olduğunuz Cemil Tugay'ın elini kolunu bağlamak ister gibi kendi kafanıza göre birini dayatmayın… 

Hep beraber Atamın huzurunda söz verdiniz. El birliği ile başarıya yürüdüğünüz şu günlerde kalpleri kırmaya gerek yok!

İzmirli İzmirlilerin yönetmesini ister…  İzmir, İzmir'den yönetilir...

Cemil Tugay sahipsiz değildir...

Onu arkasında ona oy veren, ona güvenen yüz binler var... 

Aykut Erdoğdu siyasi bir kimliği olan eski bir milletvekili… Buğra Gökçe ile karşılaştıranlarda yanılıyor. O da İzmir’de uzun süre yaşamış biriydi. Çeşme’de yazlığının olması İzmirli yapmaz kimseyi… Bürokrasiden anlayan ve İzmir’i bilen biri olmalı… Şu an bu görevi sürdüren Barış Karcı görevi başarı ile yapıyor. Başkan Tugay onay verirse bu dönemde devam edebilir. Onun önerdiği isme destek olun. 

Genel Sekreterlik makamı en az başkan kadar önemli bir görevdir. Başkanın güvendiği ve siyasi olmayan biri olmalı… Genel Sekreter devletin gölgesidir.  Belediyede sadece Başkan siyaset yapar başka kimse değil…

Biz varız, İzmir var... Sonuna kadar başkanımız Tugay’ın yanındayız…

DAĞ GİBİ BAŞKAN…

Bir parantezde Hamza Dağ için açmak istiyorum. Seçim bitti ikinci oldu ama İzmir’i hala geziyor. Sorunları dinliyor. Menemen ve Aliağa’ya hayırlı olsuna gidiyor. Piriştina Ailesine taziye ziyaretinde bulunuyor. Seçilemese de gölge başkan gibi çalışıyor.  Ceyda Bölünmez Çankırı sonuçta İzmir’in Milletvekili zaten İzmir için çalışmalı ama Dağ’ın şu an bir görevi yok. Belki kabinede yeni bakan olarak görebiliriz. Neden olmasın?

SAYGILI BAŞKAN…

AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı da soyadının hakkını veriyor. Herkesle iletişim kurabilen bir başkan… Bence her il de Saygılı gibi başkanlar olmalı… Ekibi iyi yönlendiren, planlı bir lider… Şimdi yapılanları takip edip gerektiği yerde elini taşın altına koymak için bekliyor.

Kaynak: Haber Merkezi