İzmir Büyükşehir Belediyesi, orman yangınlarından etkilenen hayvanların tedavi ve rehabilitasyon süreçlerini büyük bir özveriyle yürütüyor. Karşıyaka Belediyesi Örnekköy Bakımevi ve Celal Üner Barınağı’ndan tahliye edilen hayvanlar, PAKO Sokak Hayvanları Rehabilitasyon Merkezi’nde titizlikle kayıt altına alınarak, tedavi süreçlerine başlanıyor. Veteriner İşleri Halk Sağlığı Dairesi Başkanlığı’na bağlı veteriner hekimler, hayvanların sağlık durumunu değerlendirip, ultrason ve röntgen gibi teşhis yöntemleriyle detaylı muayeneler yapıyor.
İzmir Tabip Odası, bu süreçleri yakından takip ediyor. Genel Sekreter Dr. Nuri Seha Yüksel, İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyeleri Veteriner Hekim Selçuk Karakülçe ve Dr. Mustafa Vatansever ile birlikte PAKO Sokak Hayvanları Rehabilitasyon Merkezi’ni ziyaret etti. Ziyarette, Veteriner İşleri Halk Sağlığı Dairesi Başkanı Gökhan Özdemir, tesisin tüm ünitelerini gezdirerek tedavi süreçleri hakkında detaylı bilgi verdi.
"Ciğerlerimiz yandı"
Dr. Nuri Seha Yüksel, incelemenin ardından yaptığı açıklamada, “Çok büyük bir yangın atlattık, ciğerlerimiz yandı. Bu süreçte İzmir Tabip Odası olarak sürecin takipçisi olduk. Vatandaşlarımızdan bir can kaybı yaşamadık fakat hayvanlar da bizim canımız. Bugün buraya ilk defa geldim ve böyle bir tesisin varlığından haberdar değildim. Yangın bölgesinden buraya getirilen hayvanların hemen ilgilenilmiş ve bakımları gerçekleştirilmiş. Hiç tahmin etmeyeceğimiz kadar teknik donanıma sahip bir hastaneyle karşılaştım. Bu beni çok mutlu etti. Biraz yüreğimize su serpti. Yangından kurtarılan hayvanlarla ilgileniliyor, bakımları yapılıyor, beslenmeleri sağlanıyor. Tıbbi değerlendirmeler yapılıyor, ultrason ve röntgen çekimleri gerçekleştiriliyor. Veteriner hekim arkadaşlarımız canla başla çalışıyor. Bu doğa felaketinden kurtulmuş hayvanlarımızı yeniden hayata döndürmeye çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.
"Herkes canla başla çalışıyor"
Dr. Yüksel, “Ben bu çabalarını tebrik ediyorum. Böyle bir tesisi, hizmeti gördüğüm için şaşkınlığımı da gizleyemiyorum. Bu kadar üst düzey bir tesis olduğunu düşünmemiştim. Hayvanlarımızın burada güvende olduğunu ve en kısa sürede kendi doğal alanlarına veya sahiplendirildiklerinde yuvalarına kavuşacaklarını hissediyorum. Herkes canla başla çalışıyor. Hayvanlarla temas ettiğimizde, onların burada güvende oldukları duygusunu hissetmeye başladım. Bu da beni sevindirdi. Buraya gelirken daha kaygılıydım, burada karşılaştığım tablo beni şaşırttı. İçimiz biraz daha rahatladı. Hep birlikte bu çabanın takdir edilmesi ve iyi gözlemlenmesi gerektiğini düşünüyorum. İzmir Büyükşehir Belediyesi çok iyi bir hizmet veriyor. Hayvanlarımız ve can dostlarımız güvende” şeklinde konuştu.
"Ellerinden geleni yapıyorlar"
İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi ve Veteriner Hekim Selçuk Karakülçe de değerlendirmelerde bulundu. Karakülçe, “Büyük bir talihsizlikle karşı karşıyayız. İzmir’in dört bir yanında yangın var ve bu bizi canı gönülden yaralayan bir tablo. Bu yangınlarda teselli bulduğumuz alanlardan birisi de burası. Yangından etkilenen hayvanların burada koruma altına alınması ve tedavi edilmesi, meslektaşlarımızın gece gündüz demeden bu canların hayatını kurtarma çabası, içimizi rahatlatan konulardan biri oldu. Burada çalışan meslektaşlarıma sonsuz teşekkür ediyorum. Bu sistem olmasaydı, hayvanların halini düşünemiyorum. Tüm ekip, hayvanlar geldiği andan itibaren hepsinin sınıflandırmasını yaparak acil olanların ilk müdahalelerini sağladı. Burada A’dan Z’ye klinik, poliklinik ve hastane bazında röntgenden ultrasona kadar her türlü hizmet veriliyor. Hayvanların sağlığını en üst düzeyde tutabilmek için ellerinden geleni yapıyorlar” dedi.
"İzmir, Türkiye'nin yüz akıdır"
Selçuk Karakülçe, İzmir’in Türkiye’nin yüz akı olduğunu belirterek, “İzmir her alanda önemli mesafeler almış ve uygulamaya koymuş bir kent. Türkiye’de ilk Veteriner Halk Sağlığı Dairesi Başkanlığı İzmir’de kuruldu ve bu müthiş bir kadro ve ekipmanla sağlandı. İzmir, hayvan hakları ve hayvan barınakları açısından Türkiye’nin yüz akıdır. Bunu tüm hayvan dostları böyle bilmelidir, en ufak bir şüphe duymamalıdır. Burada müthiş bir ekip büyük bir özveriyle çalışıyor. Türkiye’de İzmir en hayvan dostu il olarak bilinir. Hayvanseverlerin sıkıntı duyacağı en ufak bir konu olmadığını burada bir veteriner hekim olarak söyleyebilirim” şeklinde konuştu.
