Parker, görev kapsamında Güneş’e 6,1 milyon kilometre mesafeye kadar yaklaşarak 692 bin kilometre/saat (430 bin mil/saat) hıza ulaştı. Bu hız, keşif aracının Aralık 2024'te gerçekleştirdiği önceki rekor geçişle aynı seviyeye işaret ediyor. Söz konusu geçiş, aracın 23’üncü yakın teması olarak kayıtlara geçti.
Tüm Bilimsel Cihazları Aktifti
Geçiş sırasında Parker’ın tüm bilimsel cihazları aktif durumdaydı. Araç, Güneş'in dış atmosferi olarak bilinen taç küreye dair yüksek çözünürlüklü ve detaylı ölçümler gerçekleştirdi. Bu ölçümler, bilim insanlarına Güneş rüzgarlarının kökeni ve taç küredeki manyetik faaliyetlerle ilgili daha önce elde edilmemiş bilgiler sunuyor.
Uzay Havasının Anlaşılmasına Katkı
Parker’ın bu kritik geçişi, yalnızca Güneş’i anlamaya yönelik değil, aynı zamanda uzay havasının etkilerini değerlendirme açısından da önem taşıyor. Elde edilen veriler, Güneş’ten yayılan parçacıkların Dünya’daki uydular, astronotlar ve enerji altyapıları üzerindeki etkilerini anlamaya yardımcı olacak.
Taç Küreye Giren İlk İnsan Yapımı Araç
Parker Güneş Keşif Aracı, Güneş'e bu denli yaklaşan ve taç küreye giren ilk insan yapımı araç olma özelliğini taşıyor. Aşırı sıcaklık ve yüksek radyasyon ortamında görev yapabilmesi için özel ısı kalkanlarıyla donatılan araç, bu yönüyle mühendislik açısından da dikkat çekici bir başarı örneği.
Güneş’in Sırları Ortaya Çıkıyor
NASA’nın uzun soluklu görevi kapsamında, Parker keşif aracı Güneş’in bilinmeyen yönlerini aydınlatmaya devam edecek. Önümüzdeki geçişlerde, elde edilecek yeni verilerin Güneş’in yapısı ve davranışı hakkında daha fazla bilgi sağlaması bekleniyor.