Soruşturma kapsamında Dilan Polat’ın 2020-2023 yılları arasında 3 gayrimenkul aldığı ve hesabına 5 milyon 400 bin lira giriş yaptığı, ancak hesaplarında şüpheli bir veri bulunmadığı raporda belirtildi. Engin Polat’ın hesabına ise bu dönemde 71 milyon 904 bin lira giriş, 144 milyon 208 bin lira çıkış olduğu ve 3 araç ile 6 gayrimenkul satın aldığı ifade edildi. Raporda, Engin Polat’ın çift defter tutma suçu işlediği, ancak yasa dışı bahis ve kara para aklama ile ilgili herhangi bir tespit yapılmadığı vurgulandı. İddianamede, yasa dışı yoldan aktarılan paraların açıkça tespit edilmesinin beklenmesinin uygun olmayacağı belirtildi.
İddianamede ise soruşturmaya konu şahıs ve şirketlerin hesaplarına yasa dışı yoldan devşirilen paranın açık ve kolayca tespit edilebilir şekilde gönderilmesini beklemenin doğru bir yaklaşım olmayacağının altını çizen savcının şu değerlendirmeleri yer aldı:
"Soruşturma konusu şahıs ve şirketlerin profesyonel bir taktik ve organizasyonla nihai amaçlarını perdelemek için güzellik ve kozmetik sektöründe faaliyet gösteren onlarca şirketi kurup hatta hatırı sayılır rakamlara ulaşan gerçek ticari faaliyetlerde de bulunup, bu faaliyetler sırasında şirketler arasında paraların gezdirilmesi sırasında gerek sahte faturalardan gerekse nakit para çekimi ve yatırımı şeklindeki eylemlerden istifade ederek gerçek ticari faaliyetlerden elde edilen paralarla yasa dışı yoldan akan paraların adeta harmanlanması suretiyle kontrolü imkansız hale getirmeye çalıştıkları değerlendirilmektedir. Nitekim bir kısım yüksek tutarlı paranın da gerçek durumun ortaya çıkmaması amacıyla kripto cüzdanlar eliyle muhafaza edilip ilgilisine aktarıldığı yahut uhdede tutulup ihtiyaç halinde lüks yaşam içerisinde kullanıldığı, bu suretle aklama sürecinin işletildiği kanaatine ulaşılmıştır."
İddianameden
Soruşturmanın tamamlanmasının ardından Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, yasa dışı yollardan elde edilen paraların "soğuk cüzdan yöntemi"yle sisteme sokulmadan transfer edilip aklandığı belirtiliyor. Örgütün, hızlı bir şekilde kazandığı şöhret ve tanınırlık sayesinde bazı gerçek ticari faaliyetlerde bulunarak, aklama suçlarının takibini zorlaştırmaya çalıştığı ifade ediliyor.
İddianamede, yasa dışı bahisten elde edilen paranın gizlenmeye çalışıldığı, zenginleşmenin gerçek bir ticaretten kaynaklandığı izlenimi vermek amacıyla birçok şirket kurulduğu ve bu şirketlerde sahte faturaların düzenlendiği belirtiliyor. Ayrıca, yasal defterler dışında gizli kayıtların tutulduğu da vurgulanıyor.
Soruşturma kapsamına alınan 31 şirketin ve bu şirketlere ait taşınmazlar, araçlar ve diğer mal varlıklarının müsadere edilip kamuya devredilmesi talep ediliyor. Dilan ve Engin Polat’ın "suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme", "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama" ve "Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun'a muhalefet" suçlarından toplam 20 yıl ile 40 yıl arasında hapis cezasıyla cezalandırılmaları isteniyor. Diğer şüpheliler için de değişen oranlarda hapis cezası öngörülüyor.
Başsavcılığın onayladığı iddianame, Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından yargılamanın Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılması gerektiği gerekçesiyle iade edilmişti. Ancak İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı kabul edilmiş ve mahkeme, davanın ilk duruşmasının 4 Eylül'de yapılmasına karar vermiştir. Duruşmaların 5 ve 6 Eylül'de de devam etmesi bekleniyor.