DÜNYA HABERLERİ

Scholz: Almanya, İsrail’e silah tedarikini devam ettirecek

Almanya Başbakanı Olaf Scholz, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgalinin hukuka aykırı olduğunu ve derhal sonlandırılması gerektiğini belirten Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) danışma görüşüne rağmen, Almanya'nın İsrail'e silah sağlamayı durdurma kararı almadığını ifade etti.

Başbakan Olaf Scholz, Berlin'de düzenlediği basın toplantısında, Almanya'nın İsrail'e silah tedarik etmeye devam ettiğini ve bu kararı durdurma niyetinde olmadıklarını belirterek, "İsrail'e silah tedarik ettik ve bunu durdurma kararı almadık. Fakat tabii ki her seferinde duruma göre karar veriyoruz." açıklamasında bulundu.

İsrail'in Almanya'dan silah almaya devam edebileceğiyle ilgili bir soruya Scholz, her zaman herkesin talep ettiği her şeye sahip olamayacaklarını ancak şu anda silah tedarik etmeme kararı almadıklarını, bu yüzden hem geçmişte hem de gelecekte tedarik sağlayacaklarını söyledi.

Olaf Scholz, Almanya'nın Batı Şeria'da üretilen malların ticaretinden kaçınması yönündeki talebe yönelik yaptığı açıklamada, "Benim liderliğimdeki bir hükümet, İsrail'den gelen mal, hizmet ve malların boykot edilmesini desteklemeyecektir. Doğrusunu söylemek gerekirse bu tür talepleri iğrenç buluyorum" şeklinde konuştu.

İki devlet barış içinde yaşamalı 

Başbakan Olaf Scholz, Almanya'nın İsrail'in uluslararası hukuka uyması gerektiğini ve Batı Şeria'daki yerleşimci şiddetini kınadığını belirtti. İki devletli çözüm perspektifine inandıklarını ve bu doğrultuda çalışmalarını sürdürdüklerini vurguladı.

"Batı Şeria'daki yerleşimci şiddetini kabul etmediğimizi çok net şekilde söyledik ve bunu birçok Avrupalı ​​dostumuzla ve örneğin ABD ile birlikte kınadık, aynı zamanda Avrupa Birliği gibi, belirli kişilere de yaptırımlar uyguladık. İşte bu yüzden iki devletli çözüm perspektifi olarak, İsrail ile Filistin devleti arasında barış içinde bir arada yaşama perspektifinin de olması gerektiğini her zaman söyledik. Biz de tam olarak bu çizgiyi takip etmeye devam ediyoruz. (UAD danışma görüşü) Son rapor da değerlendirmemizi değiştirmedi çünkü iki devletli çözümün olması gerektiğine ve bunun gerçekçi bir perspektif olması için çalışmamız gerektiğine inanıyoruz."